K. Eren Akalın
21 Kasım 2008
Öyle bir maç izledik ki Pazar günü, inanın ne söyleyeceğimizi, olaya nasıl bakacağımızı bir türlü kestiremiyoruz. Yorumlar muhtelif ama Urfaspor’un çok ağır bir hasar aldığını yadsımak mümkün değil.
Urfaspor çok ciddi bir yara almıştır ancak Belediyespor’un bileğinin hakkıyla bu maçı hak ettiği tartışmasızdır. Sahada oynanmadan hiçbir maç kazanılamaz. Üstelik bu galibiyetin bir tesadüf olduğunu söyleyebilmekte mümkün değildir, çünkü Belediyespor çok daha mütevazi bir takım olmasına rağmen, bu sezon ve özellikle iç sahada oynadığı maçlarda Urfaspor’dan daha iyi top oynuyordu. Bu yüzden netice bana göre çokta sürpriz değil.
90 dakika boyunca bırakın bir gol pozisyonunu, Urfaspor’un kaleyi bulan tek bir şutu dahi yok. Kaleyi bulan ilk şut 90+2’de Savaştan geldi ve maç sona erdiğinde bu şut Urfaspor adına kaleyi bulan tek şuttu.
Üstelik Urfaspor’un bütçesi veya oyuncularının aldıkları ücretler Belediyeninkilerden çok öte. Yani burada eleştirilmesi gereken husus, ya Urfaspor’lu futbolcuların aldıkları parayı hak etmedikleridir, ya da Belediyeli futbolculara ödenen paralar , performanslara bakılırsa yapılan bir haksızlıktır. Yoksa salt bu mağlubiyetten dolayı Belediyespor oyuncularını suçlamak, tüm camiayı yanıltır.
Kaldı ki Fair Play, yani Türkçesiyle ‘Adil Oyun’ için Belediye’nin galibiyeti çok tabiidir. Adil oyuna bağlı kalındığı sürece, hiç kimsenin buna bir itirazda bulunabilmesi mümkün değildir. Ancak kazın birde diğer ayağı vardır.
Belediyespor’un Fair Play karnesina bakmak için birazcık hafızamızı yoklayalım dilerseniz.
2007-2008 Sezonu, yani daha geçen sezon. Kademe maçları bitmiş, 2. hafta klasman maçları oynanıyor. Maç yine Urfa’lı iki takımın maçı. Urfaspor Fortis Türkiye Kupasında aldığı sonuçlarla / moralle grubun en önemli favorisi durumunda. Belediye iyi başlıyor maça, golü de buluyor, maçın geri kalanını da kendi yarı sahsında kabulleniyor.
Urfaspor ise ağırlığını hissettiriyor ilerleyen dakikalarda, Belediye gömüldükçe gömülüyor kendi yarı sahasına. İkinci yarının ortalarına doğru penaltıyla beraberliği yakalıyor Urfaspor ve bu moralle daha çok zorluyor Belediye’yi. Derken defansın arkasına atılan topla, kaleciyle karşı karşıya kalınıyor, gol olacak sanıyor herkes….
1996 Avrupa Şampiyonasında Hırvat Golcüyü gole giderken düşürmediği için Milli Futbolcumuz Alpay Özalan Fair Play’le ödüllendirilmişti anımsarsanız. Sizce bizim maçtan Fair Play çıktı mı? Hayır. Çünkü Yasin Keleş kaleciyle karşı karşıya kalan oyuncumuzu çekti, düşürdü ve başka golde olmadı maçta, maç 1-1 sona erdi. Peki bu Yasin’e, Fair Play ‘Abidesi’ Belediyespor tarafından bir ceza verildi mi ? Hayır. İşte size Belediye’nin Fair Play’a bir tür yaklaşımı. Elbette kimse kimseye durduk yere maç vermesin ancak, kimse de kimsenin emeğini çalmasın. Bu derbi bir Fenerbahçe- Galatasaray derbisi değildir hele Urfaspor, Belediyespor’un düşmanı hiç değildir. Tüm bunlarında Belediyeli futbolculara anlatılması gerekir.
Netice olarak, Samsunlu Yasin umurunda dahi olmadan sahayı terk etti o maçta, olansa zavallı Urfaspor’lu taraftarlara oldu, Urfaspora oldu. Peki bu davranışta bulunana Yasin Kardeşim nerede şimdi? Bu yaptığından dolayı nereye yolladılar çocuğu ? Merak etmeyin, Yasini’ hiçbir yere yollamadılar, hala Belediyespor’da , Belediyespor’un formasını terletiyor.
Ayrıca Urfaspor’un Basın Sözcüsü Ömer Kapaklı’nın yaptığı açıklama doğruysa, ki ben aksine ihtimal vermiyorum, üzerinde ısrarla durulması gereken bir husustur. Urfasporlu yöneticilere fazla asılmayacağız demek Fair Play ruhunun neresine sığar? Bu sözü sen sarfedersen, Urfaspor tarafından maça asılmayacağınızın düşünülmesi ve böyle bir beklenti içerisine girilmesi tabii değil midir? Ya da bu açıklamaların sebebi futbolcuların konsantrasyonuna mani olabilmek midir? Birde ortada dolanan bu maçın iddaa programına alınmama hususuna değineyim.Evet bu maç İddaa programında değildi ancak internetten rahatlıkla oynanabilen yurtdışındaki bahis sitelerinde, Belediyespor’un ganyanı 4.50’den başlıyordu. Üstelik bu bahis sitelerinde bildiğiniz gibi tek maça oynayabilmek mümkün.
Ha birde şu geçen sezon ki Adıyaman-Kahramanmaraş işi var ama, oturupta uzun uzadıya olayları yazmayacağım, zaten tüm kamuoyu bu konuda malumat sahibi.
Gelelim Son Pazar’ın nelere mal olacağına. Bence ;
1) Urfaspor bugün Diski’ye yenilir ama inşallah 4 yemez.
2) Motivasyonun ve moralin sıfırın çok altına indiğini düşünüyorum, takım devre arasına kadar kendini toparlayamaz ve Play Off’a çıkamaz.
3) İzleyiciler zaten stadı doldurmuyordu, bu haftadan sonra ilgi daha azalır.
4) Belediyespor bugün kesinlikle puan kaybeder, zira Pazar günkü üst düzey motivasyonun bedelini ödeyeceklerdir .
5) İnşallah tamamında yanılırım.
Yani bu mağlubiyet ya da Belediyespor’un zaferi sadece bir başlangıçtır, faturası ileride Urfaspor için daha da ağırlaşacaktır.
Ve son olarak size istatistiki bir bilgi; Urfaspor sadece 2006-2007 sezonunda Belediyespor’u oynadığı tüm maçlarda yenmiş ve sadece bu sezonda Play Off ‘ ta oynayabilme hakkını kazanmış.
Ne diyelim, umalım ki bu sene şeytanın bacağı kırılsın.