Ömer Elçi
23 Mart 2007
Tüm dünyada mutsuzluk,açlık ve savaş yayılıyor… ınsanoğlu bir birine karşı her geçen gün daha hoşgörüsüzleşiyor, anlayışsızlaşıyor, doğal yaşamı ve doğal kaynakları yok ediyor… ınsanoğlu her başlayan günde sevginin, saygının,dostluğun geçmişte kaldığını ve kalmaya mahkumlaştığını düşünüyor… Sadece düşünüyor ve ne yapabilirimin çabasına girmiyor… Irk ve din savaşları yayılıyor … Ormanlar,bitkiler, denizler, göller akarsular yanıyor,kirleniyor ve yok oluyor.. Hayvanlar yok oluyor… Yok oluyor demekle suçu ormanlara, denizlere, hayvanlara atmak çok haksızlık ve aslında işin özü ve gerçeği “ınsanoğlu yok ediyor”.. ınsanoğlu gündeki yaşamı ve geleceği yok ediyor… * * * 1907 yılında ıngiltere’de yaşanmaya başlanan izcilik yıllar içinde ülkelerin eğitim politikalarındaki tutarsızlıklar veya izciliği sportif bir faaliyet görme yanlışlıklarından veyahut da izciliğe siyaset bulaştırma istemleri nedeniyle bir çok ülkede doğru yaşanamadı. ızcilik sportif bir faaliyet değildir, bayram ve törenlerde yürüyüş ekibi hiç değildir… Milliyet,din, ırk farkı gözetmeyip, doğal yaşamı korumayı ve izcilik faaliyetine katılan bireyin kişiliğini, sağlığını,yeteneklerini geliştirerek;bireyin kendisiyle ve çevresiyle barışık yaşamasını, iyi insan; iyi vatandaş olmasını amaçlayan izcilik faaliyetlerini tüm dünya ülkelerinin insanları olarak yeniden irdelemek zorundayız… Milli Eğitim Bakanlığıyla; Gençlik ve Spor Bakanlığının ayrı olarak sürdürdükleri izciliğin tek çatı altında birleştirilmesi ve bununla beraber özerk olarak dünya izcilik bürosuyla bağlantılı olarak çalışmalarını sürdürmesiyle izcilik çok daha etkin faaliyetlerde bulunabilecektir. ızcilik okul ve aile eğitimleri arasında kalan boşlukları doldurmaya çalışırken,insanca düşünmenin, insan olmanın onurunu yaşatır ve bireye hissettirir. ızcilik yaşamın nasıl kazanılacağını değil, nasıl yaşanacağını da öğretirken;bireyi disiplinli, cesur,vatanseverleştirip,bireyin kişiliğini geliştirtir. ılimizde ve Türkiye’de ve haliyle tüm dünyada izcilik yeniden irdelenmeli ve her türlü destek verilmelidir… ızciliğin kendi kaynaklarını oluşturması ve faaliyetlerini bağımsız olarak sürdürmesi için gerekli alt yapı ve oluşumlar oluşturulmasıyla; gündeki ve gelecekteki sorunlar ve yaşamı yok etme yanlışlığı daha aza inebilir… * * * şanlıurfa’da izcilik faaliyetlerine il Milli Eğitim Müdürlüğü her türlü desteği vermek zorunda. Milli Eğitim Bakanlığının izciliğin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması yönündeki emirleri ve yönetmelikler doğrultusunda her okulda en az bir izci ünitesinin olması yönünde hassasiyet gösterilmesi mecburiyettir; güne ve geleceğe karşı sorumluluktur… ıl ızci Kurulu Başkanlığına izciliğin geliştirilip, yaygınlaştırılması yönünde her türlü destek ve sağlıklı çalışma ortamı sağlanmalıdır… Okul müdürlükleri de izciliği angarya olarak görmemeli ve izcilik faaliyetine her türlü desteği mecburiyet değil sorumluluk ve asli görev olarak kabul etmelidir. Türkiye’nin acı bir gerçeğidir,bazı okul müdürleri izcilik ve diğer sosyal etkinlikler nedeniyle “bize ücret verilmiyor” yanlışlığıyla destek yerine köstek olabilmektedir.ılimizde ” köstek ” müdürlerin olmadığı ve olamayacağı inancındayım… ılimizdeki izcilerin pratik uygulamalarını gerçekleştirmeleri için atıl durumdaki köy okullarının izciliğe tahsis edilmesi ve “izi evi” olarak kullanıma açılması artık daha fazla önem arz etmektedir. ılimizde halen “izci evi” yoktur… Milli Eğitim Müdürlüğünün, ıl ızci Kurulu Başkanlığının girişimlerini dikkate alması ve “izci evi” tahsisatı konusunda gerekli sorumluluğu ve hassasiyeti göstermesini izciler; izci velileri ve kamuoyu beklemektedir. Yıllardır bu yöndeki çabaların dikkate alınması ve izciliğin angarya bir faaliyet olduğu yanlışlığından vazgeçilmesi gerekmektedir…