Mehmet Göncü
24 Ağustos 2011
Kıymetli okuyucularım, yaşam döngüsü içerisinde ne zaman başıma canımı sıkacak bir olay gelse, hemen aklıma bu anlamlı anonim şiir gelir.
Gerçekten kapalı kapılar ardında kim bilir ne dertler gizlidir de kimse bilmez. Mühim olan ise her türlü bela karşısında aklın rehberliğinde her soruna sabırla çözüm aramak ve bulmaktır.
Bu girizgâhtan sonra, konuyu doğu Afrika ülkelerinden olan Somali’nin başına gelen açlık felaketine getirmek istiyorum.
Şöyle ki; 1980’li yıllara kadar, ürettiği tahıl ve hayvan ürünlerini Arap yarımadasındaki ülkelere satan Somali, başta sömürücü emperyal küresel güçlerin oyununa gelerek yüksek oranda borçlandı. Bu paraları ekonomiye ve üretime harcayacağına çar-çur etti. Yani israf etti. Borcu geri öderken zorlandı. Ülkede kargaşa çıktı. Birlik ve beraberlik bozuldu, kendi aralarında çatışma çıktı. Üretim durdu. Üstüne üstlük küresel emperyal güçlerin sebep olduğu küresel ısınma nedeni ile de kuraklık başlayınca üretim hemen hemen tamamen durdu ve insanlar açlıkla karşı karşıya kaldı. Bu olumsuzluktan en çok yara alanlar ise çocuklar, yaşlılar ve hastalar oldu. Bu gün bu ülkede her altı saniyede bir çocuk ölüyor. Bu acıklı duruma insanlık seyirci kalamazdı ve kalmamalıdırlar. Bu manada Allah büyük devletimize ve aziz milletimize zeval vermesin. Devlet ve millet olarak dünyaya örnek olacak bir yardım kampanyası ile Somalili insan kardeşlerimizin yardımına çok boyutlu olarak katıldık. Bu hayırlı iş için katkıda bulunan herkesten Allah binlerce defa razı olsun.
Ancak bu konuda Birleşmiş Milletler örgütünün ve bazı zengin petrol üreten Arap devletlerinin yardımlarının istenilen düzeyde olduğuna dair dünya medyasından bir haber duymadım. Bu husus da insan olarak beni gerçekten çok üzüyor.
Öte yandan ülkemizde de yoksulluk var diyenler de olabilir. Bu soruya şu yanıtı verebilirim.
Sevgili okuyucularım, yoksulluk, fakirlik çeşitli sebeplere bağlı olarak bütün dünya ülkelerinde vardır. En gelişmiş ülkelerde bile çok fakir ve yoksul kimseler var ve bunlara yardım eden organize olmuş kuruluşlar harıl harıl sürekli çalışıyorlar. Ancak dikkat ederseniz bu ülkelerde açlıktan kitle halinde ölümler asla yok. Somali’de durum farklı. Milyonlarca insan açlıkla ve hastalıkla mücadelede çaresiz bir durumdadır. Her bir dakikada 10 çocuk burada açlıktan ölüyor.
Bu nedenle bu ülkeye acil yardım şart. Bu manada bir mukayese yapacak olursak, ben şahsen ilimiz Şanlıurfa’da uzun yıllar bazı yardım kuruluşlarında fahri olarak görev yaptım ve aynı zamanda memuriyet görevim nedeni ile de ülkemizin birçok bölgesinde bulundum. Ben bu şekilde açlıktan ölen hiçbir kimseye rastlamadım. Çok çok fakir ve çaresiz fert ve ailelerle karşılaştım ama açlıktan ölene asla rastlamadım. Çünkü bizim anlayışımızda yüce Peygamberimizin dediği gibi; “Komşusu açken tok yatan bizden değildir” sözünün gereğini herkes yapar. Bu gün ülkemizin her yerinde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları var. Ayrıca 65 yaşından büyüki muhtaçlara alil ve acizlere muntazam aylık veren devlet yardımı var. Öte yandan Kızılay gibi kurulumların yanı sıra bazı sivil toplum kuruluşları da bu konuda çok faydalı çalışmalar yapıyorlar.
Örneğin; ilimizde 19 yıldır icra-i faaliyet gösteren gönüllü kuruluşlar aşevi günde 10 bin kişiye sıcak aş veriyor.
Demem o ki, lütfen gelişmiş bir ülkenin fakirinin durumu ile, Somali gibi yoksul, çaresiz ve kurak bir ülkenin aç ve hasta halkının durumunu bir birine benzetmeyelim.
Bu nedenle yazımın konu başlığına ibret alınacak anonim şiir yazdım.
“Kendi derdimi dinledim.
Kederimden inledim.
Onun derdini gördüm,
Kendi derdime imrendim”
Cenabı Allah bütün insanlık âlemini kuraklık gibi diğer doğal afetlerden korusun.
Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileği ile kalın sağlıcakla…