Mehmet Göncü
13 Kasım 2013
Kıymetli okuyucularım, bildiğiniz gibi son
yıllarda dünyamızda en çok konuşulan konulardan biri de küresel ısınmaya bağlı
mevsim değişiklikleri ve anormal doğa olaylarıdır.
Şöyle ki; adına dünya dediğimiz gezegenimiz,
uzayın boşluğunda akıp giden Samanyolu galaksisine bağlı güneş sisteminin
içindeki uydulardan canlı yaşamı olan tek yerdir.
İşte bu canlılığı sağlayan olay ise gezegenimizi
bir battaniye gibi sarıp soğuktan donmasını önleyen sera gazlarıdır.
Bu; sera gazları karbondioksit, metan gazı ve su
buharı gibi bazı gazlardır. Bu gazlar gezegenimizin ihtiyacı kadar olursa
faydalı görevini yerine getirir, fazlası olursa bu sefer battaniye sayısı
arttığı için ısınma olur ve dünyamız terler. Okyanus ve denizlerdeki buharlaşma
fazla olur. Çabuk ve fazla ısınan hava yükselir ve yükselen havanın yerini
hızla dolduran soğuk hava fırtına, kasırga ve tayfunlara sebep olur.
Örneğin geçen hafta Filipinler’de meydana gelen ve
saatte 315 kilometre
hızla esen haiyan isimli tayfun yalnız bir kentte 10 bine yakın can ve büyük
sayıda yaralı ve çok fazla da mal kaybına yol açtı.
Ayrıca fazla sera gazlarının sebep olduğu küresel
ısınmaya bağlı olarak meydana gelen kutuplardaki buzul erimeleri, okyanus ve
denizlerdeki su seviyesinin yükselmesine neden olmaktadır. İşte bu sebeple su
yükselmeleri başta Bangladeş ve Hint yarımadası olmak üzere dünya sahil
kentlerini tehdit etmeye başlamıştır.
Dikkat ederseniz ısınma nedeniyle gezegenimizdeki
yağış periyotlarında da bir değişiklik olmuş, kar yerine artık yağmur daha çok
yağmaya başlamıştır.
Ben yaştakiler iyi hatırlar, ilimiz Şanlıurfa’ya
eskiden çok kar yağardı. O kadar çok kar yağardı ki yazın şehirde mağaralara
depo edilmiş karları getirip satarlardı. Bizlerde 5 kuruşluk kar alıp eve
götürürdük.
Şimdi soracaksınız; Bütün bu olumsuzluklara sebep
olan, atmosfere gereğinden fazla sera gazı salınımın sebebi nedir?
Bir çok çevre kuruluşu üyesi olarak yaptığım
araştırmalara göre; gereğinden fazla, çok boyutlu tüketim sera gazlarının
abartılı bir şekilde artmasına sebep olmaktadır.
Örneğin; araştırmalarıma göre; gezegenimizin
çeşitli merhalelerden sonra bir milyon yılda ürettiği fosil yakıtlardan olan
petrol, doğal gaz ve kömürü biz insanoğulları olarak bir yılda tüketiyoruz.
Varın gerisini siz düşünün.
Hele bir bakın, toplu taşımadan yeterince
yararlanmıyoruz. İlimizde bireysel araba
koyacak yeterli park yeri bulunmuyor.
Özetle; böyle tüketmeye devam edersek, sonuçta
gezegenimiz bir gün üstünden atarsa bizi kimse şaşırmasın.
Biz elimizle hazırlıyoruz kaderimizi.
Dürüst ve şeffaf bir
toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileği ile
kalın sağlıcakla…