İbrahim Halil Okuyan
19 Şubat 2014
Normal
0
21
false
false
false
MicrosoftInternetExplorer4
Şanlıurfa’da;
Şanlıurfa Vakfının bir paralel yapılanması ( ! ) vardır. “Fikir
Edebiyat Gurubu” dur kısaca adı.
Bu
gurubu oluşturan ve yaşatan büyük ölçüde
Doktor Müslüm Sunay’dır.
Her
hafta bıkmadan arkadaşlara mail atar SMS çeker telefon eder, davet eder.
Hatta
köfte yaptırır, müzik ve şiir dinletisi ile geceleri renkleştirir.
Bu
sayede Şanlıurfa’da; seçkin insanları yakından tanıma onlara soru sorma imkânı
buluruz. Kısaca bilgileniriz.
Bu
seçim sürecinde de; şu ana kadar; Sayın Ahmet Bahçıvan, Sayın Kemal Saraçoğlu
ve en son olarak ta; Cumhuriyet Halk Partisi Şanlıurfa Büyükşehir Belediye
Başkan Adayı, Sayın Hale Soran ‘la beraber olduk.
Onlar
bizlerle birlikte olmaktan zevk aldıklarını ve bizlerde onları aramızda
görmekten istifade ettiğimizi söyledik.
Bir
hafta sonra da Sayın Osman Baydemir’i davet ettik.
Bu
yazımda Sayın Hale Soran ‘la konuştuklarımı özetlemeye çalışacağım.
Siyasetin
temel amacı; Toplumda bulunan insanların; Din, fikir ve kültür farklılıklarına
bakmadan, Ortak idealler, Projeler ve Paydalar etrafında birleştirerek ülkeye
ve millete hizmet üretmek, kalkınmasını sağlamak için çalışmak ve bu idealler
uğruna halk adına yönetime talip olmaktır.
Siyaset,
kendi ve çevresinin çıkar grupları için değil Ülkeyi diğerlerine göre daha iyi
yöneteceğim iddiası ile yapılmalıdır.
Siyaset,
belli bir ilke ve değerler üzerine yapılırsa hizmet üretilir, çıkarlar ve
menfaatlar üzerine yapılırsa, bireylerin çıkarları ülke menfaatlerinin önüne
çıkar ki yapılan siyaset çok derin ayrışma ve çatışma doğurur.
Bu
durum, aynı zamanda, ülkede yaşayan tüm bireylerin geleceğinin çalınması
demektir.
Bu
nedenle siyasetin ahlaki bir amacı olmalı ve uygulamalarında adaleti ön planda
tutmalıdır.
Tüm
bunlar yapacak olan siyasetin temel aktörü olan siyasetçidir.
Siyasetçi,
ülke ve milletin kalkınması doğrultusunda belli bir hedef ve Vizyon (uzak
görüşlülük) sahibi olan kişidir ideal anlamda.
Müslüman
veya hangi dinden olursa olsun, siyasetçi Aynı zamanda çıkarcı olmayan, temel
amacı halk adına hizmet eden, çalışkan
olan, ahlaklı, oportünist (fırsatçı) ya
da koltuk sevdalısı olmayan, adalet ve özgürlük yanlısı kişidir.
Siyasetçinin
öznesini belirleyen hiç şüp-hesiz halk olan bizleriz. “Devlet ve halk
idaresi olan siyaseti, hizmet erbabında olması için emaneti ehil ellere
verilmelidir.” denilir hep.
Bizlerde;
sorumluluk sahibi kişiler olarak adaylarımızı yukarıda yazılı kriterlere göre
irdelemeli; Bazı Belediye Başkan
Adaylarının Ranta, Bazı Belediye Başkan Adaylarının Halka (dolayısıyla Hakka)
dönük olabileceğini unutmalıyız.
Sokrates
yüzyıllar önce;
“Dünyada
bir kimseye bilmediği bir iş yaptırılmak istense o işi yapmamak için o kişi
türlü bahaneler uydurur, ancak aklı ersin veya ermesin herkes kendini devlet
yönetimine layık görmektedir.” Diyor.
Bu
günlerde toplumda aday adaylarına bakınca Sokrates’in yüzyıllar önceki
söyleminin ne kadar doğru olduğu ortaya çıkmaktadır.
