İlimizde isot çıkarma mevsimi sona yaklaştı ancak isot reçeli imal etme işi halen yoğun bir şekilde devam ediyor.

Ucuzlayan isot, görüyorum reçel için evlere torba torba taşınıyor. Sağ olsunlar, özellikle bayanlar, bin bir emekle bu kıymetli sebzeyi kış için hazırlıyor. Ayrıca bu iş ilimizde bir ticari sektör haline geldi.

Sevgili okuyucularım, isterseniz isotla ilgili tüm Urfalıların bildiği bazı bilgileri bir kez daha hatırlayalım.

Urfa’ya gelen yabancılar mutlaka Urfa isotu almadan şehrimizden ayrılmıyorlar.

Çünkü ilimiz toprakları bu güzel bitkiye ayrı bir rayiha ve ayrı bir lezzet ve tat veriyor.

Bildiğiniz gibi; İsot’un, yani biberin ana vatanı Amerika kıtası, Meksika bölgesidir.

Günümüzde en çok biber Çin’de ve Meksika’da üretilir ve tüketilir, ama en lezzetlisi bence Urfa’da yetişir. Zira; Urfa biberinin meyvesinin içinde bulunan (kapsaisin) maddesi, acının tatlısı şeklindedir..

Biber ve tohumu C vitamini bakımından çok zengindir. Her bir tohum meyvenin bütün özelliklerini taşıdığı için faydaları saymakla bitmez.

Biberin tohumu da kuşlar hariç, bitkilerle beslenen memeli canlılar için bulunmaz kıymette çok faydalı bir besin değerine sahiptir.

Bu nedenle; isot kuruturken, meyvenin tohumunu da ayrı bir yerde kurutup besin olarak farklı yemeklerde kullanmak gerekir.  Özellikle bazı Urfalı bayan hemşerilerimiz  bu faydalı uygulamayı hayata geçirmiş durumdadırlar.

İsotun tohumunu atmamakla, hem sağlıklı bir ürün elde edeceğimizi ve hem de bütçemize büyük katkılar sağlayacağımızı belirtebilirim.

Deneyin, inanıyorum ki sizde artık isot tohumlarını değerlendirecek ve israf etmeyeceksiniz.

Kıymetli okuyucularım, Allahın bize bahşettiği bu güzel sebzenin faydaları anlatmakla bitmez.  Bana göre, bu yöre insanının yanık sesinde isotun ve bulgurun rolü büyüktür.

Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileği ile kalın sağlıcakla…