Deniz Güney
3 Aralık 2010
Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın ağzından duymuştuk: “Susuz ve yolsuz köy kalmayacak” ifadesini. Bu söz yıllar önce söylenmişti.
Yani Hükümet, 2006 yılında köylerdeki yol ve su sorununu çözmek amacıyla bütçeden 2 katrilyonluk ödenek ayırmıştı.
Ama yıl 2011’e gelip dayandı. Ancak halen yolsuz ve susuz köyün olduğundan bahsediyoruz.
Yalnızca Şanlıurfa’da yaklaşık 100 köyün suyu ve yolu olmadığı ileri sürülüyor.
Nasıl oluyor da Başbakana rağmen böyle bir şey olabiliyor. Hükümetten en yüksek parayı alan şehir olarak bilinen Şanlıurfa’da bu kadar köy yolunun susuz ve yolsuz kalmasına insan bir anlam veremiyor.
Öyle ki; İstanbul, Ankara gibi mega şehirlerden sonra hükümetten altyapı yatırımları açısından en çok parayı Şanlıurfa’nın aldığını bilmem biliyor muydunuz?
Bunu bilmezseniz de Başbakan Erdoğan’ın Şanlıurfa’ya özel bir muhabbeti ve sevgisini olduğunu bilmeyenimiz yoktur.
Bunun için Başbakan’ın son bir yıl içinde Şanlıurfa’ya kaç kez gelmiş ona baksanız yeterli sanırım.
Ama hükümet Şanlıurfa’ya bu kadar kaynak aktarmasına rağmen Özel idare sorumluluğundaki köy yollarının 3’te 2’si bozuk. Durum böyle olunca da “Hani susuz, yolsuz köy kalmayacaktı?” diyesim geliyor.
Hatırladığım kadarıyla 2009 yılının ikinci yarısında Birecik ilçesine bağlı Fatmacık ve civarında bulunan 28 köyde bulunan 5 bin 282 kişiye içme suyu sağlanacaktı. Proje yaklaşık 8.5 milyon TL’ye mal olacak ve proje kapsamındaki 28 köyden 16’sına şebekeli, 12’sine de metrelik şebekeli içme suyu yapılacaktı. Yıl 2011’e dayanıyor ve bu köylerde durum ne aşamada sormak lazım.
Halen Siverek, Viranşehir ve Birecik taraflarında susuz köylerimiz var. Hükümet, yalnızca bir yılda köylerin ihtiyaçlarını karşılamak için Şanlıurfa’ya 17 milyon TL kaynak aktarmıştı. Bu rakamın 2010 yılında ne olduğu, 2011 de ne kadar olacağını henüz bilemiyoruz.
Öte yandan Şanlıurfa-Viranşehir arasındaki duble yol çalışmaları, Akçakale Evren Sanayi arasındaki çevre yolu çalışmalarında çok güzel gelişmeler kaydedildiğini belirtmek gerekiyor.
Kötü görüp kötü düşünme niyetinde değiliz. Düşüncemiz kaynakların en iyi bir şekilde değerlendirilmesinden yana.
Öte yandan Akçakale -Viranşehir arasındaki çevre yolunun bir arpa boy ilerlememesi dikkatlerimizi çekiyor. Ancak devletin hizmetlerinin daha hızlı ilerlemesinde vatandaşın da kamulaştırmalarda zorluklar çıkardıklarını da biliyoruz. Devlet memlekete yatırım yapmak istiyor, hizmet getirmeye çalışıyor, bizler ise kamulaştırmalarla engel oluyor, sonra da ah vah ediyoruz; “Memlekete yatırım yapılmıyor” diye.
Bir tarafta yolsuz ve susuz köylerimiz, diğer tarafta devletin takıldığı kamulaştırma engelleri. Bu konuda Şanlıurfa’nın açmazları ve çıkmazları maalesef her zaman oluyor. Ama bunları aşmamız gerekiyor. Bu çıkmazlar ve açmazlardan kurtulduğumuz vakit her şey daha güzel olacak.
Daha yaşanılır bir Şanlıurfa dileğiyle, kalın sağlıcakla…