Ömer Elçi
11 Şubat 2008
Bir düğünde oynayanların başına savrulan dolarcıkları veya gecenin karanlığını aydınlatan havai fişekleri izlerken beynimde fidancıklar filizlenmeye başlar.
Bir düğünde halay çekenleri, çiftetelli oynayanları seyrederken hele ki hasret içerikli bir şarkıyı dinlerken, Aşık Veysel’in; ”Tarlam sana üçyüz fidan aşılasam/Kürek coşar, kazma coşar, bel coşar/Gücüm hemen yetse işe başlasam/Tarla coşar, fidan coşar, el coşar” isimli seslendirmesini kendimce mırıldanmaya başlamış ve bir anda ağaçsız kıraç dağlarda, ovalarda yolculuğa çıkmış olurum…
Dolarcıklar olmayan tohumlar, havai fişekler olmayan fidanlar ve şarkı olmayan ağaçlar oluyor o an…
Kızılderili şefi Seatle’nin yüzyıllar önce söylediği sözünü her kesin coşkuyu yaşadığı bir ortamda bir kez daha mırıldanmış oluyorum: “En son nehir kuruduğunda, en son ağaç kesildiğinde en son balık tutulduğunda, beyaz adam paranın yenecek bir şey olmadığını anlayacaktır”…
*
ıl Çevre ve Orman Bölge Müdürlüğü, Harran Üniversitesi’ne ait alanlarda ağaçlandırma yapmaya, Atatürk Barajı kıyılarında mini ormancıklar oluşturmaya çaba harcıyor,.
Merayı hazine arazisine, hazine arazisini orman dikim alanına tahsis başlı başına sorun.
ıl Çevre ve Orman Bölge Müdürlüğü yetkililerinin şu görüşü dikkat çekici: “Bize alan tahsis edildiği takdirde bir sonraki dikim yılında mutlaka ağaçlandırmayı yapıyoruz. Köylerde mera alanları tarla açma uğruna birileri tarafından sürülmekte. Orman yapalım dediğimizde karşı çıkan olduğunda ise hiçbir şey yapamamaktayız”
Türkiye’nin mera zengini şanlıurfa’da istediğimiz kadar yırtınalım. Feodal yapı sistemini yıkamadıkça şanlıurfa’nın dağları da çıplak kalır, düşünceler de çırılçıplaklaştırılır…
ıl Çevre ve Orman Bölge Müdürlüğünü eleştirmek kolayımıza gidiyor ama gerçekleri görmek ve öz eleştiri yapmak zorundayız.
*
ıl Daimi Encümenliği köy yollarının ağaçlandırılması ile ilgili bir proje hazırlamıştı, kamuoyu projenin hangi aşamada olduğunu merak ediyor.
Muhtarlıklara, köy öğretmenlerine proje ve fidan temini konusunda bilgi verildi mi?
Diyanet ışleri Başkanlığı, Orman Bakanlığı ile yaptığı protokolle köy camilerinin ve mezarlıklarının ağaçlandırılacağını kamuoyuna duyurdu.
şanlıurfa Müftülüğü bu konuda proje hazırladı mı?
Kaç cami avlusu ve köy mezarlığı ağaçlandırıldı veya ağaçlandırılacak?
Köy muhtarları, öğretmenler, cami imamları ve halk artık sözellikten kurtulmak zorunda .
*
Belediyenin şehir içi ağaçlandırma çalışmaları başladı ama halkın beklentisi şanlıurfa’yı çevreleyen dağların veya Belediyenin belirlediği bir alanın ağaçlandırılması.
Fidanlar il çevreden, dikimler belediyeden…
Önceki yıllarda gündeme taşıdığım “Evlenenler ve yeni doğanlar için belediye tarafından oluşturulan bir alanda fidan dikimi yapılabilir ” önerisi de halen bir proje haline dönüştürülemedi..
Kurumlar, bizler ve orman fakiri alanlar…
Halk sadece eleştiriyor ama bireysel olarak hiçbir özveride bulunmuyor.
Evlenecek olanlar ve yaşama gözlerini açanlar adına Belediyece bir hesap açılabilir. Fonda toplananla bir sonraki yıl belirlenen alanda Festival şeklinde ağaçlandırma başlatılmış olur ve her yıl alan genişler.
Düğünlerde para savrulur, havai fişekle hava atılır, bol keseden eleştiri yapılır ama iş fiilen çalışmaya gelince mazeretler peş peşe sıralanır.
Kızılderili şefin sözleri her kesimce artık çok daha fazlasıyla dikkate alınmak zorunda…
Ağaçlandırmaya gereken önem verilmezse Fırat nehri de gün gelir kurur,,,