Kıymetli okuyucularım, bu köşede belki on defa yazdım ilimiz ve bölgemiz ovalarını bekleyen çoraklaşma tehlikesini.

Bildiğiniz gibi; yakın bir geçmişte Fırat’ın suları ovalarımıza hayat vermeye başladı. İlkin Harran Ovasına su verildi.

 GAP Eylem Planı tamamen hayata geçtiğinde ise Hilvan, Siverek, Suruç, Bozova’nın tamamı, Ceylanpınar, Viranşehir, Kızıltepe ve Mardin ovaları da sulanacaktır.

İşte bu ovaları sulamak için çok miktarda suya ihtiyaç olacaktır.

Bu nedenle mevcut suyumuzun bir damlasını dahi zayi etmememiz lazım.

Öyle ki gerek Fırat’ın suları ve gerekse yeraltı su kaynaklarımızı gözümüz gibi korumak zorundayız.

Gerçek böyle.

Ancak görünen durum ve uygulama bunun tam tersi olarak ortaya çıkıyor.

Ben şahsen Harran Ovasında ortaya çıkan salma sulama yönteminin ilk uygulama olması nedeniyle acemilik ve bilgi eksikliği olarak kabul ediyorum.

Yoksa kim tarlasının çoraklaşmasını ve mevcut suyun israfını göz göre göre isteyebilir.

Bugün için yanlış sulama sonucu birçok tarlada taban suyu yükselmiş, dolayısı ile tuzlanma ve ardından çoraklaşma meydana gelmiştir. Çare olarak açılan drenaj kanallarında ise akan suyla birlikte mineral yüklü topraklar da Suriye’ye akıp gitmektedir.  

Sonuç olarak bu yanlıştan dönmek ve karamsar olmamak lazımdır.

Bu nedenle; çiftçi kardeşlerimiz bu konudaki mevcut teşviklerden faydalanarak en kısa zamanda salma sulamadan vazgeçip, havaların nispeten daha serin olduğu sabahın erken saatleri veya  geceleyin  rüzgarsız bir havada damla veya yağmurlama sistemiyle sulama yapmalıdır. Bu şekilde hem tarlasını çoraklaşmadan kurtaracak, hem de verimin büyük miktarda artmasını sağlayacaktır.

Ayrıca; her türlü tarımsal ve hayvansal üretim boyutunda çiftçi kardeşlerimizi aydınlatan Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğümüzün çiftçi eğitim yayınlarını okumaları ve bu konuda görevli uzmanlarla istişarede bulunmalıdırlar.

Öte yandan; yazılı ve görsel basına da bu konuda çok iş düşüyor. Onlar da çiftçilerimizi aydınlatan yayınlarının sayısını çoğaltmalıdırlar.

Sonuç; her şeyde olduğu gibi bu sulama işinde de ifrat ve tefrit yanlışına düşülmemelidir

İlimin ve bilimin belirttiği yöntemlerle, gerektirdiği kadar suyu tarım alanlarında kullanmak zorundayız ve de hiçbir zaman bu gerçeği de aklımızdan çıkarmamalıyız:

“ÇOK SUYLA BÜYÜSEYDİ, KURBAĞA DEVE OLURDU”

Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileği ile kalın sağlıcakla..