Urfaspor’un Bank Asya 1. Ligi’ne Yükselme şansı; 106/1

Mersin İdman Yurdu Lig A’da!

            2008-2009 Sezonunun henüz başlamadığını biliyorum. Mersin ıdman Yurdu’nun bu sezon TFF 2. Lig’in de mücadele edeceğini de biliyorum ama iddia ediyorum; Mersin ıdman Yurdu önümüzdeki sezon  Bank Asya  1. Ligi’ne yükselecek.

            Bu filmi daha önce izledik, senaryoya da hepimiz aşinayız. Futbol özellikle 2002’den bu yana sahada değil Ankara’da oynanıyor ve ne acı ki Urfaspor ve Urfaspor gibi olanlar hep kaybediyor. Yani bizimkisi, belki de farkında bile olmadığımız zavallı bir sahipsizlik hikâyesi.

  

Bu Sezon Sıra Mersin’in.

 

 

Bu kez talih Mersin İdman Yurdu’na tebessüm ediyor. Dedim ya, senaryo aynı. Başrolde ise bu kez Kürşat Tüzmen var. Yine bir seçim dönemi öncesi. Süper Lig kariyerli yıldız futbolcular. Kulüp binasında değil, bakanın makamında, ellerinde kalem, yanlarında bakan, bakanla birlikte objektiflere sırıtıp imza atıyorlar bir takıma. Geçen sezon Eskişehirspor’du adı Antalyaspor’du, önceki sezonlar Kasımpaşa, Ankara ve ıstanbul Büyükşehir Belediyespor, daha öncesinde de Kayseri Erciyesspor. .

             Dönelim Mersin İdman Yurduna. Yeni sezonda iki bomba transfer yaptı. Laf olsun diye değil gerçekten bomba gibi transferler. Zafer Biryol ve Altan Aksoy, şaka da değil, düşte değil. Bu iki oyuncu daha geçen sezon Süper Lig’deydi. Bir önceki sezon Altan Galatasaray’ın, 2003-2004 sezonunun gol kralı Zafer Biryol ise Fenerbahçe’nin mukaveleli futbolcusuydu. Bir anda yine aynı ‘sihirli el’ düğmeye bastı ve bu iki oyuncu aynı anda Mersin’i ve bir anlamda da TFF 2′ yi tercih etti.
       

           Peki nasıl oldu da bu transferler, hem de ardı ardına bu kadar kolaylıkla gerçekleşebiliyor? Biraz nostalji zamanı.

Göz göre göre elimizden  kaçan şampiyonluk
          

         Unuttunuz değil mi, son 5 haftaya lider ve namağlup giren Urfaspor’un önce G.Antep Büyükşehir Belediyespor’a sonra da Erciyesspor’a yenilerek şampiyonluğu dramatik bir biçimde kaçırdığını. Biliyorum, unuttunuz.
2002-2003 sezonunda nefesler tutulmuş ve şampiyonun belirlenmesine sadece 5 hafta kalmıştı. Urfaspor önce Antep Belediye deplasmanına çıkacak, ardından da kendi evinde Erciyesspor’la karşılaşacaktı. Urfaspor o sezon sadece kendi grubunun değil Lig B’nin de en istim üstündeki takımıydı. Ve son 5 haftaya namağlup giren Urfaspora sırasıyla Antep’ten bir mağlubiyet ve Erciyes’ten alacağı bir beraberlik şampiyonluk için yetiyordu.

        Fakat olmadı ve biz iki maçta da yenildik! Antep’e 1-0 yenildik, Erciyes’e 4-0. Erciyes maçının ilk yarısı tam berabere biterken, 45. dakika da kimsenin anlamadığı bir kırmızı kartla 10 kişi bırakıldık ve başımıza gelenleri anlamaya başladığımızda tabelada ki skor 4-0’ı gösteriyordu. Peki gerçekten Erciyesspor Urfaspor’dan bu kadar üstün bir kadroya sahipmiydi?

 

      Aynı sezonun ilk yarısında Kayseri de iki takım arasında oynanan maç belki bize bir fikir verebilir.

     Erciyesspor: 0 Urfaspor : 4.

      Üstelik daha sonra Erciyes iki sezon daha şampiyon oldu. Üstelik Lig A’da.. Nasıl mı? Erciyes bizi şampiyonluktan ettiği sezonun sonrasında Lig A’da da şampiyon oldu ve Süper Lig’e yükseldi. Fakat yönetiminin aldığı kararla tüzüğü değiştirildi ve Erciyes Kayserispor’a devredildi. Lig A’da kalan Kayserispor ise aynı yöntemle Erciyesspor oldu. Erciyesspor Lig A’da bir kez daha şampiyon oldu ve Kayseri şehri böylelikle Süper Ligde 2 takımla temsil edilmeye başlandı. Bizse Urfaspor’a yapılanın, bize nelere patladığının farkında bile değildik oysa.

Urfaspor’a yapılan geçen sezon da Bolu’ya yapıldı.

              Bu sezon ise bize yapılanın bir benzeri Boluspor’a yapıldı ve Boluspor’un Süper Lig’e yükselmesi aşikar bir biçimde engellendi. 
       

