İbrahim Halil Okuyan
20 Eylül 2007
Siyasetle uğraştığı yıllarda Başbakanlığa 6 defa gidip 7 defa gelmesiyle meşhur 9. Cumhurbaşkanımız Sayın Süleyman Demirel, genel manada GAP Projesi’nin mühendis ve mimarı idi. Görevde bulunduğu yıllarda proje oldukça gelişmiş, Atatürk Barajı, Harran Ovası’na su akıtacak tüneller ve kanallar o devirde yapılmış, ülkemizin ihdasına yayacak entegre tesis o devirde boy göstermişti.
Daha sonra iktidara gelen Turgut Özal hükümeti ise icraatı devam ettirmiş, özellikle enerji tesislerinin ikmali sağlanmağa çalışılmıştır.
Bu dev entegre tesis kendini yalnız bu gelirle amorti edebilecekken yüzde 90’lara varan elektrifikasyona mukabil toprak sulama yüzde 10’larda kalmış, dolayısıyla büyük bir umut ve gayretle başlanan iş bu safhadan ileriye gidememiştir.
Gelen hükümetler daha sonraları GAP’ı bitirme azmi gösterememişler; 2005, 2006 hedefleri yerinde saymış, ayrılan ödeneklerle GAP’ı tamamlama bugüne kadar gerçekleşememiştir.
Urfa’ya su gelmesi, şehrin ilerlemesi, yeni tesisler yapılması, çiftçinin ve halkın zenginleşmesi hayalleri ile büyüyen nesiller, “GAP olmasa da zaman içerisinde bu kadar gelişme olabilirdi” fikri ile ilerleyen zamana bakakalmışlardır.
Halbuki, ülkenin kalkınmasında çok önemli bir görev üstlenmiş olan GAP Projesi’ne, gelen hükümetler ilgi gösterip işin ciddiyetini kavrayabilselerdi, bugün projeden elde edilen nemalar kalkınmamızı sağlamış, ülkenin ilerlemesi için refah payını vermiş olurdu. Türkiye’nin ve Dünyanın gelişmesi daha çok yerine ve hedefine varmış olurdu.
Bunu ihmal ettikleri için; bizim nesillerin gördüğü hükümetlerden bazılarının hesaba çekilmesi gereklidir.
ışin ehemmiyetini kavrayamayışın örnekleri çoktur. Ama bir tanesini kısaca zikr’edelim.
Biz yana yana GAP’ın bitirilmesini, ödeneklerin arttırılmasını beklerken 59. Hükümet döneminde GAP’tan Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olan zat hiç bu taraflara uğramıyor ve kendince yeni fikirler üretiyor: “Efendim, bu proje yerine GAP alanını, 9 ilin bulunduğu bölgeyi ağaçlandırsak daha isabetli olmaz mıydı?” diyor.
Diyor ama o tarihte kendisi 4,5 yıldan beri Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısıdır. GAP’a bir çivi çakılmamış ve bir ağaç dikilmemiştir. Millet, Milli Savunmanın da önerisi olan 2012’yi beklemektedir.
Bakalım emelsiz, amaçsız ve de üretimsiz siyasi iktidarlarla biz GAP’ı ne zamana kadar ihya ederiz? Umutlar gittikçe azalıyor.
Halbuki, çok gerçekçi bir hesapla önce GAP’ı bitirip sonra ülke olarak nemalarını kasaya koymağa çalışsaydık, şimdi gücümüz kat kat artmış ve kimseye minnetimiz kalmamıştı.