Konuk Yazar
7 Nisan 2017
Selçuk R.Şirin
Top ve Raket 110 kuruş. Raket toptan 1 lira daha pahalı.
Raket kaç kuruş?
Bu soruya verilen yanıtlar, referandumun sonucunu da
belirleyecek. Anlatayım.
Twitter’da her seçim öncesi bu soruyla bir anket yapıyorum.
Eğer bu soruyu daha evvel görmediyseniz lütfen hemen okumayı bırakıp yanıtınızı
verin. Ve cevabı not edip okumaya devam edin.
SİSTEM 1’İN MAĞDURUYUZ!
Öncelikle bu sorunun bana ait olmadığını söyleyeyim. Psikolojide Nobel ödülü yok ama Kahneman Ekonomi alanında Nobel alan tek
psikolog. Ve yukarıdaki soru onu Nobel’e götüren çalışmaların başlangıcı. Çünkü
bu soruyla Kahneman insanların karar verme süreçlerinde kullandığı temel
prensipleri açığa çıkartmayı başarıyor ve alanda bir devrim yapıyor.
Türkçe’de
çıkan, ve muhakkak okumanız gerektiğini daha önce de bu köşede defalarca
yazdığım ‘Hızlı ve Yavaş Düşünme’ adlı kitabında Kahneman tercihlerimizi iki
farklı sistemle yaptığımızı ortaya koyar: Hızlı çalışan ve duygusal tepkilerle
genelde yanlış sonuca ulaşan “Sistem 1” ve yavaş çalışan ama ince eleyip sık
dokuyarak doğru sonuca ulaşan “Sistem 2”. İster sevgili, ister araba, ister
referandumda oy tercihi yapın, tüm bu karar verme süreçlerinin arkasında bu iki
sistem yatıyor.
Yüzlerce bilimsel çalışma gösteriyor ki insanlar ekseriyet
duygusal tepkilerle karar alıyor. Aklımıza ilk eseni seçip, mantığımızı bu
seçimi meşrulaştırmak için duygularımıza hizmetkar yapıyoruz. Yani Sistem 1
karar veriyor, Sistem 2 o kararı meşrulaştırmak için bahane üretiyor, en
azından çoğunluk için durum bu.
TOP VE RAKET 110 KURUŞ. RAKET TOPTAN 1 LİRA DAHA PAHALI.
RAKET KAÇ KURUŞ?
Benim yaklaşık bir yıl arayla Twitter’da yaptığım ve tamamen
gayri bilimsel iki farklı ankete katılan toplam 35 bin kişinin çoğunluğu bu
soruya yanlış yanıt verdi. Ve ben bu sonucu paylaşınca gelen yorumların
neredeyse tamamı bu sonuca gerekçe olarak iyi matematik öğretemediğimizi ya da
kültürümüzden kaynaklı, bize özgü başka faktörleri bu başarısızlığa gerekçe
gösterdi. Oysa bu sorunun ne matematik becerisiyle ne kültürle bir alakası var.
Zira aynı soruyu çok daha bilimsel yollarla Harvard, Yale ve Princeton gibi
dünyanın en seçkin öğrencilerinin okuduğu okullarda da sormuşlar ve bilin
bakalım sonuç ne olmuş: Oralarda da çoğunluk doğru yanıtı veremiyor!
Dolayısıyla insanların karar verirken maruz kaldığı evrensel bir insani
zafiyetten söz ediyoruz. İnsanlar çok temel konularda bile aklıyla değil,
duygularıyla karar veriyor.
SİSTEM 2’Yİ İŞLETEN DOĞRUYU BULUYOR!
Bu arada sorunun yanıtı 105 kuruş! İlk akla geleni söyleyen,
yani duygusal bir tepkiyle, eski alışkanlıklara güvenerek karar verenler doğru
yanıt yerine ya 100 kuruş dedi, ya da 10 kuruş (veya başka bir rakam) buldular.
Yani bu soruya Sistem 1’i işleterek yanıt verenler yanlış bir sonuca vardı.
Oysa bir tepkiyle değil biraz akıl ve mantıkla karar veren, eline kağıt kalem
alıp minik bir hesap yapanlar, yani Sistem 2’yi işletenler doğru cevap verdi.
EVETÇİLER DE HAYIRCILAR DA AYNI SİSTEMİ KULLANIYOR!
Referanduma dönersek, 55 Milyon seçmen 16 Nisan’da 18
maddelik Anayasa değişikliğini oylamak için sandığa giderek ‘Evet’ ya da
‘Hayır’ seçeneklerinden birine mührü basacak. Ve dünyanın her yerinde olduğu
gibi bizde de sandığa giden ezici çoğunluk Sistem 1 ile, yani duygusal bir
tepkiyle karar verecek. Yani o 18 maddede ne yazdığının hiçbir önemi yok
aslında. Evetçiler için de hayırcılar için de aynı durum söz konusu!
Bu insani
zafiyeti kavramadan siyasal tercihleri anlamaya çalışmak biraz havanda su
dövmeye benziyor. Zira, aklıyla, mantığıyla karar veren seçmen yok. Varmış gibi
yaparak kampanya yürüten kaybeder! Çünkü tercihler rasyonel argümanlarla değil,
duygusal rüzgarla değişir!