Mehmet Göncü
16 Kasım 2014
Kıymetli
okuyucularım, geçen gün evde oturmuş ailece televizyon haberlerini izliyoruz.
Haberler hiç de iç açıcı değil. İnsanlar Ortadoğu ülkeleri başta olmak üzere
dünyanın bir çok yerinde birbirleri ile savaşıyorlar. Sonuçta da ölümler,
yaralanmalar ve büyük oranda da ekonomik kayıplar meydana geliyor.
Bir
ara ailemizin nenesi kendi kendine söylenmeye başladı: “Bu dünya herkese yeter.
Öyleyse bu kavgalar, bu savaşlar neyin nesidir? Yazık, yazık insanlığa çok
yazık oluyor”
Nene
haklıydı. Gerçekten bu gezegendeki hayat kaynakları insan dahil, tüm canlılara
yeter ve artar.
Bir
yerde okumuştum; Dünyamız, hayat kaynağımız olan güneşten yılda 200 trilyon
dolar değerinde enerji alır ve bu enerji ile hayat olgusu ve döngüsünü sağlar.
İşte bu enerjinin 50 trilyon dolarlık kısmını yalnız insanoğlu kullanır.
Ayrıca
dünyamızın yaşı olan 4,5 milyar yıl içerisinde, güneşten aldığı enerjiyi
tasarruf ederek, petrol, doğalgaz ve
kömür enerjisine çevirir. İşte bu enerjiyi yalnız insanoğlu kullanabilecek akla
sahiptir. Bakın çok boyutlu zenginliğimize…
İşte
bu muhteşem varlık karşısında eğer tüm insanlar hakça ve adilce bu nimetleri
paylaşabilselerdi dünyamızda hiçbir savaş ve kavga olmazdı.
Demek
ki insanoğlu aç gözlü bir şekilde henüz içgüdülerinin etkisi ile hareket
ediyor. Zira; en yüksek oranda bile Ademoğlu ancak yüzde yirmi
uygarlaşabilmiştir.
Maalesef
hal böyle.
Zaten
dünyamızın bu günkü fotoğrafı bu gerçeği gösteriyor.
Bu
durum karşısında; gönül temennimiz odur ki, gelecek nesiller, yani torunlarımız
yüzde yüz uygarlaşmış insan toplulukları olarak bu cennet gezegende yaşarlar.
Dürüst
ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan engin gönüllü
dostlarınızın çok olması dileğiyle kalın sağlıcakla..