Mehmet Göncü
21 Mayıs 2014
Kıymetli okuyucularım, bildiğiniz gibi hemen hemen bütün canlılar gerek avlanma ve gerekse savunma amaçlı olarak vücutlarındaki bazı hormonlar vasıtası ile normalden daha çok aktif hale geldiler.
İnsan denilen canlı da bu olgunun dışında olmadığından kızgınlık anında ilkin öfkelenir, sonra da saldırgan bir hal olarak muhatabına zarar verir.
Hal böyle iken, insanlık tarihini incelediğimizde bu gerçekle karşılaşırız.
Şöyle ki; insanoğlu avcı, toplayıcı döneminden, yerleşik düzene geçtikten sonra görev bölümü yaparak toplu yaşamaya başladı.,
İşte bu toplu yaşama olgusu sonucu bireyin ve toplumun haklarını koruyan, hukuk ve ahlak kurallarını belirleyerek yaşama geçirdi.
Bu demekti ki artık öfkelenmesine neden olan hadiseyi kendisi çözmeyecek, hukuk kurallarında görevli kimseler çözecekti.
Gerçek böyle iken, sayıları az da olsa bazı kimseler, hukuk kurallarını iç güdülerine bağlı olarak öfke ile ve davranışa yansıyan fiillerle sağlamaya çalışmakta ve sonuçta hiç de hoş olmayan ve istenmeyen hadiseler meydana gelmektedir.
Ben şahsen memuriyet görevim esnasında böyle öfke ve hırsla kalkan ve sonuçta da çok büyük zararlara uğrayan kimselere rastlamışımdır.
Bu kimseler sonradan çok pişman olmuşlarsa da iş işten geçtiği için son pişmanlık da hiç fayda getirmemiştir.
Sevgili okuyucularım, konu çok izaha muhtaç bir konudur. İsterseniz bir dönelim yazımızın konu başlığına.
Şimdi soruyorum; Biyolojik öfkemizi, akıl ve sabırla nasıl yeneriz?
Aradan elli yıl gibi bir zaman geçti.
Mesleki okuldayken, ceza hukuku hocamız Şahin bey bizlere anlatmıştı.
Çözüm şöyle; Biyolojik, yani içgüdüsel öfke ve kızgınlık anında hemen saatimize bakıp beş dakika düşünme arası verelim. Karşılıklı olarak yapılan bu davranış öfkemizin geçmesine vce daha sağlıklı düşünmemize neden olacaktır.
Hocamız İngiltere’de bu uygulamanın olduğunu belirterek, bu faydalı uygulama ile birçok yaşanmış olaydan örnekler vermişti.
Kaldı ki yüce dinimiz islamda da buna benzer daha güzel örnekler var. Kızgınlık anında ‘Ya sabır, ya Allah’ demek gibi.
Benim önerim ve dileğim odur ki insanın bütün eğitim yaşamında bu kurallar öğretilsin ve böylelikle sonradan çok pişman olunacak hadiselerden uzak kalınsın.
Ben şahsen, bu öfke yenme kuralına özenle uyuyorum ve sonradan pişman olacağım belalardan da uzak duruyorum.
Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileğiyle kalın sağlıcakla.