Fuat Rastgeldi
27 Mart 2009
AK Partili Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan ‘dan tutun da en ufak görevde bulunan kişilerin ağızlarında sakız olan bir cümle var; “İktidar partisi olmazsa hizmet gelmez” Aslında bu laf bir tehdittir. Eskiler buna ”Gözdağı” veya “Aba altından sopa göstermek” derlerdi. Yani “Oy yoksa para da yok”. “Mecburen AK Partisine oy veriniz” manasına geliyor. Seçimden sonra bütün il belediyeleri eşit olmalıdır., Bu ayrım niye?
AK Parti hükümetinin ömrü erken seçim olmazsa 2 yıl 4 ay kaldı. Belediye Başkanının ömrü ise 5 yıl. AK Parti önümüzdeki seçimde hükümet kuramazsa ne olacak?
Geçen seçimde oyları yüzde 47 idi. Belediye Başkanlığı seçiminden sonra yüzde 40’lara düşeceği görülüyor. Bu iniş ivmesi ile 2 yıl 4 ay sonra oyları yüzde 23.5’e ineceği kesin gibi. Ha bu hesaba göre, iktidar olamayan AK Parti kendi Belediyelerine nasıl yardımcı olacak?
HESABINI BİLMEK
Hesabını bilmeyen bir AK Partili Belediye Başkanlığına açıktan yardım etse de o parayla hizmet gelmez, olsa olsa bazı kişilerin zengin olmasını sağlar. Örneğin; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Serdar Kepenk adlı bir vatandaşa 2007 yılında Asfalt Danışmanlığı hizmeti adı altında 4 milyon Euro ödemiş. Sonraki yıllarda da aylık maaş bağlamış. En son ay aldığı maaşı 750 bin TL imiş. İnanamadım. Ben gazete yazılarının yalancısıyım. Devlet emekli bir memura ortalama Bin TL verirken, adamın maaşı 750 bin TL.. Buna hizmet değil, nimet demek lazım.
Belediye eğer hesabını, harcamasını iyi yapar, kuruşu takip ederse gelirleri ve devletten aldığı istihkakı ile hizmetin fazlasını yapar. Eskiden Emlak Vergileri Belediye’nin kasasına girmezdi ve İller Bankası istihkakı nüfusa bağlı değil, keyfiydi. Bundan dolayı da muhalefetteki Belediyeler mağdur olurdu.
Yeter ki Urfalılar aklı başında hesap-kitap bilen bir Belediye Başkanı seçsin.
RANT
“Paranın döndüğü her yerde rüşvet vardır”
3194 sayılı İmar Kanununa göre şehir imar planında değişiklik yapılamaz ve dışına çıkılamaz. Ancak başka bir maddesinde ise imar planındaki hataların düzeltilmesini Belediye Meclisi kararına bırakmıştır. Maalesef bu hataların düzeltilmesi maddesi değil, imar planlarının ırzına geçme maddesi gibi kullanılmaktadır. Nedeni ise rant. Bir arsada 3-5 dairenin fazla yapılması veya inşaat oturma oranının artmasıyla yüzbinlerce liranın kazanılması demektir. Urfa’da yapılan binlerce daire için bu rantlarda dönen paralar toplansa Katrilyonlarla ifade edilen rakamlar çıkar.
İşte bu büyük rantın karşısında duracak, yemeyen, dürüst, inatçı bir başkan bulmak gerekir. Bu hususta denenmiş olan Dr.Ahmet Eşref Fakıbaba’yı Belediye Başkanlığına biçilmiş kaftan görüyorum.