Ahmet Karavelioğlu
10 Kasım 2016
Cumhuriyetimizin
kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü 78. Ölüm yıldönümünde rahmetle, minnetle
anıyoruz.
Türk tarihine
şeref veren Atatürk, sözleri, davranışları ve yaptığı işlerle çok özel ve örnek
bir insandır. Doğruluğu, çalışkanlığı, cesareti ve kararlılığı onun üstün bir
kişiliğe sahip olduğunu gösterir. Vatanı ve milletini çok sevmesi, bu değerler
için gerektiğinde canını bile feda etmekten çekinmeyeceğini katıldığı savaşlarda
kanıtlamıştır. Bu konuda şu sözleri bizlere ilham kaynağı olmalıdır: ‘Yurt toprağı! Sana her şey feda olsun.
Kutlu olan sensin. Hepimiz senin için fedaiyiz. Fakat sen Türk milletini ebedi
hayatta yaşatmak için feyizli kalacaksın’’
Mustafa Kemal’in
1881 yılında Selanik’te doğduğunu, Babasının Ali Rıza Efendi, Annesinin büyük zaferi
görme bahtiyarlığına ermiş olan Zübeyde hanım olduğunu biliyoruz. Onlara da
rahmet diliyoruz.
Atatürk, yaşamı
boyunca birçok güçlükle karşılaşmış, bunları büyük sabır ve kararlılıkla
yenmeyi başarmıştır. Şu sözleri hepimize örnek olmalıdır.
‘’Büyük olmak için hiç kimseye iltifat etmeyeceksin,
hiç kimseyi aldatmayacaksın; memleket için hakiki mefküre ne ise onu görecek,
hedefe yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır; herkes seni yolundan
çevirmeye çalışacaktır; fakat sen buna mütehammil olacaksın. Kendini büyük
değil, küçük, zayıf, vasıtasız, hiç telakki ederek kimseden yardım
gelmeyeceğine kani olarak bu mâniaları aşacaksın. Bundan sonra da sana büyüksün derlerse, bunu söyleyenlere güleceksin!!
1929
Atatürk yalnızca
büyük bir devlet adamı, yetenekli bir asker değil, aynı zamanda bir fikir
adamıydı. Öğrencilik yıllarından itibaren okumaya, araştırmaya önem vermiş,
dünyada meydana gelen ekonomik, sosyal, bilimsel gelişmeleri yakından
izlemiştir.
Askerlik hayatına
meraklı ve sevgi duyardı.
Birçok savaşlara
katılmıştır. Bunları sıralayacak olursak; Trablus savaşları, Balkan savaşları..
Birinci Dünya
savaşlarında Çanakkale’de destan yazmıştır. Doğuda Rumlar tarafından işgal
edilmiş olan Muş ve Bitlis’i kurtarmıştır. Suriye cephesinde İngilizleri
durdurmuştur.
Birinci Dünya
savaşı sonrasında yurdumuzun işgal edilmesi üzerine 19 Mayıs’ta Milli Kurtuluş
hareketini başlatmak üzere Samsun’a çıktı. Kurtuluş savaşını Başkumandan olarak
yönetti. Sakarya ve Başkumandan meydan savaşlarını kazanarak yurdumuzu
düşmanlardan kurtardı.
Atatürk’ün en
büyük eseri TÜRKİYE CUMHURİYETİ’dir.
Savaş
kazanıldıktan sonra siyasal alanda, hukuk alanında Eğitim ve Kültür alanında,
İdari alanda, toplumsal alanda, ekonomik alanda birçok yenilikler yapmış,
bunlara karşılık milletimiz kendisine şükran ifadesi olarak 24 Kasım 1934
tarihinde ATATÜRK soyadını vermiştir.
Bugün ölüm
yıldönümünde kendisini saygıyla anarken, şu sözleri bugün de bizlere ve dünyaya
rehber olacaktır:
‘’Vatanın varlığı, milletin bağımsızlığı
söz konusu olmadıkça savaş bir cinayettir.’’
‘’Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’’ düsturumuz olmalıdır.
Ayrıca Atatürk’ün
bize emaneti şu sözler çok önemlidir:
‘’Dünyada her şey için, medeniyet için;
hayat için, başarı için en gerçek yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fennin
dışında yol gösterici aramak gaflettir, cehalettir, doğru yoldan sapmaktır’’
Evet, bugün cennet
gibi bir vatanda hür ve bağımsız, kardeşçe yaşıyorsak, ibadetlerimizi gönül
rahatlığıyla yapıyorsak, kanlarıyla-canlarıyla bu vatanı bize emanet eden başta
ATATÜRK olmak üzere tüm şehitlerimize-gazilerimize borçluyuz. Ruhları şad
olsun. Yüce Allah kendilerine rahmet etsin.