Fuat Rastgeldi
12 Ocak 2010
MARDİN
Geçenlerde günü birlik Mardin’e gittim. Gördüm ki eskiden Gaziantep’i kıskanırdık. Şimdi de Mardin’i kıskanmaya başlayacağız.
Mardin bir dağ tepesine taç gibi oturmuş bir kale.. Kalenin güney yamacına kurulmuş 6-7 bin senelik tarihi bir kent. Mardin’in nüfusu artınca eski yerleşim yerinin dışına çıkılmış. Yeni Mardin’de çok katkı betonarme binalar yapılmış ve yapılıyor.
Eski kent içerisinde ise işlemeli tarihi taş dokulu evlerin aralarına betonarme binalar, dışı sıvasız briket duvarlar, plansız-projesiz çarpık yapılar inşa edilerek, tarihi yapıları doğmuş durumda idi. Bu tarihi evlerin çoğu da yıkık, harabe, mekrük olarak duruyordu.
Vali Hasan Duruer
Geçen yıl bu tarihi kente tarihe meraklı, çalışkan Vali Hasan Duruer atandı. Vali Hasan Duruer Urfa’da Vali Yardımcısı olduğu dönemde, ŞURKAV Balıklıgöl Projesi’ni başarı ile yürütmüştü. Çoğu zaman onu makam koltuğunda değil de, inşaat başında veya bir taş üstünde oturup taş ustaları ve halkla sohbette görürdük. Bu nedenledir ki Urfalı, gelen-giden bir çok Vali muavininin ismini bilmezken, Hasan Duruer’i çok yakından tanıyıp, arkadaş gibi sevmişti.
Mardin büyük bir sanayisi, Fabrikası, belli bir üretimi, getirisi olmayan fakir bir şehir… Yalnız tarihi oluşu, taş işlemeli eski evleri, el işçiliği ve mutfak zenginliği var. Vali beyde bu tarihi özellikleri öne çıkararak, Mardin’i tanıtma ve turistik bir şehre dönüştürerek kalkındırma düşüncesinde..
Mardin, dağ yamacında, engebeli bir alanda kurulmuş. Bütün evleri ova manzaralı. Mardin Urfamız gibi eski yerleşim yeri ve yeni yerleşim yeri olmak üzere 2 mıntıkadan oluşuyor.
Vali Hasan Duruer eski Mardin’i, eski tarihi dokusuna yeniden kavuşturuyor. 7 adet betonarme resmi binayı yıktırmış, taş dokuya zarar veren inşaatlar durdurulmuş. Eski Mardin içerisindeki şahıs malı betonarme çok katlı binalar, çarpık yapılar, sıvasız biriket duvarlar, gözü rahatsız eden yeni yapılar yıkılmaya başlanmış.
Eski işlemeli taş dokulu evler ortaya çıkarılıyor. Metrük durumdaki şahıs malı olan bir çok tarihi evleri sahipleri restore ederek, lokanta, restoran, konuk evi ile otele dönüştürmüş ve dönüştürülüyor. Bir zaman sonra eski Mardin antik açık açık hava müzesi haline gelecektir.
SABANCI ŞEHİR MÜZESİ
Kaç yıl evvel metruk durumda bulunan II. Abdulhamid döneminde Diyarbakır Valisi Hacı Hasan bey tarafından Süvari kışlası olarak yaptırılan ve 1991 yılından 2003 yılına kadar da Vergi Dairesi olarak kullanılan tarihi yapı Mardin Kent Müzesine dönüştürülmüş.. Hacı Ömer Sabancı Vakfı (VAKSA) ve Sabancı Şirketler Grubu tarafından 7 trilyon gibi bir harcamayla restore edilmiş. Müzeye Sabancıların adı verilmiş. Müzenin alt katı da Dilek Sabancı Sanat Galerisi olarak açılmış. Türkiye’de isim yapmış ressamların resimleri sergileniyor. Mardin tarihini toplamış olan bu müzeyi ve sergi salonunu Urfalıların görmesini tavsiye ederim..
Şimdiki Mardin Vilayet makamının bulunduğu bina güzel ve yeterli olmasına rağmen Vali bey eski Mardin’de metruk durumdaki tarihi binayı restore ettirip, Valilik makamını oraya taşıyacakmış..
Vali Sayın Hasan Duruer beyin hedefi Mardin’i UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesine koymak. Bu yolda kriterleri yerine getirmek için çaba sarf ediyor.
Mardin Avrupa’nın Kültür başkenti olma yolunda hızla ilerliyor.
Mardin’in tanıtımı için harita, kitap broşür basılmış, defileler yapılıyor. Dizi film çekenlere yardımcı olunuyor. Sempozyum, konferans ve toplantılar yapılıyor. Kentteki yatak sayısını 1600’den onbine çıkarmayı hedefliyorlar. Tarım alanında yatırım yapacak olan müteşebbislere yardım ve kolaylık sağlanılıyor.
Yakın bir zamanda Mardin düşüncele-rini gerçekleştireceğinden eminim.
Mardin Dünya Kültür kenti olursa karayoluyla Mardin’e gidecek olan turistlere Şanlıurfa Valisi, Belediye Başkanı ve Urfalıların hiç olmazsa bir mola yeri hazırlamalarını tavsiye ederim.
Mardin Valisi Sayın Hasan Duruer’i bu düşünce ve çalışkanlığını tebrik eder, emeğinin neticelenerek, müsameresini görmesini dilerim.
Yarın: Baba şehir Urfa (II)