Konuk Yazar
15 Eylül 2016
Anıtın Yeri
Urfa-Suruç yolunun 20. kilometresinde solda tepelik alanın bittiği kaya
eteklerin batıya bakan yüzünde, yan yana oda biçiminde oyulmuş üç mağara
“Sarımağara” olarak bilinmektedir. Ortadaki mağaranın girişi üzerinde kısmen
silik durumda olan 4 satırlık Grekçe (Eski Yunanca) bir inşa kitabesi
bulunmaktadır.
Grekçe kitabenin
sağ alt köşesinde çerçeve içinde çoğu silik 3 satırlık Ermenice bir kitabe de
dikkat çeker. Bunların dışında ortadaki mağara ile soldaki mağara arasında
duvarda aşınmış iki Arapça bir Latince kitabe de görülmektedir.
Anıtla İlgili
Araştırma ve Yayınlar Sarımağara hakkında şimdiye kadar Türkçe bir yayın
yapılmamıştır. Oysa bu ilgi çeken anıt hakkında Batı’da birçok yazı, alıntı ve
makale yazılmıştır. Anıt ilk kez Alman Doğubilimcisi E. Sachau’un “Reise in
Syrien und Mesopotamien” adlı eserinin 186. sayfasında kayıtlara girmiştir.
Bundan sonra anıt hakkında Fransa’nın Bağdat Konsolosu H. Pognon tarafından
daha detaylı bilgiler kaydedilmiştir. Bu bulgular daha sonra P. Perdrizet ve
Ch. Fossey tarafından 1896 yılında özet şeklinde yayınlanmıştır. 1972’de J.
Jarry tarafından, 1977 yılında ise H. Petersen tarafından yayınlanan
makalelerde bu anıttan bahsedilmiştir.
Son olarak 1986
yılında Cyril Mango tarafından buradaki mağara, han ve Grekçe kitabe hakkında
geniş bilgi veren bir makale yayınlanmıştır.
Anıtın Tarihi ve
Grekçe İnşa Kitabesi Antik dönemde Edessa (Urfa) ile batıdaki Apameia ve Zeugma
şehirlerine giden biri kuzeyde diğeri de güneyde olmak üzere iki yol vardı.
Sarımağara Hanı, güneydeki yol üzerindeydi. Bu yol üzerinde Batnae yani Suruç
ta bulunuyordu. Han, Edessa’dan batıya doğru yola çıkan yolcuların dinlenmeleri
açısından Roma yolu üzerinde sabit bir nokta oluşturduğundan ayrı bir öneme
sahipti. Çünkü Edessa ile Batnae arasında herhangi bir dinlenme ve mola yeri
yoktu. Ortadaki mağaranın girişi üzerindeki Grekçe kitabenin Türkçe karşılığı
şöyledir: “Osrhoene Muhafız Alayı Komutanı ve valisi Aurelius Dassius, Batnae
(Suruç) surlarını yeniden inşa ettirdiği dönemde, bir de bu mevkide yolcuların
dinlenmeleri ve istirahat edip zevk alabilmeleri için bir han, bir kuyu ve
mağaralar yaptırmıştır.” C.Mango Grekçe ve Modern Yunanca uzmanı olduğu için
daha önce yapılan tercümeleri de gözden geçirip en doğru transkrip ve tercümeyi
kendisi yapmıştır. Kitabede inşa tarihi verilmemiştir; ancak kitabede adı geçen
valinin görev süresi bilinmektedir. Roma İmparatorluğu, 244 yılından sonra
Güneydoğu Anadolu bölgesini kapsayan alanda başkenti Edessa (Urfa) olan
Osrhoene isminde bir eyalet kurmuştur.
Kitabede geçen
Aurelius Dassius İlliryalı (bugün Arnavutluk) olup, Osrhoene’nin ilk Roma
valilerinden birisidir. 260 yılında görevde olduğu bilinmektedir. İran Sasani
hükümdarı I. Şahpur 256 yılında Batnae’nin surlarını ele geçirmiş ve tahrip
etmişti, ihtimal ki eyalet valisi görevde olduğu 260 yılında surları tamir
ettirirken buradaki han, kuyu ve mağaraları da yaptırmıştır. Mağaralar
yolcuların dinlenme sırasında hayvanların barınmaları için yapılmış olmalıdır.
