İbrahim Halil Okuyan
11 Ocak 2016
Evrensel kuralları
bulma yolu; Felsefe, Kavram bulma ve yaratma çabasıdır.
İnsanlar
kavramlarla görür, işitir, koklar, tadar…
Düşünür, Tasarlar
ve Yargıya varır.
Büyük Düşünürler,
Gerçekleri; Nesne, Hareket, Hareket Aralıklarını Evrensel Ölçülerle Tanımlayan
Kavramları yaratan Dâhilerdir.
Evrenin işleyişini
açıklamaya çalışan; Toplumlara, Düşüncelere ve yaşama yön veren Evrensel
Felsefe; Doktrinlerin ışında yaratılmış Yerel Felsefe olur.
Büyük Düşünürler,
Evrenin ve toplumların işleyişini kavramak için, Sahip oldukları Evrensel
Felsefenin ışığında:
A-Evrensel Doğa Yasalarını,
B-Evrensel İnsani
Yasaları Keşfetmeye çalışırlar.
Asırlardır, Büyük
Düşünürler, Batılı ülkelerde Yöneticilere; Yöneticiler, Toplumlara yön verir.
Aydınlanmadan
sonraki yıllarda, yön vermede, sevgi, ikna esas alınır; Korku ve baskılardan
uzak durulur.
Şu halde: Felsefe,
evrensel kuralları bulmaya ya da yaratmaya; kurallar, nesne ve hareketlere yön
vermeye yarar.
Ortadoğulu
Alimler, Liderler, Yöneticiler,
Komutanlar ise; Evrensel felsefeye yabancıdırlar ve basit yerel felsefe ile
oluşumları tanımaya çalışırlar.
Evrensel felsefeye
uzak ve yabancı olan Ortadoğulu âlimler güçlü lidere taparlar ve bu
davranışlardan asla utanç duymazlar.
Lider ise kaba güç
ve korku ile toplumları dizginler.
Yerel felsefelerin
dar penceresinden doğaya ve topluma bakan âlimler güçlü liderden ayrıcalık
koparmaya çalışırlar.
Ayrıcalık edinen
âlim, övgülere; Mahrum olanlar ise sövgülere sarılır.
Güçlünün
karşısında fare, zayıfın karşısında aslan olan yöneticiler sopa ve korku ile
uygulama yaparlar.
Ortadoğu’da; güçlü
liderler tasarlar ve uygular, beğenmeyenler veya itiraz edenler gerekli cezayı
hak eder.
Evrensel yasalara
yabancı olanlar, Evrensel yöntem ve davranışlardan yoksun olurlar.
Ortadoğu
toplumlarında belleklere örf ve gelenek kuralları egemendir.
Örf ve gelenek
kurallarına göre, “Güç, hak; güçlü, haklıdır!”
Evrensel düşünme,
evrensel yöntemle mümkündür.
Evrensel yöntem,
evrensel yasaların ürünüdür.
Batıda evrensel
yasaların keşfi ile beraber evrensel yöntemli davranışlar ortaya çıkmaktadır.
Bu sebeple; Büyük
Düşünürlere ait Özdeyişlerle (Özdeyiş, vecize, aforizma ya da özlü söz;
düşünce, duygu ya da ilkeleri kısa ve öz bir biçimde anlatan sözlerdir. ),
Evrensel Kuralları
anlamaya çalışmalıyız.
Birkaç Özdeyiş
seçtim sizler için:
“Hala
anlayamadınız değil mi?
Önemli olan haklı
ya da haksız olmak değil!
Kavganın kazananı
yoktur.
Ya kaybedersiniz
ya da daha çok kaybedersiniz.
Önemli olan kalp
kırmamak.
Önemli olan
yargılamadan, karşılıksız sevebilmek ve iyilik yapabilmek.
Haklı bile olunsa
Özür dileyecek kadar Asil olmak, Bilge olmaktır.
Egonuzu kontrol
edemediğiniz sürece, O sizi kontrol etmeye devam edecek.
Böyle olduğu
sürece tüm dünya sizin bile olsa Asla Mutlu olamazsınız.”
Albert Einstein
“Başkalarının
kusurları kolayca görülür ama kendi kusurumuz görülmez; Kişi komşusunun
kusurlarını Ayıklar bulur, Kendi
Kusurlarını ise Kumarda Hile ile Zar saklar gibi Saklar.
Kin taşımak yanan
bir kömür parçasını başkasına atmak için eline almak gibidir. Sadece kendini
yakarsın. Bırakmayı öğren. Mutluluğun Anahtarı budur.
Bütün biçimler
gerçek dışıdır, Bunu idrak edebilen kişi acılara tepki vermez; işte bu saflık
yoludur. Varlığın öteki kıyısına vardığında önce, sonra ve ortada olandan
vazgeç.”
Gautama Buddha –
Düşünceler
“Umutsuzluğa
kapıldığımda Tarihi düşünürüm. Gerçeğin ve Sevginin daima Galip geldiğini
hatırlarım. Her zaman Zalimler ve Caniler olmuştur, Bir süre için yenilmez
görünebilirler ama sonunda hep kaybederler. Her zaman bunu düşün. Ne zaman
Yaratıcının yöntemlerinden kuşkuya düşersen bunu düşün. Sonra onun yöntemlerini
denemeye çalış. Sakın kendini bırakma; Kazanan Sen Olacaksın.”
Gandi
“Hayatın kendi
başına bir anlamı yok.
Hayat Bir Anlam
Yaratma Fırsatıdır. Anlamın keşfedilmesi değil,
Yaratılması Gerekir.
Anlamı, ancak onu
yaratırsan bulursun. Orada bir çalının arasında durmuyor. Yani sağına soluna
bakınca, Biraz arayınca bulamazsın. O bulunacak bir kaya gibi durmuyor.
O, Yaratılacak bir
şiir, Söylenecek bir şarkı, Edilecek bir danstır.
Anlam bir Danstır;
Taş değil.
Anlam Müziktir.
Onu Ancak
Yaratırsan Bulursun.
Bunu Unutma.”
Osho
“Geçmişe baktığım
vakit, Boşa harcadığım tüm anları, Yaşam hakkındaki bilgisizliğim yüzünden
yanılmalarla, Yanılgılarla, Önemsiz işlerle yitirdiğim tüm anları düşündükçe
bir kandamlası yüreğimi kaplıyor. En İyiye Ulaşmak İçin Değiştireceğim Kendimi.
Tüm umudum bundadır.”
Dostoyevski
Saygılarımla.
İbrahim Halil
Okuyan
17.Kasım.2011
Şanlıurfa