
Ömer Elçi
29 Kasım 2011
Van depremlerinden sonra Şanlıurfa Valiliğince kamu kurum ve kuruluşlarında ilkbahar sonuna kadar depremzedeler barındırılmaya başlandı, ayni ve nakdi yardımlar toplandı.
Urfa’ya gelen depremzedelerden 126 kişi şehir merkezindeki ve birkaç köydeki evlere yerleştirildi. Tülmen’de 25, Kırkpınar’da 23 Vanlı depremzede; Van ilinde yaşadıkları olumsuzlukları hiçbir insanın yaşamamasını dileyerek yaşama gülümsemeye çalışıyor.
Ahmet Elçi, Levent Elçi, Ali Rastgeldi, Gani Yarış ve Ömer Elçi Tülmen köyünde, Hüseyin Kılıç ise Kırkpınar’da kendimizce Vanlı kardeşlerimize yardımcı olmaya çaba harcıyoruz.
“Evimize, ocağımıza sığınanlar kardeşimizdir, anamızdır, bacımızdır, ağabeyimizdir” Urfa’da bazı kimselerin idrak edemediği bir felsefedir…
Depremzede kardeşimizden birisinin ”Depremden önce İsraillilere, Ermenilere, Hıristiyanlara farklı bakardım. Japon geldi hem yardım etti, hem kurban kesti ama zavallı o da kurban oldu enkazda. Artık İsrail’i de, Hıristiyan’ı da, Fransız’ı da; dini, mezhebi kim olursa Allah göstermesin zorda olduğunda yardıma koşarım, evime alırım” şeklindeki bu sözleri bizleri düşündürmeli.
İnsan olmak, sözde değil özde insan olmak; egoları uğruna insanları bilerek veya bilmeyerek yönlendirenlere ne denildiğini kimileri bilse de, çoğunluk bilmese de, yaşamda varlıkla övünmeden, yoklukla yerinmeden insan olmak gerek…
İnsana insanca değer vermek, sözde değil özde insan olmak gerek…
*
Tülmen’de ve Kırkpınar’da, Urfa’nın bir veya iki köyünde; şehir merkezinde evlerini, yüreklerini Vanlı depremzedelere açanlara teşekkürü borç bilirim, saygı duyarım. Biliyorum ki evlerini açanlardan bazıları Urfa tabiriyle etsiz butsuz olsa da yardımcı olabilmenin mutluluğunu hiç ama hiç kimse anlatamaz ve algılayamaz…
Şanlıurfa Valiliği Gönüllü Kuruluşlar Aşevi’nin katkılarıyla köylere sabah çorbası ve öğlenleri de yemek götürüyor. Zaman dilimi içinde iş talepleri, okula gitmesi gereken öğrencilerin sorunları ve sağlık problemleri ortaya çıkacaktır. Yetkililerin iyi bir koordinasyonla bunları takip ediph, çözecektir dile umut ediyoruz.
Bir önceki yazımda vurguladığım gibi Depremzede aileler için; sabır, iyi niyet, şükür, empati… Valilikte; “liderlik, koordinasyon, sorumluluk, empati” gerekiyor.
Zordur bir anda psikolojinin allak-bullak olması, maddi ve manevi yıkım, yıkılış…
Zordur bir ay içinde 5 binden fazla sarsıntıyı psikolojisini bozmadan yaşamak…
Urfa Valisi Sayın Celalettin Güvenç gözlemlediğim kadarıyla yılların yöneticiliğiyle hem Urfa’daki, hem de Van’daki depremzedelere yardımcı olmak için tüm gücüyle çaba harcıyor.
Geçmiş yıllarda olduğu gibi bazı kurum sorumluları, personel, vatandaş, üzülerek olsa vurguladığım basın vs yanlış yönlendirmezse Valilik her türlü sorunu zaman diliminde mutlaka başarılı şekilde çözecektir…
*
Van ilinden Urfa’ya veya başka illlere nakledilen depremzedelere Van’dayken belki birileri birçok vaatte bulunmuş olabilir, Depremler Van’da halen ikamet edenlerin, Van dışına çıkanların psikolojisini bozmuş olabilir o nedenle depremzedeleri anlamak zorundayız.
Depremzedeler de ikamet ettikleri yerde kendilerine yardımcı olmak isteyenleri, yüzlerce, binlerce kişiye hizmet götürmede aksamalar olabileceğini anlaması gerek…
Yaşamın özü ve güzelliği; birbirini anlamaya çaba harcamak, insanca, erce elini uzatmak; bulanık suda balık avlamamak…
Mağdur duruma düşenlere, Vanlı depremzedelere ayni veya nakdi yardımda bulunanlara; bundan sonraki zamanlarda yardımda bulunacaklara saygı…
Mangalda kül bırakmayan ama oluşum gerçeğe dönüştüğünde sus pus olanlara çoğu insanca suskunluk ve de pehhhh…
Şanlıurfa Valiliğinin merkezde ve kırsalda evlerde misafir edilen depremzedelere kuru gıda paketi, giyecek vs yardımı da koordine etmesi Urfa’nın kadimliğini ayrıca kadimleştirebilir…
Elçi yönetenle yönetilen, yönetilenle yöneten arasında elçiymiş; ki elçiye zeval olmazmış…