Yakın zamana kadar
mağaralar civardaki köylülerce hayvan barınağı ve yemliği olarak
kullanılıyordu. Mağaraların dışında kitabede bahsedilen han ve kuyu günümüze
ulaşmamıştır. Sarımağara ve civarı, 1920 yılındaki kurtuluş savaşında,
Fransızlarla Urfalılar arasında yapılan çarpışmalara da sahne olmuştur.
Diğer Kitabeler
1. Latince Kitabe
Grekçe kitabenin solundaki duvar üzerinde çerçeve içinde 4 satırdan oluşan çoğu
aşınmış Latince bir kitabe de görünmektedir. Bu kitabe sadece J. Jarry
tarafından not edilmiştir (1972). İleri derecede aşınma ve parçalanmadan dolayı
kitabede sadece birkaç isim okunabilmektedir. Kitabenin transkripsiyonu
şöyledir: [A]VRDASSIVS …….E………. OS[R]QVANDO……………… …….T ….ENC…….TSPER… CAVIT
……………………………….ES
2. Ermenice Kitabe
Grekçe kitabenin sağ alt köşesine bitişik olarak yazılmış olan Ermenice yazıtta
kırıklardan ve aşınmadan dolayı ancak zorlamayla “Hovsep” ve “Varpet” isimleri
okunabilmiştir. Ermenice kitabe de muhtemelen Ortaçağa aittir.
3. Arapça
Kitabeler Grekçe kitabenin 4 metre solunda duvar üzerinde iki yerde, biri 5
satırlık diğeri de 3 satırlık Ortaçağ Arapçasıyla yazılmış iki kitabe daha
bulunmaktadır.
İleri derecede
aşınmadan ve kısmen de kırıklardan dolayı metinleri okumak zordur. Ne yazık ki
bu Arapça kitabeler üzerinde herhangi bir inceleme yapılmamıştır.
Sonuç olarak şunu
söyleyebiliriz ki, III. yüzyılda bölge valisi tarafından yolcuların
faydalanması için yaptırılmış olan kitabeli mağaralar, insanlığa hediye edilmiş
önemli birer anıt olarak ayakta durmaya devam edecektir. Şu var ki, Grekçe,
Latince ve Ermenice kitabeler çözülmüş olup, iki yerdeki Arapça kitabeler çözülüp
tercüme edilmemiştir. Üniversitemizdeki akademisyenlerin bu kitabelerle
ilgilenmeleri gerekmektedir. Not: Bu yazıya fotoğraflarla katkıda bulunan Sn.
A. Cihat Kürkçüoğlu’na teşekkür ederim.
Referanslar:
BANSE,
E, 1911: “Durch den Norden Mesopotamiens”. Petermanns Mitteilungen 57-1,
172-175. DILLEMANN, L., 1962: Haute Mesopotamie orientale et pays adjacents
(Paris). JARRY, J. 1972: “Inscriptions syriaques et arabes inédites du Tur
Abdin”. Annales Islamologiques 10, 207-250. MANGO, C, 1986: “ALate Roman Inn in
Eastern Turkey”, Oxford Journal of Archaeoolgy 5 (2), 223-231. PERDRIZET, P.
and FOSSEY, CH. 1896: “Nouvelles and Correspondance” in Bulletin de
Correspondance helléenique 20, 395-396. PETERSEN, H, 1977: “ARoman Prefect in
Osrhoene”, Transactions of the American Philological Association 107, 265-282
SACHAU, E. 1883: Reise in Syrien und Mesopotamien, (Leipzig). SEGAL, J.B. 1970:
Edessa ‘The Blessed City’, (Oxford). WAGNER, J. 1983: “Provincia Osrhoene”, in
S.Mitchell (ed.) Armies and Frontiers in Roman and Byzantine Anatolia (BAR),
103-29
Kaynak ŞURKAV
Dergisi: Sayı: 12