Bülent Okutan

Bülent Okutan

Bülent Okutan Tarafından Yazılan Yazılar

Mutluluk kuşun kanadında!…
Mutluluk kuşun kanadında!…

Yepyeni bir yıla merhaba dedik. Tabi yeni umutlara da.       Sevinçlere gebe, uykulara yattık ardından. Hüzünlere uyanacağımızı bile bile.       Gece bilgisayarın başına otururken amacım  Yeni yıla merhaba yazısı kaleme  almaktı. Şöyle içinde 2008’i irdelediğim.      Hatırlamaya çalıştım 365 gün altı saati. O altı saati de bu yaşa gelmeme rağmen hala anlayabilmiş […]

Devamını Oku
Son Arzuhali(*) Marka oldu!…
Son Arzuhali(*) Marka oldu!…

 Neredeyse otuz yıla yakın memuriyeti sona ermişti işte. Gururluydu. Çünkü kurumunun zirvesinde jübilesini yapmıştı. Artık eş-dost-çevre ondan bahsederken İcra Müdürü Emeklisi Sinan diyecekti.Takvimler 1982 yılını gösterirken henüz ülkede darbenin izleri silinmemişti. Kenan Paşa baştaydı. İlk aylar günlerini bol bol gezip, siyah-beyaz tek kanallı televizyonun önünde sıkıyönetim bildirilerini dinleyerek geçirdi. Ama o çalışmaya aşıktı, hem de […]

Devamını Oku
Ölüm ola, beri gele !…
Ölüm ola, beri gele !…

Bu ülkede en ufak bir depremde niye önce kamuya ait binalar yan yatar, çöker ya da duvarları çatlar bilir misiniz? Zaafiyetden…Bu halk arasında, o binaları yapan müteahhitlerin malzemeden çalışı olarak yorumlanır ve es geçilir. Ama kazın ayağı hiç de öyle değildir. Ya da başka bir deyimle bu iş o kadar basit değildir. Ortada kesinlikle bir hırsızlık […]

Devamını Oku
Fakıbaba diye biri!..
Fakıbaba diye biri!..

Neredeyse son dört yıldır Urfa’ya ayak basmamış bir bayan gazeteci dostum geçtiğimiz hafta buradaydı. İşini bitirdikten sonra kaldığı otelde akşam yemeği için bir araya geldik. Biraz nostalji yapıp anıları tazeledikten sonra, sohbeti dün- bugün kıyaslamasına taşıdık. İlk cümlesi şu oldu -Bu şehre ne olmuş böyle? Üstünden birileri dozerle geçip, yepyeni modern bir kent yaratmış. Nasıl […]

Devamını Oku
O da benim Kardelenimdi!…
O da benim Kardelenimdi!…

Henüz öğlencilerin zili çalmamıştı. Okulun öğretmenleri giriş kapısının önünde ki gölgeye attıkları sandalyelerde, çaylarını yudumlayıp, sohbet ediyorlardı. ‘Ah yavrum yine düştü’ diye haykırdı Nimet öğretmen. Elindeki sigarayı yere atıp, sertçe basarak söndüren İsa, yerinden doğruldu ve merdivenleri üçer beşer inerek karşı patikaya koşmaya başladı. Hacer’in koltuk değenekleri, kitapları yerdeydi, doğrulmaya çabalıyordu. Öğrencisini kollarından  tutup kaldırırken, değenekleri […]

Devamını Oku
Sarı Zeybek, seni çok özledik…
Sarı Zeybek, seni çok özledik…

Salondakilerin hepsi pür neşe idi. Ayda bir düzenlenen bu kaynaşma toplantılarında bir araya geliyor ve yoğun geçen haftaların stresini, onun yanında atıyorlardı.     Narin elleri ile tabakasını açıp bir sigara çıkardı ve dudaklarına götürdü. Arkasında ki küçük masada oturan yaveri Kılıç Ali her zamanki gibi atak davranıp,  kibriti uzatarak sigarayı yaktı. Çektiği derin nefesi […]

Devamını Oku
Yüreğimin yangın yeri…
Yüreğimin yangın yeri…

Pazar Yerinin girişinde ilk göze çarpan oydu. Esnafın aksine önlüğü yoktu. Ayağında düzgün ütülenmiş bir pantolon, üstünde elde örülmüş bordo kazağı ile Pazarcılardan farklı biri olduğu ilk bakışta anlaşılıyordu.    Tam önüne geldiğimde duyabildim ancak sesini. Elinde tuttuğu üç gofreti ileri doğru uzatmış, fısıldıyordu.  -Üç tanesi bir YTL. Üç tanesi bir YTL. Yüzüne asılı öyle […]

Devamını Oku
Mevzu büyük, muhatap küçük!…
Mevzu büyük, muhatap küçük!…

Mevzu büyük, muhatap küçük!… Gazetede oturmuş tartışıyoruz, konumuz Pazartesi’nin manşetinin ne olacağı. Dönüp dolaşıp sinek istilasında karar kıldık. On gün önce bunu dile getirip ilgili ilgisiz muhteremleri uyarmıştık. Ama görünen oydu ki anlayana sivri sinek saz, anlamayana bir davul zurna az durumu söz konusuydu. Manşet belirlenmişti. Konuyu tartışan gazete Yazı İşleri Mütevelli Heyeti’nin en yaşlısı […]

Devamını Oku
Va şimdi böle mi olduk?
Va şimdi böle mi olduk?

şanlıurfa GAP ile kabuğunu kırmaya başladı. Mozaikler kenti ilimizde gün yüzüne çıkanlar sadece Haleplibahçe’dekiler değil. Artık başka mozaiklerde var bu şehrimizde gözümüze gönlümüze hoş gelen. Çok değil on yıl kadar önce Ulusal basında çalışan ve Urfa’nın gelişen, modernleşen yüzünü resmetmeye gelen dostlarım olurdu. Onları alıp gençlerimizin saz ile birlikte gitarda çalıp dinleti sundukları kafelere götürür, […]

Devamını Oku
Kuzzulkort Otoban!…
Kuzzulkort Otoban!…

Otoban inşaatında nihayet mutlu sona yaklaşıldı. Karayolları yetkilileri Aralık ayında yolun tamamen bitirileceğini ve kesintisiz ulaşım hizmeti sağlanacağını müjdelediler. GAP”ın bu önemli ayaklarından birinin daha tamamlanacak olması sevindirici bir gelişme.  Düşünüyorum da ilk günden bu yana izlediğim GAP ile ilgili ne anılar var belleğimde. Ama en ilginç, en komik olan anım bu otoyol inşaatı ile […]

Devamını Oku