Fuat Rastgeldi
10 Ocak 2014
Normal
0
21
false
false
false
MicrosoftInternetExplorer4
MEHMET AKİF İNAN
Urfa
Televizyon haberlerinde, basında, sağlıkla ilgili bir olayda sık sık Mehmet
Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin ismi telaffuz ediliyor.
Peki
Urfa’nın en büyük Devlet Hastanesi’ne ismi verilen Mehmet Akif İnan kimdir?
Bilenler
bu isme karşı çıkıyor. Bilmeyenler
soruyor: Büyük bir Doktor mu? Bulduğu ilaçla Urfa’yı dünyaya mı tanıttı?,
Hastanenin arsasını mı bağışladı? Servetiyle Hastaneyi kendisi mi yaptırdı?
Tıpla ne ilgisi var ki 500 Yataklı Devlet Hastanesi’ne ismi verildi.
Neçi.
Şairmiş.
Aziz Nesin’in dediği gibi bu ülkede “Dört
kişiden beşi şairdir”. Sendika kurmuş. İsteyen her vatandaş sendika
kurabilir. Ülkede yüzlerce sendikacı var. Bu bir özellik değil.
Mehmet
Akif İnan temiz bir kişiliği, dürüstlüğü, çalışkanlığı takdir edilen ve sevilen
bir kişiydi. Emenna. Rahmetliği saygıyla anıyorum. Ama Devlet Hastanesi’ne
isminin verilmesiyle giydirilen bu ceket kendisine çok geniş geliyor. Belki
sağlığında bu isim teklif edilseydi, kendisi de kabul etmezdi. Adının bir ilköğretim okuluna, bir parka,
bir salona verilmesini yeterli bulurdu.
Hastaneye bu isim yakışmıyor.
İMAM ASLAN CAMİİ
Öğretmen
Mahmut Karakaş’ın Şanlıurfa Evliya ve Alimleri Kitabının 227. sayfasında Hacı
Abdulvahid Efendi (1864-1932) devrinin büyük alimlerindendir. Eski adı Kubbe
Mescid olan üstü tonozla kapatılmış yerde Abdulvahid Efendi uzun yıllar ders
vermiş. Kitapta; “Daima yüz erkek ve yüz kadar bayan bulunurdu. Evinde bir
kilim ve yataktan başka bir şey olmadığı söylenir” diye yazmaktadır.
Abdulvahid
Efendi vefatından sonra Tekkeler kapatıldı. Daha sonra bu yapı içerisinde
keçeciler keçe yaparmış. Sonra yapı
satılmış. Yusuf Ziya Yetkin mülkünü almış. Merhum Rafih Görgün hafız efendi
nezaretinde bu yapı yıkılıp, Abdulvahid Tekkesi Camisi yapılmış. Urfa’nın ileri
gelen işadamlarından biri bu Camiinin noksan kısımlarını tamamlayarak, üzerine fiberden minareler taktırıyor. Taş
yapı üzerinde komik bir görüntünün tepkisi neticesinde fiber minareler söküldü. İki adet minyatür ve bir de küçük minare
ilave edildi, Allah hayrını kabul etsin. Ama bu zengin işadamımız Abdulvahid
Tekkesi olarak bilinen Caminin tabelasını kaldırarak, kendi ismini verdi. Buna
aşağı çarşı esnafı ve halk büyük tepki gösterdi. Bilenler alim bir adamın adını
yok edip kendi adını koymasını kabullenemiyor.
TURGUT ÖZAL
Hızla
büyüyen Şanlıurfamızda yeni yapılan bir çok park cadde, sokak ve okullara
Urfa’yla hiç ilgisi olmayan kişilerin isimleri verilmektedir. Örneğin Turgut
Özal Parkı gibi bir çok isim sayabilirim. Turgut Özal Türkiye Cumhuriyetinde
Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Milletvekilliği yapmış büyük bir şahsiyettir.
İsmi tarihten silinemez. Ama rahmetlinin
ilimizle bir ilgisi yok. Yani bu 12 bin 500 yıllık tarihi olan Urfa’da ismi
konulacak insan yok mu?
NURETTİN YARDIMCI
Hemşehrimiz
Nurettin Yardımcı, Eski eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü zamanında Urfa
Müzesini yaptırdı. Vakıflar Genel Müdürlüğü zamanında saymakla
bitiremeyeceğimiz kadar çok projeye imza attı. Bunlardan birisi de Vakıflar
İlköğretim Okuludur. Vakıflar Genel
Müdürlüğü bütçesinden Türkiye’de 5 şehre yaptırılan okullardan birisi de
ilimizdedir. Bu da Nurettin Yardımcı sayesinde olmuştur. Zamanın Valisi okula
Nurettin Yardımcı ismini ısrarla vermek istemiş. Fakat Nurettin Yardımcı
isminin verilmesine bizzat kendisi karşı çıkıp, Vakıflar ismini koymuştur.
Urfamızın
imar alanları çok hızlı bir şekilde genişliyor. Yeni semtler, yeni mahalleler
oluşuyor. Bu yerleşim yerlerinde Camii, okul, sağlık birimlerine ihtiyaç var.
İsmini yaşatmak isteyen zenginlerimiz bu kesimlerde arsa alıp, camii okul,
hastane binası yapabilir ve adını öyle yaşatabilir.
Bir
yere isim konulacağı zaman Vali, Belediye Başkanı ve bürokratlar halk
oylamasına gitmeli veya Urfa’nın aydın tabakası, yazarı, bilgili şahsiyetlerinden
kalabalık bir komisyon kurulmalı. Oy çokluğuyla isim tespit edilmeli. Bu sayede
hatalı isim konulması önlenir, isim koyanlar da töhmet altında kalmaz.
Haftaya
başka bir konuda buluşmak üzere hoşçakalınız.