Halit Güllüoğlu
7 Mayıs 2009
Vakıflar denince aklımıza yardımlaşma,kültürel varlığımızın korunması ve koskoca tarihimiz gelir aklımıza. Çünkü İslamla tanıştıktan sonra Vakfiyeler toplumumuzun her temel dayanakları olmuştur.Osmanlı İmparatorluğu bunun en iyi örneğidir.Her ne kadar Padişahlarımız Camileriyle nam salmışlarsa da bunun yanında Allah rızası için diyerek her konuda hizmetlerde bulunmuşlardır.Tabasını Vakıf kurmaya teşvik etmişler.Sadırazamlar komutanlar yani Paşalar sayısız vakıf tesis etmişlerdir.Avrupada Asyada Afrikada sayısız eserin sahipleri Hayırseverlerin tümünü rahmetle anarak Vakıflar Haftasını bu vesile ile kutlayalım.
Kısaca vakfın tarifi şöyledir.”bir malın Allah rızası için toplum hizmetine tahsisidir”.İnsanoğlunun İslam akidesine göre ölümünden sonra da sadakası yerine geçmektedir.Buna “sadakayı cariye” denir.
Cumhuriyete gelinceye kadar durum böyleydi.Yani Vakıf kurucusunun mütevellilerini yöneticisini vasiyetle belirleyip şartlarını bazı kurallara bağlaması söz konusudur.Mütevellileri kalmayan veya sahipsiz kalan vakıfların Cumhuriyet döneminde bütün bu durumlar için yeni yasalarla şekle bağlandığını görmekteyiz.Vakıfların durumlarının korunması için gayretler olmuştur.Ancak ne yazık ki Vakıfların ıslahı gerekmesine rağmen adeta değişime tabi tutulması büyük sorunlar yaratmıştır.Bazıları zapt edilerek adına “Mazbut Vakıflar” denmiştir.
Keşke böylesi el koymalar olmasaydı da islah edilseydi daha yarar sağlardı.Yargıtayın gerek ilgili daireleri ve gerekse Genel Kurulunun Vakıflarla ilgili çok önemli kararları vardır.Vakıfların zaman aşımına uğramaması ve amacına uygun kullanılması korunmaya çalışılmıştır.Cumhuriyetle Medeni Kanununda tesis mahiyetinde Vakıflar adıyla kurulanları olmuştur.Ancak eski Vakıfların kuruluş amacı bambaşkadır.Hala bir çoğunun hayranlık yarattığını unutmak mümkün değildir.
Bunların başında insan ve hayvanlar için sayısız Vakıf sayılabilir.Camiler,mektepler medreseler ,çeşme ,han ,hamam,Hastane Kervansaraylar bazılarıdır.Şimdi şunu iyice bilmek gerekir.Vakıfların amaç olarak en makbulü “Hayriye Vakıflarıdır”.Yani Allah rızası için denilenlerdir,.Bir bakıma kamu yararına olmasındandır..
Bir başka anlamda hani halk arasında “Evladiye Vakıfları” diye anılanlar vardır.Bunların bazıları zulümle elde edilerek evlatlarına bir nevi vasiyetle sunulan Vakıflardır.Geliri mirasçılar tarafından paylaşılır.Bazı ahvalde yardım fonları olması önem arz etmez.Velhasıl geçmişte ceddimizin hayır amaçlı Vakıfları bugün dahi özeliklerini devam ettirmekle insanlığa yapılan hizmetin kudsiliğini gösterir.
Hayvanların beslenmesi zayıf hayvanlar için meralar otlaklar dahi Vakfa konu edilmiştir.Vakıf mevzuunda Kuranı Kerim yüce kitabımızda emir ve teşvikler vardır.Ayrıca Peygamberimiz Hazreti Muhammet en önde gelen örnek kişidir. İnsanlığa.Bir çok yardım Vakfında din dil ırk taba farkı gözetilmemiştir.Bu da insanımızın Vakıfa verdiği değeri göstermektedir.Bugün sırf ticari ve çıkar amaçlı kuruluşlar geçmişten ders almalıdırlar.
Bu vesile ile Hayriye Vakıflarımızı yaşatmaya çalışalım .Kutlamalarla sonsuza kadar korumaya olan inancımızı yitirmeyelim.
Hoşça kalınız