Cihat Kürkçüoğlu
28 Ağustos 2018
O, HULÛSİ İSMİNE YAKIŞIR, HALİS, SAF, SAMİMİ, İÇTEN DAVRANAN, HER HAYIRLI İŞİ ALLAH RIZASINI NİYET EDEREK YAPAN ÖYLESİNE “HULÛS”, İNCE RUHLU, KİMSEYİ KIRMAYAN, KENDİSİ KIRILSA BİLE ASLA BELLİ ETMEYEN, TEVAZU SAHİBİ, OLGUN BİR GÖNÜL İNSANI İDİ.
KENDİ İFADESİNE GÖRE, AİLESİ MARANGOZ OLMASINI İSTEMİŞ. ANCAK O YILLARIN KURTULUŞ İLKOKULU MÜDÜRÜ MERHUM HASAN ÜLGEN’İN AİLEYİ İKNA ETMESİ SONUCUNDA EĞİTİM HAYATINA BAŞLAMIŞ.
Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’ni bitirdikten sonra Urfa, Amasya ve Malatya’da bu mesleğini yıllarca sürdükten sonra emekliye ayrılan merhum Mehmet Hulusi Öcal, daha çok, şairliği ve edebi kişiliği ile tanınıyor.
Bir zamanların gözde ulusal gazetesi olan Tercüman gazetesinde yazılar yazmış. 50 yıl süre ile Urfa Hizmet Gazetesi’nde Urfa üzerine günlük yazılar, çoğunluğu Urfa olmak üzere çeşitli konularda şiirler yazdı. Yazılarında kimseyi kırmadan ve incitmeden edebi bir üslupla düşüncelerini dile getirdi.
“Özellikleri ve Güzellikleri ile Çiğköftemiz (1997)”, “Bahar Taşıyan Kervanlar (Şiir-1997)”, Sabri Kürkçüoğlu ile birlikte hazırladığı “ŞURKAV (Şanlıurfa İli Kültür Eğitim Sanat ve Araştırma Vakfı 1990-1998)”, Selahattin E.Güler ve Remzi Mızrak ile birlikte hazırladığı “Şanlıurfa Kültür Sözlüğü (1998)”, Necmi Karadağ’ın Koordinatörlüğünde Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi tarafından yayınlanan “Aşkıyla Meşkiyle Urfa” şiir kitabı onun kültürümüze kazandırdığı biri birinden değerli eserler.
Kendisi ile yaptığım bir sohbette, günümüzde gençlerin ve çoğu insanın sanattan, geleneksel kültürden uzaklaştığını, televizyondaki bir Fenerbahçe maçının kahvehanelere kültürel etkinliklerden daha çok insan çektiğini yakınarak anlatmıştı. “İnşaallah Fenerbahçe’nin maçı olduğu bir gün ölmeyiz. Zira cenazemize kimse gelmez” diyerek konunun önemini esprili bir şekilde vurgulamıştı.
Rastlantıya bakın ki, 22 Şubat 2007 günü akşamı Şanlıurfa Belediyesi Şair Nabi Kültür Merkezi Salonunda Hizmet Gazetesi tarafından onuruna düzenlenen gece, Fenerbahçe’nin AZ Alkmaar ile maçına denk geldi. Çoğumuz, “insanlar bu maçı tercih eder, geceye ilgi olmaz” endişesini taşıyorduk. Ancak öyle olmadı. Boş yer kalmazcasına salon hınca hınç doldu. Urfalılar ona olan sevgilerinin, saygılarının, vefalarının maçtan daha önemli olduğunu gösterdiler.
Bu gecede konuşma yapan değerli dostların Hulusi abi hakkındaki duygularını not almıştım. Şimdi bu notlarımı sizlerle paylaşıyorum:
Av.Müslüm Akalın Hulusi abi için: “Olgun bir başak gibi başı öne eğik yürüyen Hulûsi ağabey, Urfa’ya olan borcunu fazlasıyla ödedi. Şimdi Urfalılar ona olan borçlarının ancak bir taksitini ödüyor.” ifadesinde bulunmuştu.
İbrahim Tezölmez: “O Urfa’nın Mehmet Akif’idir. Bu iki şairin meslekleri gibi (Veteriner Hekim) meşrepleri de birbirine benzer.” demişti.
Merhum Öcal’ın 50 yıllık arkadaşı Dr.Faruk Subaşı onunla ilgili olarak; “Sözüne, randevusuna sadıktır. 1994 yılında kalp spazmı geçirdiğinde kendisini hastaneye yatırdık. O akşam arkadaşı Şükrü Algın’a randevusu varmış. Hasta haline bakmadan aklı randevusundaydı. Şükrü Bey’e telefon etmemizi ve randevuya gelemeyeceğini söylememizi ısrarla istiyordu.” anısını anlatmıştı.
Sayın Subaşı’nın bu anısını dinleyince; merhum Mehmet Akif Ersoy’un bardaktan boşanırcasına yağan yağmurlu bir günde arkadaşına buluşma sözü verdi diye İstanbul’da Avrupa yakasından Anadolu yakasına geçerek orada saatlerce arkadaşını beklediği ve hastalandığı olayı hatırladım ve İbrahim Tezölmez hocanın; “O Urfa’nın Mehmet Akif’idir. Bu iki şairin meslekleri gibi (Veteriner Hekim) meşrepleri de birbirine benzer.” tespitinin ne kadar yerinde olduğunu düşündüm.
Hulusi abinin kadim dostu Naci İpek: “ O, “Son Urfalı” dediğimiz neslin seçkin bir simasıdır. Urfa’yla yoğrulmuş, Urfa’yla yorulmuş bu değerli insanın dostluğunu tatmayanların tatmasını dilerim.” şeklinde duygularını dile getirmişti.
Yusuf Sabri Dişli duygu ve düşüncelerini kendi yazdığı “Hulûsi Abi” adlı şiiriyle dile getirmişti. Bu şiirin son dizeleri şöyle idi:
“Ne kadar benziyorsun Urfa’ya
Hulûsi Abi…
Masum ve boynu bükük
Mütevazi ve sessiz
Bir bilsen…
Gülmek ne yakışıyor sana
Gülmek gül açmışsa
Memleketinde…
Gülmek…
Sevmelerindeki ivedilikle
Dostluğun perkliği ile
Gülmek
Adamsın işte.
Gibisi fazla gelir sana
Adam gibi adamın…”
Evet İlkokul ikinci sınıfta öğretmenim olan, son 25 yıl kültür-sanat ile haşır neşir olan dostlarımızla gezdiğimiz sohbet dolu sıra gecelerimizin saygıdeğer siması Hulusi abi, son yıllarında bazı sıkıntılar ve sağlık sorunları yaşadı.
29 Ağustos 2016 tarihinde Hakk’a yürüdü.
Mekânı Cennet olsun İnşallah.
Nurlar içinde yatsın.
Haliliye Belediye Başkanı sayın Fevzi Demirkol’un 29 Ağustos 2018 tarihinde merhumu mezarı başında anacaklarını öğrenmiş bulunuyorum.
Fevzi Başkan geçtiğimiz günlerde merhum Öcal’ın adını yaşatmak amacıyla ilçedeki bir parka vereceklerini de açıklamıştı.
Bu vefalı davranışlarından dolayı sayın Başkan Fevzi Demirkol’a ayrıca teşekkür ediyorum.