Kıymetli
okuyucularım, benim çocukluk yıllarımın yazları hemen hemen Karaköprü’de geçmiştir.

O
tarihlerde Karaköprü bir köydü. Bağlık bahçelik olan bu köyü güzelleştiren ise,
içinden akan Akpınar deresi ve Akpınar kaynak suyu idi. Ayrıca serin ve hakim
rüzgarların estiği, coğrafi konumu nedeniyle de Urfa merkez yerleşkesinin en
yakın yaylası konumunda bulunmasıydı.

Bizim
ailenin de bu köyde üzüm bağları, fıstıklıkları ve tarım arazileri vardı.

Ben
şahsen, yaz aylarının gelmesini sabırsızlıkla beklerdim. Akranlarım olan amca
çocukları ve komşu arkadaşlarla Akpınar deresinde su yılanları ve kurbağalarla
birlikte yüzer; yabani böğürten toplar, merkeplerle Akpınar kaynak suyundan
bağlarda kurulu bulunan haymalara su taşırdık, üzüm kesen ve fıstık toplayan
işçilere yardım eder, zaman zaman da merkeplerle tezek toplamaya çıkardık.

Bağ
aleminin tadını aradan 65 yıl geçmiş olmasına rağmen unutmamış ve tatlı bir anı
olarak hala hafızamda saklıyorum.

Bütün
içtenliğimle söylüyorum; Bibim Zeliha’nın ve bibim Emine’nin yaptıkları
yemeklerin tadını başka hiçbir yerde bulamadım.

Sabah
kahvaltısındaki saca basma ve bazlama, akşam da çırpı ateşinde pişmiş kazan
kebabını ve tatlı olarak da (Tahannevi) üzümünü ve bunları sofraya getiren o
maharetli çalışkan bibilerimi unutmak mümkün mü?

Geçmiş
zaman olur ki, hayali cihan değer.

İsterseniz
biz gelelim günümüze.

Nüfus
arttı, Urfa çok büyüdü, bir takım sosyolojik ve ekonomik nedenlerle bu mübarek
köy bir ilçe ve metropol kent haline geldi.

Bu
yerleşim alanının, yani Karaköprü’nün Urfa kent merkezine çok yakın olması,
serin ve hakim rüzgarlar sebebi ile köyün havasının yayla ikliminde bulunması,
çevre yolları nedeni ile de Batı, doğu ve güney illerine giden kavşak bir
noktada bulunması, havalimanının yol güzergahında ve çok yakınında bulunması,
su sorununun olmaması, imarsız ve gecekondu tipi yapıların bulunmaması,
doğalgazın gelmesi ve daha bir çok pozitif nedenden ötürü çok kısa bir zamanda
bu köy pırıl pırıl cadde ve sokakları olan çok sayıda park ve yeşil alanı
bulunan sosyal donatıları ile yaşam için imrenilen uygar ve çağdaş bir metropol
kent haline gelmiş.

Bu
uğraşta ve bu zaman sürecinde emeği geçen herkesi yürekten kutluyor ve
kendilerine teşekkür ediyorum.

Bu
bağlamda, geçen hafta Salı günü ilçe ile ilgili basına periyodik aralıklarla bilgi
sunan Karaköprü Belediye Başkanı Sayın Av.Nihat Çiftçi’nin slayt gösteriminde
yaptığı pozitif açıklamalarından bir Urfalı olarak büyük mutluluk duydum.

Şöyle
ki; Karaköprü ilçe sınırları içerisindeki 105 faaliyetten bahs eden Başkan,
bazı vizyon projelerini de yazılı olarak şöyle açıkladı:

1.Hafif
Raylı Ulaşım

2.Şanlıurfa’nın
en büyük yaşam parkı

3.Dalgeç
kavşak projeleri

4.Fuar
kongre merkezi

5.Biyolojik
gölet

6.Teleferik
yolculuğu

Bu
konuda benim de gönül temennim odur ki, Büyükşehir statüsüne kavuşan ve bu
nedenle ekonomik geliri de artacak olan GAP’ın merkezi konumundaki şehrimizin,
ilçelerimizin, mahallelerimizin her boyutta uygar, yaşanabilir yeşil bir kent
olmasıdır.

Bu
uğraşta emeği geçen ve geçecek olan herkesi yürekten kutluyor, her konuda başarılı
olmaları için de dua ediyorum.

Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta
geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileği ile kalın sağlıcakla…