Sabri Dişli
31 Ağustos 2006
Almanya’yı ikiye bölen duvar kalktığında ne de sevinmiştik. O duvardan bir taşı söküp atmayı kim istemezdi ki; şimdilerde duvarlar yeniden örülüyor… Aile ilişkileri arasında başlıyor duvar örme işi… Genç bir kız öldürdüğü annesinin cesedi üzerinde kokteyl veriyor… Bir diğeri günahkâr kadının içindeki şeytanı çıkarma adına vücudu her türlü işkenceye maruz kalıyor. Hem de tıp fakültesinde okuyan kardeşinin ve annesinin gözleri önünde… Sahil kenarında tuvaletini yapan çocuğun b…dan çıkan tartışma, haşama-bikini çaputu üzerinden laik-anti laik tartışmasına dönüşüveriyor. Duvarlar örülüyor. Bitişik komşunun evine asker Mehmet’in bayrağa sarılı tabutu geliyor. Sonra diğer komşuya PKK militanın ölüsü… Komşular arasındaki duvar taşları genç cesetlerden örülüyor. Canlı bomba ısrail’de pazar yerinde patlıyor… ısrail; sığınakta onlarca çocuk öldürüyor. Filistin’le ile ısrail arasına fiziki olarak hendekler duvarlar örülüyor. Saddam yangınını söndürme adına, demokrasi adına, yapılan yolun tahliye kanalında; ınsan kanı bir litre petrole denk akıyor. Irak; din, ırk, mezhep çatışmasıyla, insan kırma meydanı. Kurulacak duvara durmadan malzeme üretiliyor; Taşı insan kemiğinden, harcı insan etinden. Yıkılma ihtimaline karşın aralara derin hendekler kazılıyor, duvarların… Yanına da mayınlar, salkım saçak bombalar, kimyasallar… Ve durmadan yükselen duvarlar… Çin setinin selama duracağı, surlara dönüşen duvarlar.