Ömer Elçi
28 Şubat 2007
“Yaralı Yürek” dizisinin şanlıurfa gerçekleri ile bağdaşmadığı ve şanlıurfa’ya hakaret olduğunu yerel basında gündeme taşıyanlar; dizi ile ilgili olarak yerel ve ulusal basına demeç verenlerin bir kısmı, Yaralı Yürek ekibine karşı yapılan saldırıyı kınamaya başladılar… Toplumsal yaşamdaki bazı gerçekler konuşulsa da çoğu gerçekleri yazmak veya görsel olarak paylaşmak yürek ister… Yazı, sinema, tiyatro vb sanatsal faaliyetler eleştirilebilir ama yazarı, sanatçıyı dövmek; tehdit etmek doğru değildir. Yurdum insanı ise çoğunlukla tehdit ve dövme yolunu seçer… * * * Diziyi ve diziyle ilgili basındaki tüm eleştirileri takip etmeye çaba harcadım. Gerçeklerimizle ve abartılı(eleştirilecek) konular dizide iç içe… Hizmet Gazetesi başyazarı Bülent Okutan “şişte yandı, kebapta!” başlıklı yazısında(www.urfahaber.net) “hepimiz suçluyuz biraz”la güzel saptamalarda bulunmuş… Eleştirmesini bilmiyoruz… Eleştirilenler, eleştiri yapanları tetikçilikle suçlaması da farklı ayrı bir değerlendirme… Eleştiriyi yönelttiğimiz kişilerle medeni insanlar olarak oturup tartışmıyoruz ama basına “ismimiz duyulsun” amacıyla demeç veriyoruz… şanlıurfa’nın kültür ve sanat şehri olduğunu söyleyenler, kültürel ve sanatsal alanda maddi veya manevi hiçbir özveride bulunmadan ahkam kesiyorlar… Sıra gecelerinde ahkam kesenler, sivil toplum örgütlerini araç olarak kullananlar şanlıurfa’nın kültürel ve sanatsal gelişimine aslında pek katkıda da bulunmuyorlar. Katkı için para gerek ama ahkamcıların hem zamanı hem de parası kıymetlidir… Masalarında oturup, basındaki demeçleri okuyup; daha tuzlu ve biberli açıklamalarda bulunanlar, ahkam kesenler şimdi ne der acep? * * * Birileri günlerdir eleştiriyor… Birileri günlerdir gerçeklerimiz diyor… Birileri de bazı ortamlarda eleştirip, bazı ortamlarda gerçeklerimiz deyip; ve “ şanlıurfa söyler ama, siz bildiğinizi yapın” diyor… şanlıurfa’da ikili oynamayı ve bulanık suda balık avlamayı sevenler çoğalıyor… ıkili oynamalar sonucunda da film seti bir grup tarafından basılıyor… Eleştirenler, gerçeklerimiz diyenler ve film yönetimi her ne hikmetse bir araya gelemiyor ve ikili oynayanlarsa şimdi el ovuşturuyor… * * * Dizinin devam etmesi ayrı bir sorun, devam etmemesi daha ayrı bir sorun… Dizinin içeriğini tam olarak okumadan izin verenler, eleştirenler, gerçeklerimiz diyenler, film yönetimi ve ikili oynadıkları için hangi ortamda hangi kesime dahil oldukları bilinmeyen bukalemunlar;şimdiden sonra bir araya gelebilirler mi? Eleştiride, öneride bulunan yöneticilerden, Sivil Toplum Örgütlerinden, yazarlardan, sanatçılardan kimler yönetmen Özer Kızıltan veya yönetmen yardımcısı Celal Çimen ile yüz yüze konuştu? Yaralı Yürekte herkes suçlu birazcık… şanlıurfa’ya özgü bir deyim aklıma geldi ama siz o deyimin ne olduğunu yazmasam da tahmin etmişsinizdir… şanlıurfa yaralandı, Yaralı Yürek yaralandı…