Remzi Mızrah
5 Ocak 2007
Dünya gündemine oturan Göbeklitepe tapınağının ortaya çıkardığı bilgiler, bu şehrin ne kadar köklü ve günümüze yansıyan yapısının ne kadar kozmopolit olduğunu kanıtlayan önemli veriler olmuştur. Tabiî ki bu köklü kültürel zenginlik yanında doğada bu şehre cömert davranmıştır. şanlıurfa Coğrafyası başta Birecik ve karacadağ alanları olmak üzere barındırdığı zengin türdeki bitki ve hayvan varlığıyla da önemlidir.
Bu biyolojik çeşitlilik “doğa turizminin geliştirilmesi için önemli bir fırsat oluşturmaktadır. Özelikle Birecik ve çevresi, Fırat nehrinin getirdiği etkiyle canlı türleri için önemli bir yaşam alanı halindedir.
Çeşitli bitki türleri özelliklede kuş türlerinin çeşitliliği ulusal ve uluslar arası kuş gözlemcilerinin Birecik’le yakından ilgilenmelerini sağlamıştır. Birecikteki kuş türlerinin en önemlileri; kelaynak, kum kekliği, yeşil arıkuşu, çöl serçesi, küçük serçe, sarı boğazlı serçe, çizgili ishakkuşu, alaca yalıçapkını, pembe göğüslü ötleğen, çöl toygarıdır. Birecik bölgesiyle birlikte, Akçakale bozkırları, Ceylanpınar ve Karacadağ Türkiye’nin önemli kuş alanlarından bazılarıdır.
Önem arz eden bu kuş varlığının yanında şanlıurfa bölgesinde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan, korunması gereken önemli hayvan ve bitki türlerinden bazıları şunlardır.
Ceylan. Anavatanı Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dır. Türkiye’de sadece şanlıurfa’nın, Ceylanpınar ilçesi ve çevresinde bulunur. Kızgın çöllerin, ağaçsız ovaların ve kumluk arazilerin hayvanıdır. Susuzluğa ve sıcağa karşı dayanıklıdır. Boyu 60–90 cm kadardır. Kontrolsüz avlanma sonucu nesli tükenme noktasına gelmiştir. 1970’li yıllarda kurulan Ceylanpınar Tarım ışletmesi bünyesinde koruma altına alınmışlardır.
Kelaynak(Geronticus Eremita)
Eski el yazma belgelerden, Kelaynakların Avrupa’da 1504 yılından itibaren yaşadıkları tespit edilmiştir. Orta Avrupa’da Alpler yöresinde yaşamakta olan bu kuş, ilk defa 1555 yılında yayınlanan “Historia Animalium” adlı eserde Corvus Sylvaticus adı altında C. Gessner tarafından tarif edilmiş ve yaşam biçimleri hakkında bazı bilgiler verilmiştir. Yörede Keçelaynak olarak adlandırılmaktadırlar. Korunmaya alınmış türlerdendir.
Çizgili ıshak Kuşu (Otus Brucei)
Çizgili ishak kuşu (Otus Brucei) Türkiye’de sadece Birecik ilçesinde ve Fırat kıyılarında yaşamını sürdürmektedir. Ortalama 20 cm boyunda olan bu kuş, birçok baykuş türü gibi sadece geceleri hareket eder.. gece avlanarak gündüzleri ise uyuyarak geçirir Birecik ilçesinde Fırat kavakları civarında yaşamını sürdürmektedir.Fırat kaplumbağası (Rafetus Euphraticus)
Sadece Fırat nehri kıyılarında yaşayan bu kaplumbağanın boyu 1 metredir. Başında küçük yumuşak bir hortum bulunur. Barajlardan dolayı kıyıların yok olması bu türün yaşam alanlarını oldukça daraltmıştır. Yaşam alanlarının daralması ve etle de beslendikleri için baraj gölü havzasında ağlara zarar vermelerinden dolayı balıkçılar tarafından öldürülmeleri sayılarını oldukça azaltmıştır.