Hale
Soran doktor bir hemşerimizin eşi; Kısaca ; Başkan Dr. Ahmet Fakıbaba gibi sağlık
camiası içinden.
Daha
önce köşe yazılarını beğenerek okuduğum tanıdık biri.
“Hale
Hanım” ın konuşmasını bazı satır başları altında toparlarsam:
1-Proje
konusu:
Ben
size projelerden bahis etmeyeceğim.
Proje
konusuna girmek için önce belediye başkanı olmak sonra da bütçeme ve daha pek
konuya hâkim olduktan sonra,
Halkın
en çok ihtiyaç konulara öncelik vererek yapılacak bir teknik konu.
2-Ana
dile eğitim:
Ben
ana dilim olan Türkçeyi, ailemden çevremden okula gitmeden öğrendim.
Herkeste
zaten ana dilini bu şekilde öğreniyor.
Türkiye
büyük bir ülke onlarca ana dil ve bunların sayısız lehçeleri var.
Hepimizin,
Türkçe ile iletişim kurabildikten sonra diğer dilleri de öğrenebilmesi bizim
zenginliğimizdir.
3-Dindarlık
konusu:
Ülkemizdeki
insanların çeşitli dinlere inançları var.
Her
dininde; mezhep tarikat gibi açılımları var.
Din
konusu bizim ayrı bir zenginliğimiz.
Ben
dine dayalı siyaset yapmayı ret ediyorum.
İnsanların
dini inançları siyasete malzeme olmamalı.
Ben
insan odaklı siyasete talibim.
4-İş
Bankası Konusu:
CHP
parasal yönden imkânları sınırlı bir partidir.
CHP
İş Bankasına ortaktır ama
Buradan
partiye para aktarma yetkisi ve imkânı yoktur.
Bu
konu sürekli istismar edilen bir konudur.
Şanlıurfa’da
bir siyasi parti adayı bilbordlara “Bir Milyon Dolar” bedel ödeyebilmektedir
ama bizim böyle bir bütçemiz yoktur.
Bazı
tüm televizyon kanallarına çıkacak bütçemizde (!) yoktur.
İnsanlara
bizzat ulaşarak dokunarak çalışmak zorundayım.
5-Eskişehir
Belediyesi Bakanı “Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen”
Rol
modelimdir.
Benim
bazı adaylar gibi
“Şanlıurfa’yı
Paris” yapacağım diye bir sözüm olamaz.
Benim
için model şehir Eskişehir’dir.
6-Neden
aday oldum.
Şanlıurfa’da
bu işi benden iyi yapacak yüzlerce kadın var.
Onları
bu konuda cesaretlendirmek adına aday oldum.
7-Sokak
çocukları
Şanlıurfa’da;
Sokak
çocukları,
Sokak
hayvanları,
Engelli
insanlar ve kadınlar öncelikli hedef kitlemdir.
8-Eğitim
Konusu
Şanlıurfa’da
pek çok olumsuzluğun sebebi Eğitim sorunudur.
Türkiye’de
0-5 yıl arasında eğitim seviyesi olan iki ilden biri Şanlıurfa diğeri Ağrı’dır.
Rol
Model olarak seçilen Eskişehir bu konuda Türkiye’nin en önde olan iki ilinden
biridir diğeri Ankara’dır.
Bu
sorun öncelikli konumuzdur.
İnsanlara
eğitim dışında beceri kazandıracak kurslar verilmelidir.
Bu
konuda TSO ile birlikte ihtiyaca paralel bir program yapılacaktır.
9-Engelliler
ve Sosyal Donatı
Kaldırımalar,
toplu taşıma araçları ve parklar özetle;
Her
yapıda engelliler düşünülecektir.
Göz
Ardı edilmeyeceklerdir.
10-Abide
Kavşağı
Abide
Kavşağı yapılırken bende sıkıntı çektim ama sonunda trafikte rahatlama olacak
diye sabır ettim.
Ancak
kavşak açılınca birde baktım ki; halkın değil başkalarının menfaati öncelikli
imiş.
11- 11
Nisan Stadyumu
Bu
konuda mimarlar odası başkanlığı bir takım projeler üretiyor.
Onların
çalışmalarını halkla paylaşarak bir ortak akıl üretebileceğine inanıyorum.
Devam
edecek..