Remzi Mızrah
13 Kasım 2008
Yıllar önce Şanlıurfa merkeze bağlı, ancak pekte merkezlik hali olmayan(93 km) “Büyük Kaluca” diğer bir ismiyle “Büyük otluca” köyünde vekil öğretmenlik yapmıştım. Bu görev sırasında Tek Tek dağlarının o güzelim havası beni de cezp etmişti tüm görenler gibi. Bu nedenle de dersten fırsat bulduğum zamanlarda köy delikanlılarıyla birlikte çevrede dolaşıyor çiçeklerin insanların fotoğrafların çekiyordum merakla. İşte yine bu dolaşmalardan birinde köylünün biri bu dağlarda bir canavar olduğunu söylemişti. Delikanlının söylediğine göre bu yılan kertenkele benzeri bir canlıydı. Kuzulara saldırıyor ve çok hızlı koşuyordu. O zamanlar içimden atıyor ya, bu dağda canavar ne gezer herhalde beni korkutmak istiyor diye düşünmüştüm. Aslında bu düşünce, sahip olduğumuz coğrafyadaki biyolojik zenginliğin bilinmemesinden kaynaklanan yanlış bir yargıydı.
Daha sonra bir gazetede, çok ender bulunan ve “Çöl Varanı” denilen bir kertenkele türünün köylüler tarafından öldürüldüğünü ve öldürülen canlının kadavrasının araştırmalarda kullanılmak üzere Harran Üniversitesinde korumaya alındığı okudum. Bu haber farkında olmadığımız bir çok canlı varlığının bu coğrafyada yaşadığının önemli kanıtlarından biriydi. Ceylanları biliyorduk, Kelaynakları da ama onları da yok olmanın eşiğine getirmiştik. İşte bu bilgi eksikliği ve sıkıntı içinde yapılan küçük çaplı koruma faaliyetleri de etkili olmuyordu. Daha sonra öncelikle yok olmanın eşiğindeki türlerin, daha sonrada bir çok nadir canlının hayatını tümden değiştirecek bir yapılanmayla karşılaştık. Adı; Doğa Derneğiydi.
Bu derneğin ismini sık sık duyar olduk ilerleyen zamanlarda, birde bölgedeki koordinatörleri Turan Çetin’i. Açıkçası doğa derneği ve bölgedeki tüm çalışanları canlılarla birlikte bölgenin de kaderine etki yaptılar bir anlamda.
Çalışmalarla birlikte tamamı olmasa da bir çok canlı varlığımızı bize tanıttılar. “Hedef Sıfır Yok Oluş: Urfanın Bozkırları” projesi derneğin yürüttüğü önemli projelerden biri. Ceylan, kelaynak,Çizgili Sırtlan, Çizgili ishakkuşu,Çöl Koşarı, Anadolu Varanı bu projeyle kaderi değişen canlılar.
İşte bu dernek şimdide Birecik’te Türkiye’nin ilk doğa parkını kuruyor. Birecik Belediyesinin paydaşlığında kurulacak olan parkın 2008 sonlarına doğru açılması öngörülmekte. Bu parkta önemli doğa alanlarında yaşayan nadir canlıların heykelleri ve o türle ilgili bilgilendirici tabelalar yer alacak. Bu çalışmayla amaçlanan parkı ziyaret edenlerin, bölgenin nadir doğal değerleri hakkında bilgilenmesini sağlamak ve nadir türlerin korunması konusunda bir ortak bilinç oluşturmak.
Birecik özel doğa alanında Türkiye’nin ilk doğa parkının kuruluş çalışmaları başlatılmış durumda. Darısı diğer özel doğa alanlarımıza diyorum ve herkesi doğa derneğine yardımcı olmaya davet ediyorum. Herkes gücünün yettiğince dilinin döndüğünce desteğini esirgemesin.
Çünkü doğa biterse her şey biter. Yaşamda…..