Fırat Araptavşanı (allactaga euphratica)
Birecik Fırat Araptavşanı için oldukça önemli bir yaşam alanı. Bozkırlarda yaşayan araptavşanının gövdesinin üst kısımları grimsi kahverengi ile koyu gri arasındadır. Toprağa açtığı deliklerde yaşar. Otsu bitkiler, bitki sürgünleri ve meyvelerle beslenir.
ÇölVaranı (VaranusGriseus)
En belirgin özelliği; dilinin uzun, ince ve uçlarının çatallı olmasıdır. Yarı çöl alanlarında yaşayan oldukça nadir bir canlı türüdür. Çok iri olmasından dolayı “dev kertenkele” olarak da adlandırılır. Sırtında koyu kahverengi ya da siyah, enine şeritler bulunur. Yaşlandıkça bu şeritler kaybolur. Küçük kertenkeleler, kuşlar ve diğer sürüngenlerin (yılanlar vb.) yumurtalarıyla beslenir. Toprağı kazabilir ve ağaca tırmanabilir. Çöl varanlarının boyları 100 – 130 cm kadar olabilir.
Çizgili Sırtlan
Güney Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu’da yaygın olarak yaşadığı bilinen günümüzde ise ülkemizin birkaç yerinde az sayıda bulunan bu sırtlan türünün bulunduğu alanlardan biride Birecik ilçemizdir. Çizgili sırtlan genelde bozkırlarda, yarı çöl alanlarında, kayalıklı ve seyrek ağaçlı yamaçlarda yaşar. Çizgili sırtlanın rengi kirli açık sarıdır. Üzerinde siyaha yakın koyu renkli 6 – 10 cm eninde şeritler vardır. Ensesinden beline kadar sert ve dik kıllardan oluşan bir yelesi bulunur.
Birecik kavağı. En güzel örneklerine Birecik ve Halfeti ilçemizde rastlanan bu ağaç türünü Suriye sınırından başlayarak kuzeydeki Atatürk barajına kadar olan alanda görmek mümkündür. 10–20 metre uzunluğa kadar ulaşabilen Fırat kavağı tuza dayanıklılığı, kuraklığa uyum sağlaması ile zor koşullarda bile yetişebilen bir ağaç türüdür. Fırat kavakları için bir koruma alanı olarak belirlenen Birecik ve çevresinde bu ağaçların en yaşlılarını görmek mümkündür.
Suruç Narı(Pinuca granatum) Ağızda bıraktığı ekşimsi tadı ve kendine has kokusuyla ünlüdür. Susuzluk yüzünden ekilemediği için tükenme noktasına gelen nar türlerinden biridir..1980 yıllara kadar sadece Onbirnisan, Üçpınar, saygın ve Kara köylerinde 100 bine yakın nar ağacından bahsedilirken bugün bu sayı tüm ovada ancak 1500’ağaca ulaşmaktadır.
şelengo: Türkiye’de sadece Viranşehir ilçemizde yetişen görüntüsüyle karpuzu andıran, salatalık tadında bir meyvedir. Sadece Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında yetiştirilir. Meyve tarladan koparıldıktan kısa bir süre sonra tüketilmek zorundadır. Meyve olarak tüketildiği gibi turşu, dolma ve cacık yapımında da kullanılır.
Burada sadece bir kısmını örneklediğimiz bu bitki ve hayvan türleri, şanlıurfa bölgesinin tarihi ve kültürel zenginliğinin yanında biyolojik çeşitliliğiyle de Türkiyenin en zengin illerinden biri olduğunu kanıtlayan unsurlardır.. Doğal bozkırların hâkim olduğu bu nadir ve özel yaşam alanında, coğrafik özellikler ve iklime uyum sağlamayı başarmış birçok büyüleyici canlı yaşamaktadır. Doğanın bize verdiği bu zenginliğe karşı bizden istediği tek şey onu korumamız ve yaşatmamızdır.