Ömer Elçi
30 Kasım 2006
şanlıurfa’da bir Kültür Müdürlüğü var. Kültür Müdürlüğünde Kültürü temsil eden sayın Mehmet Kurtoğlu “Kültür şehri şanlıurfa” isimli kitap yayınlamış. Bazı köşe yazarları Kültür Bakanlığı parasal desteğiyle baskısı, masrafları yapılan 366 sayfalık kitaba methiyeler dizmiş. Dizmişler ama kitabın tüm içeriğini incelemişler mi? *** Vatandaş olarak benden kesilen vergilerle basılan kitapta bana(köylü kökenli olmaktan onur duyarım) ve Türkiye genelindeki tüm köylülere hakarette bulunulmuş… Köylü denince sadece şanlıurfa kırsalı mı akla gelir? Köylü denince sadece Güneydoğu ve Doğu Anadolu mu akla gelir.. Karadeniz, Ege , ıç Anadolu, Akdeniz kırsalında yaşayanda köylü değil midir? Ankara, Antalya, Giresun, Kars, Edirne; 82 ilin kırsalında yaşayan köylüdür. Türkiye’nin %75’i köy kökenlidir. Babası, annesi, dedesi köylüdür…. Köylünün geleneklerinde, göreneklerinde doğrularla yanlışlar yüzyıllardır iç içe olmuştur. Ki köylünün eğitimsizliği Osmanlının kırsala değer vermemesi; Cumhuriyet ilk yıllarından bu güne kadar süregelen ekonomik yokluklar nedeniyle olmuştur. Köylere 1800’li yıllardan 1950’li yıllara gelene kadar okul yapılmışta köylü mü eğitimden kaçmıştır. Türkiye genelinde köylüde bazı alanlarda yanlışlar var olmuşsa, var ise buda kırsalın eğitimsiz kalmasını isteyen siyasilerin günahıdır. Köylünün misafirperverliğini,birbirinden güzel bir çok değerini görme ve köylüyü aşağıla… Türkiye genelinde ve özellikle şanlıurfa’da köylüyü aşağılama adeta alışkanlık, kültürlülük göstergesi olmuş. Bir insan nerde, ne zaman, kimin çocuğu, hangi dinden, hangi ırktan olduğunu tayin edemez. Allah’ın takdiridir o. Kültürü temsil eden bir beyefendi uç yazılarla toplumun çok büyük kesimine zaman dilimlerinde hakaret edemez ve buna da yazarlık, şairlik diyemez… Benim, sizlerin vergileriyle kitap bastırtan kültürü temsil eden beyefendi köylüye hakaret edemez.. *** Beyefendi, Suruç ilçesinde imamlık yapıyor. Köylülerin ekmeğini yiyor, sularını içiyor, yardımlarını görüyor sonrasında da “Puştluk köylülerin poşusunun altında” diyor.. Ne oldu da? Neleri yaşadı da? Köylüleri puştlukla itham etme olgusuyla davrandı? Ve hangi yüzle köylere gidip, köy konaklarında ağırlanmayı bekler? Ve hangi yüzle köy kökenli insanlara karşı kültürü temsil ettiğini savunabilir? Ruhunun derinliklerinde köylülere karşı kin var… ıç dünyasındaki kavgalarını “eril bir uzuv”luluk tabiriyle mabetlerle eşleştirme var…. Mabet neresi? Cami.. Mabet neresi? Evlerimiz… Eril bir uzuv olarak mabetlerimizin orta yerine gelmek ne demek oluyor? *** şanlıurfa basının değerli basın mensupları, köşe yazarları kültürlü beye “kral çıplak” deyip dememeniz kendi sorumluluğunuzdur… ınsanlar yüz yüze görüşmelerde veya telefon ile kültür temsilcisinin kültürsüzlüğüne tepkilerini dile getiriyorlar… Duygusal değil de, mantıksal yaklaşımda bulunan her kes “Feodalite” şiirinin bir çok dizesinde var olan gerçekler olduğunu kabullenirken; bir çok dizede de ağır hakaret ve aşağılamalar olduğunu söylüyor. Ve kültür beye en kısa zaman içinde basın önünde açıklama yapmasını bekliyor… Köylü,Türkiye’nin ve şanlıurfa’nın kültürüdür ama kültürü temsil ettiğini söyleyen kültür bey hakaret ediyorrrrrr…. Ulusal basında kendisinden bahsettirmek için de KÖYLÜ AşAğILANAMAZZZZ…