Sabri Dişli
18 Mayıs 2006
Kurtul şu şanlıurfa’dan!
Eskiden, ara sıra yazardım. ıki yıldır mahalli yazanlar deryasına, tam tesisat daldım.
Bazen şikâyet kutusu ile karıştırıldığım oldu.
Abi falanda fistanda şöyle olmuş daa…
Eeee! Niye yazmıyorsun?
“Yazmıyorum. Yazmıyorum işte”!
Sen ne yaptın filan, fistan, falanca için?… Kendi adına…
Sorun; şahsi ile ilgili, alanı olunca iyi, olmayınca nanik…
Toplumun muzdarip olduğu sorunları dile getirirken istekler bölümü açmadık ki;
şimdi…
“Urfa’dan Ahmet, teyzesi, halası ve sevgilisinin elektriği kesildi diye…Makale”(!)
Biri kapısının önünden geçen sahur davulcusunu şikâyet eder. Bir diğeri, “Gece dolmuş seferleri niye yok?” . Der…
ıhtiyaç duyulan her neyse, muhtaç olunca isteğe dönüşüyor.
Bir gün trafik kazasında özürlü bir insan olabileceği ihtimalini… Bir gün kendisine de kan gerekebileceğini… Bir gün, belki bir gün organ nakline ihtiyaç duyabileceğini hiç, ama hiç aklına getirmez.
Ya ben bu ülke için ne yaptım?…
şu kutsal şehre ne faydam oldu?
Hayatımda kaç ağaç diktim?
En son kimi sevindirdim?
Hangi sosyal dernekte yer aldım?
Veli olarak, kendi çocuğumun okul durumunu en son ne zaman sordum?
Sormaz, sorgulamaz ama, sorgulatır.
Her neyse, irdelemekten de, irdelenmekten de usandım.
Benimki bahar bitkinliğinden doğan bıkkınlık herhalde?
Yok! Yok! Yenildim.
ıtiraf ediyorum pes ediyorum.
şöyle deniz kenarında; Olta atayım veya Karaköprü de bir bağda akşamları kuşbaşı yapayım…
Acı isot yedikten sonra çay içip, zıbın giyip, yan gelip yatayım…
Pembe dizi roman okuyayım…
Maç sonuçlarına göre, mutlu veya mutsuz olayım….
Urfa’dan ve dünya konumundan, irdelemekten, irdelenmekten kopayım.
Urfa, benim yorumlarımdan mahrum kalsın.
Ben de sevineyim, şanlıurfalılar da sevinsin.
Kurtulsun. Böyle bir yakın zaman tasavvur ediyorum.
Kendimi, kendime adadığım tekaüt günlerim olsun.
Neden olmasın lo!
Yeter!
Kardeş gibi, yar gibi, ana gibi, uzuv gibi…
Haydi, kurtul” demekle, kurtulamıyorsun işte!
Üstelik tiryaki oldum, Urfa deyimiyle “kefçı” oldum bir kere…
******
Vah Öymen, vah ana muhalefet
Ana muhalefet in Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen’in Urfa ziyaretini Akşam haberlerinde şanlıurfa’nın yıldızlı TV, kanalı şRT’ den izliyorum…
Yeni ıl binası açılışında parmakla sayılacak kadar kişi var…
Muhtarlar Toplantısında salonun yarısı boş…
Dsı salonunda konferans salonu boş…
Ana muhalefetten yavru muhalefet toplantısı…
Siyasi ve politik yazmak istemiyorum.
Kırgınım, kızgınım, üzgünüm…
Orda bir yerlere otoban saati kurduk…
şRT umursamadı…
Vay! Benim saatimi kurmazsınız ha!
Yok öyle bir zirzoplukta bulun-mam. O saat benim değil. Herkesin.
Muhalefet yapacağım diye ortaya çıkanlar l9,5 dakika kimsenin katıl-madığı bir Öymen gezisi sunacak…
Ama herkesimin taktir ettiği saati kurmayacak.
Sonra da ben muhalefet yapıyorum diyecek…