İbrahim Halil Okuyan
21 Ekim 2010
12 Eylül Referandumunda deniz kenarındaki şehirlerimizde cogunlukla “Hayır” çıkması dikkat çekti.
Kimileri bunu beslenme farklılıklarıyla ya da eğitim düzeyleri farklılıklarıyla izah etmeye çalıştı.
Sonuçta Türkiye haritasında “Hayır” diyen iller kırmızı “Evet” diyen iller sarı ile ifade edildi.
Birde boykotçu iller var haritada tabi.
Bu üç parçalı haritanın “Sevr”’i anımsattığını öne sürenlerde oldu.
Hatta Başbakanımız sahil şehirlerimizi de sarı boyayarak iki renkli hale getireceklerinin müjdesini verdi.
AKP nin hedefi; Üç partili parlamento da (secim barajı sonucu parlamentoya üç parti girebildi son secimde. Bundan sonraki secimde de farklı olmaz gibi) her ilde ya birinci ya ikinci olacaktı artık.
Ben aşağıda, konunun iyot acısından da önemine dikkat çekmek istiyorum.
İyot nedir?
İyot, insan ve hayvanların normal büyüme ve gelişmesi için gerekli olan önemli bir besin maddesidir.
İnsan vücudunda çok az miktarda bulunmakta olup, yediğimiz besinler ve su ile alınır.
Süt, yumurta, yeşil yapraklı sebzeler ve deniz ürünleri, bol miktarda iyot içeren besinler arasındadır.
İçme suyu önemli bir iyot kaynağı olmakla birlikte, özellikle iyot miktarı yetersiz içme sularının kullanımı iyot eksikliği oluşmasına neden olabildiği için iyotlu tuzlar kullanılarak iyot eksikliğinin giderilmesi sağlanmaya çalışılır.
Vücudumuzdaki iyodun büyük bir kısmı tiroit bezinde bulunur ve tiroit hormonlarının yapımında kullanılır.
Tiroit bezi, boynun ön tarafında yer alır ve tiroit hormonlarını üretir. Bu hormonlar vücudun normal büyümesi ve zihinsel gelişmesi ile birlikte vücut ısısının ve enerjisinin oluşması gibi olayların devamını sağlar.
Tabiatta, toprakta ve suda bulunan iyot besinlerimize geçer.
Dağlık ve erozyona uğramış bölge toprakları iyot bakımından fakirdir. Kayseri ve yöresi toprakları da bu özelliktedir.
İyotça fakir topraklarda yetiştirilen yiyeceklerde ve bölge sularında yetersiz miktarda iyot bulunur.
Bu besinlerle beslenen bireyler yeterli miktarda iyot almazlar.
İyot, bebeklerin anne karnında bulundukları süre içerisinde de zihinsel gelişimleri açısından oldukça önemli.
Yetersiz alınan iyot zihinsel yönden gelişmemiş bebek riskini arttırıyor.
İyodun önemi
Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği tarafından düzenlenen 32’nci ve Belek’te devam eden, Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresinde; Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Sevim Güllü,
“İyot eksikliği zekâ gelişimiyle birebir ilişkilidir.
Bebeklikten itibaren az iyot alımı 5-7 birim daha düşük IQ’ya neden oluyor” dedi.
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Sevim Güllü, Türkiye’de tiroid kanseri sıklığının arttığı yönünde bir “şehir efsanesinin” dolaştığını belirterek, buna ilişkin herhangi bilimsel veri olmadığını vurguladı.
Güllü, “Hastaların paniğe sürüklenip, küçük modüller yüzünden ameliyathaneye gittiği görüyoruz.
3-5 milimetrelik modüller için ameliyat olan hastalar var” diye konuştu.
Türkiye’de 1999 yılından itibaren tuzun iyotlanmaya başladığını belirten Güllü, iyodun önemini vurguladı.
Güllü,
“Hashimoto tirodi sonucu bir iyot yasaklama kampanyası ortaya çıktı.
Neredeyse deniz kenarında yaşamayı yasaklayacaklar.
İyot yasaklaması sadece çok özel durumlarda olabilir.
İyot eksikliği zekâ gelişimiyle birebir ilişkilidir.
Bebeklikten itibaren az iyot alımı 5-7 birim daha düşük IQ’ ya neden oluyor.
Daha sağlıklı ve zeki bir nesil için iyotlu tuz gerekli” diye konuştu.
Sonuç olarak, deniz kenarında yaşayan insanlarımızın; Süt, yumurta, yeşil yapraklı sebzeler ve deniz ürünleri gibi bol miktarda iyot içeren besinlerle beslenmeleri acısından, büyüme ve zekâ gelişimi acısından şanslı oldukları yadsınamaz.
Diğer illerdeki insanlar dışarıdan iyot alarak bu eksikliği tamamlamak bilincinde olmalıdırlar.
Ama kim olayın farkında ve de kimin umurunda.
Büyük şehirlerde insanlar tuz alırken dahi deniz tuzu, kaya tuzu ve göl tuzu ayrımına dikkat ediyor.
Adalet ve Kalkınma Partisi bu şehirleri sarıya boyamak istiyorsa Politikalarında; onların korku ve endişelerini giderecek reformlar yapmalıdır.
Hala, baş konumuzun başörtüsü olduğunu düşünürsek gelecek nelere gebe bilemiyorum.
İyoda çok ama çoook ihtiyacımızın olduğu acık.
Ucuz ama tehlikeli bir mineral (!).
İllerdeki,”Triod Hastalığı Yüzdesi” ile “Evet” ,“Hayır” oyları arasındaki ilişkiyi araştırmak bu konuda bize daha gerçekçi fikir verebilir.
Saygılarımla.
İbrahim Halil Okuyan
İnşaat Yüksek Mühendisi
19. Ekim. 2010 İst@nbul