Av. İzzet Doğan
29 Mayıs 2021
Gülriz Sururi ile Engin Cezzar mutluluk, acılar ve aşk içinde 40 yıl birbirlerinden hiç ayrılmadan birlikte yaşadılar. Bazen onları Enka’nın sanat günlerinde görürdüm. Bazı aşklar vardır ki sözcükler onu anlatmaya yetersiz kalır.
Engin öldüğü an elleri Gülriz’in ellerindeydi. Sonra Gülriz: “Engin ile bir gün bir testinin kulpunda toprak olarak buluşabiliriz” dedi ve işte şimdi buluştu. Gülriz ile Engin’in aşkları bana ölümsüz bir aşkı anımsattı:
Felsefenin babası, büyük düşünür Andre Gorz 2006 yılında yayınlanan ve eşi Dorine’e aşkını anlattığı “D’ye Mektup” adlı kitabında olan Dorine’le 23 Ekim 1947’de Paris’te tanıştığı anı “Soğuk bir geceydi. Dışarıda lapa lapa kar yağıyordu. Seni dansa kaldırdım. Ve o güne kadar hiçbir kadınla iki saatten fazla kalamayan ben, o andan itibaren asla senden ayrı yaşayamayacağımı hissettim” diye anlatmıştı.
1983’te Dorine kansere yakalandı. Gorz onunla küçük bir köye yerleşti, her şeyden uzaklaştı ve yaşamını eşine adadı. Aşkı Dorine’nin durumu her gün kötüye gidiyordu: “Yakında 82 yaşına basacaksın. 6 santim daha kısaldın. Kilon da 45’e indi. Ama hep güzel, zarif ve çekicisin. 58 yıldır birlikte yaşıyoruz ve seni her zamankinden çok seviyorum. Göğüs çukurumda hep sadece teninden tenime geçen sıcaklığın doldurabildiği derin bir boşluk taşıyorum” diyor. Ve dostlarına da onsuz yaşayamayacağını iletiyordu.
Andre Gorz 24 Eylül 2007 yılında ve 84 yaşındayken yerleştiği köy evinde Dorine’le beraber ölü olarak bulundular. Yaşamlarına birlikte son vermiş, son yolculuğa el ele birlikte çıkmışlardı. Zaten”D’ye Mektup”u şu cümlelerle noktalamıştı: “Birimiz diğerimizin ardından yaşamak istemiyoruz. Birbirimize sık sık ‘Ölümden sonra ikinci bir yaşam varsa, onu da birlikte yaşayacağımızı’ tekrarlıyoruz.”
Gülriz ve Engin de Gorz ve Dorine gibi bir başka sonsuzluğa el ele kucaklaşarak gittiler. Onların aşklarında her gün dünden güzeldi. Ve bu güzelliği birbirlerinden ayrılmayarak, bir başka dünyaya taşıdılar.