Mehmet Göncü
5 Mayıs 2014
Kıymetli
okuyucularım, bildiğiniz gibi yurdumuz TURKİYE tabiat ve kültür varlıkları
itibarı ile dünyanın en zengin bölgesindedir.
Çeşitli
kültürlerin harman olduğu böyle güzel bir ülke haklı olarak turizm faaliyeti
itibarı ile de ön sıralardadır.
Türkiye’nin geçen yılki turizm geliri 32.3 milyar dolar (71.3 milyar
lira) olarak açıklandı.
Dünyamızda
yılda 1 trilyon dolarlık turizm faaliyeti olmaktadır.
İşte
bu önemli parasal pastadan iyi bir pay almak için son yıllarda ülkemiz
yöneticileri çok boyutlu olarak gerçekten önemli işler başardılar.
Bu
manada ilimiz Şanlıurfa’da da seçilmiş ve atanmış olan yöneticilerimizle
birlikte ticari meslek erbabımızın da çok anlamlı ve faydalı çalışmaları var.
Bu uğraşta emeği geçen herkesi yürekten kutluyorum.
Örneğin
duble yollar tarihi mekanların restorasyonu, Millet Hanı’nın otele
dönüştürülmesi, Göbeklitepe ören yeri projesi, Haleplibahçe mozaiklerinin
ortaya çıkarılışı, 5 yıldızlı otellerin inşası, eski Urfa evlerinin konuk
ağırlama mekânları olarak dizayn edilmesi, tarihi çarşıların, hanların,
ibadethanelerin, Belediyelerimiz, Vakıflar Bölge Müdürlüğümüz ve daha isimlerini sayamadığımız bir çok özel
ve tüzel kuruluşlarımız tarafından onarılması gibi bir çok güzel ve faydalı
faaliyetleri sayabiliriz.
Geçen
gün Abide’den Balıklıgöl’e kadar
yürüdüm. Bu bahar gününde cadde ve
sokaklar pırıl pırıl, tertemiz. Refüjler rengarenk çiçeklerle bezenmiş,
yerlerde bir tek çöp bile yok. Görevli temizlik işçileri durmadan çalışıyorlar.
Dikkat
ettim; çarşılar, kaldırımlar, yerli-yabancı, turistten geçilmiyor. Balıklıgöl
parkı ve külliyesi tıklım tıklım insan dolu. Tabir caizse iğne atsan yere
düşmeyecek kadar bir yoğunluk var. Çok kimse yerlere oturmuş vaziyetteler.
Ancak
bu sevincim gördüğüm bazı olumsuzluklar nedeni ile yarıda kaldı. Dilenciler
adım başı insanı aciz ediyor. Bazı esnaf
sattığı eşyaların fiyatlarını etiketlemişken, bazılarında ise hiç etiket yok.
Kaldırım işgalleri almış başını gitmiş.
Bana
göre artık Emniyet Teşkilatına ait Turizm polisinin yanı sıra “Büyükşehir
Belediyesi Turizm Zabıtası” da kurulmalıdır.
Umarım
ki bahsettiğim bu aksaklıkların üzerine gidilir, çok boyutlu denetimler yapılır.
Bizler
Urfa’da yaşayanlar olarak gördüklerimizi yazıyor, bir kentli olarak vazifemizi
yapmaya çalışıyoruz. Ancak bu yolda laf
etmek değil, adım atmak lazım. Yürümedikten sonra lafın manası kalmaz. Bazı turistlerle konuştum. İlimizde
konaklamayla ilgili ciddi sıkıntılar var. Yer bulamadıkları için gece
Gaziantep’te konaklayıp, gündüz Şanlıurfa’ya gelenler söz konusu. Bu durum
turist sayısı arttıkça daha da belirgin
hale gelecek.. Her şeye rağmen ben konuya çok olumlu bakıyorum. İnşallah
ilimizin tüm sorunları ortak akılla çözülür.
Dürüst
ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride kahırda önde olan engin gönüllü dostlarınızın çok
olması dileğiyle kalın sağlıcakla..