Köşe Yazısı

Bir hiç olmak…

Mehmet Göncü

Mehmet Göncü

Tüm Yazıları Gör

Kıymetli
okuyucularım, yazımın konu başlığında belirttiğim bir hiç olmakla ilgili
cümlenin öyküsünü tam altmış yıl önce rahmetli hacı babamdan dinlemiştim.

Hikaye
Makedonya Kralı Büyük İskender’le Sinoplu Filozof Diyojen arasında geçmektedir.

Öyküye
göre; Büyük İskender bir sefer dönüşü ordusu ile birlikte Sinop’tan geçerken
yol güzergahında yerde oturmuş bir vaziyette güneşlenen Diyojen’e rastlar.
Diyojen, İskender geçerken ayağa kalkmaz. İskender bu duruma biraz içerler ve
Diyojen’e sorar: ‘Beni tanımadın mı?’

Diyojen
de; ‘Tam olarak tanımadım. Sen kendini tanıtır mısın’ der.

Büyük
İskender, başlar kendini tanıtmaya: ‘Ben Makedonya Kralıyım. Anadolu, Mısır,
Mezopotamya, İran, Hindistan ve Nepal benim topraklarımdır. Amacım; tüm
Afrika’ya, Avrupa’ya velhasıl bütün dünyaya tamamen sahip olmaktır’ der.

Bu
sözler üzerine Sinoplu Filozof Diyojen ona tekrar sorar: ‘Mevcur durumu ve
hayallerini öğrendim. Ya sonra?

İskender
cevap verir: ‘Sonra hiç. Başka bir yer yok ki’

Bu
yanıt üzerine Diyojen de İskender’e şöyle söyler: Sen bu kadar uğraştıktan
sonra ancak bir hiç olduğunu anlayacaksın. Ben ise şimdiden bir hiçim’

Bu
anlamlı açıklama İskender’in çok hoşuna gider ve Diyojen’e hitaben, ‘Dile
benden ne dilersen’ der.

Serin
bir havada güneşlenmekte olan Diyojen de İskender’e; ‘Çekil, gölge etme. Başka
ihsan istemez’ der.

Evet,
sevgili okuyucularım, bana göre, bu fani yaşamda bahse konu öyküden alınacak
çok ders vardır.

Nitekim;
büyük İskender henüz otuz üç yaşında iken Babil kentinde bir eğlence esnasında
altı şişe şarap içmiş ve alkol komasına girerek ölmüş ve sonuçta da gerçekten
bir hiç olmuştur.

Ben
şahsen, İskender’le Diyojen arasında geçen bu öyküden çok etkilenmiş ve bu
gerçeği yıllar önce yazdığım bir şiirimde dile getirmiştim. Arz olunur.

 

BİR HİÇ OLMAK

Seçemezdim
anam ile babamı.

Böyle
taktir edip var bir yazanı.

Başıma
neler gelip, ne olacağımı.

Nerde
nasıl kaç yaşında öleceğimi

Çok
önceden vardır görüp bileni.

Kainatın
merkezi sansam yaşarken fani varlığımı

Geç
de olsa anladım

Aczim
fakrım çok noksanım var benim.

Hiç
ama bir hiç olduğumu

Belirliyor
her halim.

                                  Mehmet Göncü/1995 Şanlıurfa

 

Dürüst
ve şeffaf bir toplumda; engin gönüllü dostlarınızın çok olması dileğiyle kalın
sağlıcakla. 

1.416 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Köşe Yazısı

BİR HİÇ OLMAK

Mehmet Göncü

Mehmet Göncü

Tüm Yazıları Gör

Dünya, insan için çok büyük ve gizemli bir tiyatrodur. Her gün, eskimez bir oyunla yeni yeni perdeler açılır. Neşe ve hüzün, çirkin ve güzel sergilenir. Bir bir ahenk ahenk ve renk renk sahnelerinde. Tedbirle kaza, ödülle ceza, her oyunda mutlaka vardır. Oyuncular da seyirciler de, son sahneyi ve kapanan son perdeyi önceden bilemezler. Ve nihayet  bir gün bu büyük boşlukta bir büyü daha bozulur. Ve bitmeyecek sanılan oyun biter. Ve son perde de acı bir gerçekle ve sönen ışıklarla birlikte kapanır.  Artık hiçbir göz yaşı, hüzün ve alkış ve güç kapanan son perdeyi tekrar açmaya ve sönen ışıkları yeniden yakmaya yetmez.
Acı ve  tatlı, kâr ve zarar, aşk ve nefret, kin ve haset, mal ve mülk, eş ve çocuk, kibir ve gurur, dost ve düşman artık yoktur.
Bütün bunları alt alta yazıp toplayıp çıkarırsak,  elde sıfır ve bir hiç kalır. Çünkü oyun bir hayal, çünkü oyun bir yalan, çünkü oyun bir yansımadır da ondan. Evet sevgili Hizmet okuyucuları ben yaşamın objektif boyutunu böyle algılıyorum ve bu bağlamda da yıllar önce yazdığım “bir hiç olursun”  adlı  şiirimi sizlerin değerli yorumlarına sunuyorum:


BıR HıÇ OLURSUN
Terk edip, şöhreti insan olursun.
Cengiz gibi, olsanda bin ah alırsın.
Evi olmayanın, evi yıkılmaz.
Kâşane olsan da viran olursun.


Garibi ve fakiri hor görme, sen de olursun.
Güller bahçesinde, diken bulursun.
ıskender namında, cihanda sende,
Neron gibi öze, ateş olursun.


Mehmed’im aklında neler bulursun.
Tatlı acılarla ne hoş olursun.
Harunlar, Karunlar olsan ne çıkar,
Akıbet, sende bir hiç olursun.

Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileğiyle kalın sağlıcakla…

330 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir