Ömer Elçi
30 Temmuz 2009
Türkiye’nin sosyal, kültürel en önemlisi ekonomik alanda dünya ülkeleri ile boy ölçüşmesi;dünya ülkelerinin Türkiye’ye gıpta ile bakması hepimizin tek dileği,isteği. Ancak madalyonun bir tarafı ak gösterilse de diğer tarafı her geçen gün kararmakta.Türkiye Brezilya’dan sonra dünyanın en borçlu ikinci ülkesi. Cari açık bakımından ise dünya birincisi.
Şanlıurfa’daki esnaflarla, memurlarla, işçilerle, çiftçilerle, işsizlerle sohbetlerim ve değişik mekanlara ziyaretlerim, gözlemlerim oluyor.
Sayın Başbakanımızın “Refah düzeyimiz ve kişi başı milli gelir artmıştır” sözleri avuntu ve oyalama, pembe hayaller kurmak çok ama çok hoşuma gidiyor.”
Kahveler işsiz dolu.şans, talih, kumar oyunlarına, at yarışlarına insanlar umutlarını, ceplerinde olanı yatırıyor.
Sokaklarda dilencilerden geçilmiyor.
Çöp bidonlarını karıştıran insanlar daha bir çoğalmış.
Ayakkabı boyacılığı, sakız, simit satıcısı, pazarcı çocuk sayısı artıyor. İşsizler ordusu çığ gibi büyüyor.
Her gün en az 5-6 insan evlerin kapısını çalıp dileniyor. Hırsızlık, dolandırıcılık, kapkaç,uyuşturucu bağımlılığı, fuhuş, rüşvet, çeteleşme ve bankalara borçlanma, tefecilik almış başını gidiyor. Türkiye genelindeki öğretmenlerim yüzde 93ü bankalara borçlanmış. Varın diğer memur kesimlerini tahmin edin.
Yerele gelince… Şanlıurfa’da her 100 kişiden 20’si işsiz..
Ülkeyi emanet edeceğimiz gençler, sokaklarda, kahvelerde, işsiz ve umutsuz!
Bir genç, babasına sormuş:
“Baba, bu işsizlik ne kadar sürer?”
“Bilmem” demiş adam. “Bir gün biter herhalde!”
“Peki, o vakit iş bulur muyuz? Yoksulluk biter mi?”
“Hayır, bitmez ama bu hayata iyice alışmış oluruz!”
Yoksulluk zincirini kırmamız gerek ama erzak dağıtarak sosyal adaleti sağladıklarını sanan siyasi kadrolarla bunu becerebilir miyiz bilmiyorum…
Caddeye çıkıldığı zaman lüks araçların ne kadar çok olduğu hepinizin dikkatini çekmiştir mutlaka..
Zenginlerimiz birleşip iş sahaları açmak, yerine lüks konuta, lüks otomobile para yatırıyor.
Peki bu durum kendilerine gerçekten keyif veriyor mu?
Hiç sanmıyorum.
İş sahası açıp insanlara istihdam sağlamanın hazzı bir başkadır.
İşte bunu anlatmamız, onları cesaretlendirmemiz, girişimciliği geliştirmemiz lazım.