Konuk Yazar
28 Eylül 2016
Baler Fidan
sıcak olan havalar Eylül itibariyle serinlemeye başladı. Yaz tatili bayram
tatili derken okullar açıldı, mesai başladı. Tatil modundan çıkmak zor olsa da
hayata hızlı bir giriş yapmak durumundayız. Çünkü zorlaşan yaşam koşulları her
geçen gün değişen riskler hayat akışımızı da hızla kendi mecraasına sürüklüyor.
2016-2017 Eğitim
öğretim dönemi her zamankinden daha sorunlu başladı.
Bir tarafta kurban
diğer tarafta okul öncesi hazırlıklar iyice daralan bütçeleri epeyce zorladı.
Kurban fiyatları
geçen yıllara oranla daha uygun olsa da iki masraf üst üste gelince insanlar
ister istemez zorlanıyor.
Pazartesi günü
yaklaşık 62 bin civarında okulda 17.5 milyon öğrenci, 1 milyona yakın
eğitimci, yüz binleri bulan kantinci, simitçi, servisçi başta olmak üzere
Türkiye’nin neredeyse yarısı heyecanla okullara koştu. 28 bininin meslekten
ihraç edilmesi, 21 bin öğretmenin açığa alınmış olmaları nedeniyle 50 bin
civarında öğretmen okula gidip öğrencileri ile buluşamadı, eminim bir
eğitimciyi işsiz kalmaktan çok öğrencilerini boynu bükük koymuş olmak daha çok
üzer.
Öğretmenler kadar
en çok mağduriyet ilkokul çocuklarında oldu yüz binlerce ilkokul talebesi
evlerine geri dönmek durumunda kaldı.
Bu arada ilginç
bir detayı daha öğrenmiş olduk, daha önceki yıllarda Milli Eğitim tarafından
dağıtılan kitapların yazarları FETÖ’cü imiş yeniden basılması gerektiği
için kitaplar yetişememiş gülsek mi ağlasak mı bilemedim.
Kaynak kitapların
yayın evlerinin büyük çoğunluğu da FETÖ’cü çıkınca okullarda belli yayın
evlerinin kitaplarına yasak getirilmiş. (Geçen yıllarda bu yayınlara izin
verenler hesap vermeyecek mi ?)
Kaynak kitap
veliler ve öğretmenler için ciddi bir mesele, yayıncılar için büyük rant
kapısı, bu sayede bazı eğitimcilere KIYAK geçilir mi diye de merak etmeden
duramadım.
Sözüm ona
dershaneler kapatıldı ama ihtiyaç bitmedi, onların yerini mantar gibi çoğalan
etüt merkezleri aldı ve dershanelerden daha daha pahalı. Böyle giderse merdiven
altı dershaneler çoğalacak. Fetö’ye bağlı oldukları tespit edilen eğitim
kurumlarına el kondu, dershaneler, okullar, yurtlar, vakıflar daha neler neler.
Bunların bir kısmı
milli eğitim, vakıflar bölge müdürlüğü, üniversiteler gibi kamu kurumlarına bir
kısmı da tüzel kişilere devredildi. Yada faaliyet gösterdikleri yerleri onlar
aldı.
Fetö
soruşturmaları kapsamında el konulan 8
özel okulunda talep yoğunluğundan dolayı İmam Hatip Okulu yapıldığını öğrendik,
Gaziantep’te çok fazla okul ve derslik ihtiyacı var, İmam hatip okuluda olsun
ama keşke birkaç tanesi FEN Lisesi yada güzel bir Anadolu Lisesi
yapılabilseydi. Evet sancılı başlayan bir dönemde, Kitaplar yeniden
yazılıyor atama bekleyen öğretmenler ve ücretli öğretmenlik yapmak isteyenler
heyecanla bekliyor.
Biz veliler yaz
tatili sonrası boşalan ceplerimize rağmen çocukların kılık kıyafet ve
ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü fedakarlığa devam ediyoruz, defter
kitap, silgi kalem değil de insana okulun temizliği için, genel giderleri için
para vermek farklı koyuyor insana sanırsınız özel okulda okuyor çocuklar
Bu konu elleri
kolları bağlanmış imkanları sınırlı okul yöneticileri içinde en büyük sıkıntı
Allah yardımcımız olsun.
Saymayı
unuttuğumuz onca olumsuzluk içerisinde Eğitimi yönetenler çok hassas davranıp
ellerindeki imkanları kendi egoları için değil “Milli Eğitim” için
kullanmasını umut ediyorum.
2016-2017 Eğitim
Öğretim yılının başta değerli öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz
olmak üzere eğitim camiasına ve ülkemize hayırlı olmasını
diliyorum.
Her şeyin telafisi
var ancak eğitimin telafisi yok nasıl başlarsa öyle gidiyor.
Çocuklarımızı
teslim ettiğimiz öğretmenlerimizin sorumlulukları ve iş yükleri çok fazla Allah
yardımcıları olsun, onlar öğrencilerini öğrencilerde toplumu aydınlatsın.