Mehmet Göncü
21 Haziran 2006
Gerçekten azla yetinme, hem tekamül etmişliğin ve hem de özgür olmanın bir gereği ve ölçüsüdür. Milattan önce üçüncü yüzyılda yaşamış olan Sinoplu diyojen “Tekamül etmiş insan, ihtiyacını aza indirmiş olan kimsedir” demiştir. Günümüzde de örneklerini görebiliyoruz. Ekonomide, tüketim yani israf modeline uyarak ayağını yorganına göre uzatmayanların hali perişanlarını ortadadır. Bu kimselerin borç batağındaki yaşamları büyük bir ızdırap içinde geçmektedir. Yazımın başında da belirttiğim gibi en büyük zenginliğin ihtirastan arınmış, kanaat içinde şu fani yaşam süresini geçirmektir. Keza; insanlık tarihini incelediğimizde de görüyoruz ki, bir çok kimse bitmez, tükenmez ihtiraslarının kurbanı olmuştur. Kuşkusuz; bu dünyada kanaat sahibi olan ve insanlığa bu konuda örnek olmuş büyük zatlarda yaşamıştır. Örneğin meşhur Emevi Halifesi Ömer ıbni Abdülaziz, Belh Sultanı ıbrahim Edhem ve daha niceleri. ısterseniz ıbrahim Edhem’le ilgili gerçek zengin kimdir isimli rivayet olunan hikayeyi birlikte yorumlayalım. Bilindiği gibi ıbrahim Edhem sultanlığı bırakıp, azla yetinmenin erdemini ve keyfini yaşarken, kendisini daha önce tanıyan varlıklı bir adam ıbrahim Edhem’in yoksullaştığını sanarak ona yardım etmek ister. ıbrahim Ethem bu kişiye; “Yardımını gerçekten zengin isen kabul ederim” der. Adam gerçekten zengin olduğunu hiçbir şeye de ihtiyacı bulunmadığını söyler. Bu söz üzerine ıbrahim Edhem sorar; “-Ne kadar paran var? -Üç bin altınım var. -Dört bin olmasını ister misin? -Elbette isterim. -Beşbin olmasını? -ısterim. -Onbin altının olsa çok sevinirsin değil mi? -şüphesiz öyle. -Zengin olduğunu söylüyorsun ama, sen gerçekten züğürdün birisin. Sen onbin altının değil yüzbin, bir milyon altının olsa yine kanaat etmez, daha fazlasını istersin. Kanaati olmayan insan zengin sayılmaz. Gerçekten zengin olsaydın yardımını kabul edecektim” der. Hakikaten bu hikayeden de anlaşılacağı gibi gerçek zenginlik gönül zenginliği olup, azla yetinme becerisini gösterip kanaat etmektir. Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileğiyle kalın sağlıcakla.