Denge insanoğlu ve üzerinde yaşadığı dünya için vazgeçilmez bir unsurdur. Hal böyle iken dengeyi bozmaya veya değiştirmeye hiç hakkımız yok, bilakis onu korumak için üzerimize düşen görevi yapmalıyız.

Dengesizliğin kozmik karşılığı kıyamet demektir. Çünkü şu anda kainatın hiçbir zerresinde en ufak bir dengesizlik mevcut değildir. Kainatın yeni yeni keşfedilip, anlaşıldığı dönemlerde bu denge insanları çok şaşırtmıştır. ınsanın dengesizliği kendi kıyameti demektir. Sosyal dengesizlik ise toplumda kıyamet doğurur.

Bu yüzdendir ki fert olarak herkesin kendi dengesini en iyi şekilde korumalıdır. Çünkü sonucu kendisiyle ve dolaylı olarakta toplumla ilgilidir. ılk önce kendimize dikkat etmeli, sonradan çevremizle ilgilenmeliyiz.

ınsan vücudu hiçbir dengesizliği kabul etmez. Kanser çağımızın en tehlikeli hastalıklarından biridir. Kanser de bir tür dengesizliktir aslında. Vücutta bulunan hücrelerin dengesiz ve önlenemez şekilde çoğalmasıyla meydana gelmektedir. Veya uykusuzluk, uzun süreli açlık aşırı yorgunluk ve stres sonucunda çıkan baş dönmeleri. Bunun nedeni orta kulağın dengesinin bozulması. şu anda çevrenize sorsanız muhakkak tanıdığınız birileri bu hastalığın pençesine düşmüştür.

Doğadaki dengenin bozulmasının en iyi örneğini de geçtiğimiz yaz yaşadık. Geçen kış ortaya çıkan kuş gribinden dolayı bir çok tavuk ve kanatlı hayvan itlaf edildi. Bu olayın akabinde ki yaz mevsiminde de kene diye adlandırılan ve hastalık yapan hayvan türünde artış gözlendi. Çünkü kene-tavuk doğada birbirlerini dengeliyorlardı.

Görüldüğü üzere ne vücudumuz ne de yaşadığımız dünya hiçbir dengesizliği kabul etmiyor. Ve hemen tepkisini dile getiriyor.

Her ne pahasına olursa olsun kendi vücudunuzun ve yaşadığınız çevrenin dengesini korumaya çalışın. Böylece sağlıklı bir yaşam sürer, huzurlu bir toplumda yaşar ve düzenli bir hayat sürersiniz.

Deprem, sel, heyelan gibi insanın elinde olmayan afetlere karşı önlemler alarak ta dengeyi sağlamaya çalışabiliriz. Deprem kuşağında yaşadığımıza göre yerleşim bölgelerimizin zemin etüdünü iyi analiz edip, binalarımızı mühendislik kurallarına uyğun yapmalıyız. Böylece tedbirimizi almış oluruz. Biz elimizden geleni yaptıktan, gerekli önlemleri aldıktan sonra olanlar bizi aşar, Takdir-i ılahidir.

Hayatımızda bildiğimiz, bilmediğimiz ve zaman içinde yaşayarak öğrendiğimiz tüm dengelerin devam etmesi dileğiyle.

Haftanın Kitabı: Flamenkonun izinde

                                                           Jason Webster

Haftanın Sözü: Kaybettiğiniz anları sonsuzluk bile geri getiremez.

                                                             Schiller