 

Boluspor’un şanssızlığı ise finaldeki rakibinin Eskişehirspor olmasıydı. Yani Bakan Unakıtan’ın 22 Temmuz seçimlerinde bu şehirden aday gösterilip, ‘Eskişehirspor’u Süper Lige çıkartacağız’ diye söz vermesiydi. Artık kaç kişiydiler, nasıl bir futbol anlayışına sahiptiler bunu anlayabilmek açıkçası imkansız! Fakat sonuç olarak, bakan sözünü tuttu, Bolu ise evinin yolunu tuttu.

              2002’den bu yana Süper Lig’e Yükselenler:

             2002-2003 Sezonu; Konyaspor, Rizespor, A.Sebatspor
             2003-2004 Sezonu; Sakaryaspor, Kayserispor, Ankara B. şehir Bld. Spor
             2004-2005 Sezonu: Sivasspor, Kayseri Erciyesspor, Manisaspor
             2005-2006 Sezonu; Bursaspor,Sakaryaspor,Antalyaspor
             2006-2007 Sezonu; Kasımpaşa,ıstanbul B.şehir Bld. Spor,G.Birliği Oftaş
             2007-2008 Sezonu; Antalyaspor, Eskişehirspor, Kocaelispor

             Koyu renkle yazdığım takımlara dikkat edin. Bunların tamamı tesadüf olabilir mi?

             2002’den Bu Yana TFF 1’e Yükselen Bazı Takımlar..

             2002-2003 Sezonu; Erciyesspor
             2004-2005 Sezonu; G.Antep B.şehir Bld. Spor
             2005-2006 Sezonu; Kasımpaşa (Ayrıca Eskişehirspor’da Bu sezon TFF 1’e Yükseldi)

              Şaka gibi değil mi?

             Siyaset kara ellerini futboldan muhakkak çekmeli..

            Rizeli bir Başbakan, Kayserili bir Dışişleri Bakanı, Eski Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Abdüllatif şener’in Sıvas’ı, Bülen Arınç’ın Manisa’sı. Yani AKP’nin yoncasının 4 yaprağı.

           Görüldüğü üzere siyaset maalesef kirli ellerini futbola da uzattı ve bu anlayışla daha uzun bir süre ellerini yeşil sahalardan çekeceğe benzemiyor

           Ayrıca dikkat ederseniz genel olarak adı anılan şehirler, hep büyük şehirler. Mersin Büyük şehir Belediyesi CHP’nin, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi DSP’nin elinde. Deniz Baykal Antalyalı ve her an kaptırdığı kalesini geri alabilecek güce sahip.. Ayrıca Mehmet Ali şahin yine 22 Temmuzda Antalya’da liste başındaydı, tıpkı Unakıtan’ın Eskişehir’den liste başı olduğu gibi vs. 

 

      İşin en vahim noktası ise Mehmet Ali şahin, hem de Spordan Sorumlu Devlet Bakanıyken, Kayseri Erciyesspor’dan Antalyaspor’a transfer olan Cenk İşler’e Antalyaspor Kulübünde imza attırıp, objektiflere gülücük dağıtmasıydı.şaka değil bunu yapan bu ülkenin Spordan Sorumlu Devlet Bakanıydı, o yüzden bu ülkede sporun ne halde olduğunu varın siz düşünün.

           Ve belki de işin daha vahim noktası, bunlar sadece sayabildiklerimiz veya farkına varabildiklerimiz.

            Aslında önemli olan tek tek şehirlerin ismi de değil . Bugün Boluspor olur, yarın Malatyaspor. Önemli olan hükümetin elini yeşil sahalardan bir an evvel çekmesi, hem de tez elden. Hem futbolumuz için, hem de futbolseverler için.

Urfaspor’un Bu Sezon Bank Asya 1. Ligi’ne Yükselme şansı 100/1 bile Değil..

           Siyasetin bu kadar pervasızca futbolun içine daldığı bir ortamda, Urfaspor’dan da, bakir umutlara sahip gencecik futbolcularımızdan da, yönetimimizden de bir başarı beklemek doğru olmaz. Ama sakın endişelenmeyin hiç, eğer birileri isterse, gördüğünüz gibi bizde bir üst kategoriye çıkabiliriz. Ya da yine birileri isterse günün birinde, bir de bakmışız ki Hatayspor gibi, Maraşspor gibi 3. Ligdeyiz. Ortam böyle olunca da;

        Mersin ıdman Yurdu belki klasman grubunda Urfaspor’un rakibi olmayacak ama olası bir Play-Off’a yükselmemiz durumunda karşımıza çıkacak ilk rakip olacak.

           Bu sezon TFF 2. Ligde toplam 54 takım mücadele edecek ve Bank Asya 1. Ligi’ne  3 takım yükselebilecek. Bu üç takımdan birinin kesin Mersin ıdman Yurdu olduğunu düşünürsek (çünkü hükümet böyle istiyor), geriye sadece iki bilet kalıyor bir üst kategoriye.

           Bu kompozisyon içinde de, matematiksel olarak Urfaspor’un şansı 106/1. Yani yüzde 1 dahi değil. Üstelik siyasetin başka takımlara göz kırpıp kırpmadığını tam manasıyla bilme şansımızda yok.

           O yüzden hiç kimse ne yapılan transferlere, ne gelen yeni-eski hocaya sevinsin, ne de iç transferde kalmasını umduğu futbolcunun elde tutulamadığına, forvete yeterli transfer yapılamamasına üzülsün. Sadece beklesin, belki günün birinde ‘Ceylanları’ da sahiplenen olur.