
Sabri Dişli
19 Haziran 2007
O gün babam beni daha önce hiç görmediği bir okulun önünde üç saat bekleyecekti… Çünkü ben o okulda ÖSS’ye girecektim… 11 yıllık eğitim hayatımda öğrendiklerimi 3 saate sığdırıp, YÖK’e sunacaktım. YÖK’te üç saat içinde başarımı ölçecek, kaderimi tayin edecekti…
O gün babalar günüydü;
Babam beni kapının önünde bekliyor olacaktı…
*
O gün Yetiştirme Yurdu sessiz ama telaşlıydı…
Nöbetçi rehber öğretmen sınava girecekleri uykudan kaldırdı… Özel mönülü kahvaltı hazırlanmıştı…
ÖSS sınavından önce babam beni telefonla arayacak… Bana başarı dileyecek… Bende babalar gününü kutlayacaktım.
Aramadı…
Yemekhanede “Müdür Baba” bir konuşma yaptı… Uzun eğitim maratonundan sonra 3 saat içinde başarmak zorundaydım.
Başaramazsam!..
Yoksulluk nedeniyle babamın 6 yaşındayken kendi eliyle kayıt ettiği Yurt da olmayacaktı…
*
O Gün Babalar Günüydü…
Biz her yıl babalar gününde babama hediye alarak günü çok canlı ve komikliklerle kutlardık..
O yıl babamı kayıp etmiştik… Annem sabah erken kalkmış, evin içinde bir balerin gibi sessiz dolaşıyordu.
Biraz daha fazla dinlenebileyim diye… Boynuma asmak için, dualarla dolu bir cevşen hazırlamıştı, gece sabaha kadar yatmamış, dualar okumuştu…
Gazetede okuduğu sınav kahvaltısını hazırlıyordu… Anam onun yokluğunu belli etmemeye çalışıyor…. Moralimi yüksek tutmak için elinden gelen her şeyi yapıyordu. Ama titrek bir sesle yutkunarak konuşuyordu..
“Babamı kayıp ettiğimiz; ilk babalar gününde ÖSS’ye girecektim..
Çünkü Devlet Babanın YÖK’ü öyle buyurmuştu..
O Gün Babalar Günüydü…
*
Bu yazıyı 20.06.2004 tarihinde gazetemizde yayınlamıştım… Günler su gibi akıyor. Başka gün yokmuş gibi yine babalar gününe denk gelen bir sınav günü… Birde seçime hazırlanan partiler sınav saatinde hoparlör, korna, düdüklerini öttürüp gölge ihsan etmeseler bari.
Tesadüfe bakın ki o gün başbakan da Urfa’ya geliyor…
Dün akşam CNN de Başbakanı izliyordum:
Gazeteci Ertuğrul Özkök şöyle bir soru yöneltti: Bu sorunun rahatsız edici olduğunu biliyorum ama sizin cevaplama hakkınız oluğunu düşündüğüm için soruyorum. Oğlunuzla ilgili bazı iddialar atıldı. Bunu aydınlatacak bazı bilgiler verebilirsiniz? Biliyorum tatsız bir soru ama halktan bu sorunun yanıtını merak edenler var?
Başbakanın bu sorudan sonra yüz hatlarının nasıl değiştiğini, kaşlarının yana sarktığını gördüm. Fondöten ve onca makyaja rağmen rengi değişti…
Milyonlarca kişinin izlediği ve büyük bir ihtimalle oğlunun da ekran başında olduğu varsayarak “oğlum testis kanseri” diyebilir miydi?
Bir baba olarak kendimi onun yerine koydum…
Diyemez di tabi…
Demedi de.