K. Eren Akalın
21 Kasım 2008
Urfaspor’un Pazar günü Gaski Spor karşısında aldığı netice, en çarpıcı olarak belki de ancak bu şekilde dillendirilebilir ‘Şuski Spor :3 G.Antepspor :1’ . Gaski Spor komşumuz Gaziantep’in, G.Antepspor, G.Antep Büyük Şehir Belediye Spor’la birlikte profesyonel futbol liglerindeki 3 takımından biri ve aynı zamanda en alt seviyede mücadele eden ekibi. Urfaspor ise bizim en önemli takımımız ve biliyorsunuz Şuski Spor diye bir takımımız da yok.İşte Gaski Spor’un Urfaspor’a geçen hafta yaptığı “olmayan” Şuski Spor’un G.Antepspor’u yenmesiyle eşdeğer. Hatta buradan yola çıkarsak Urfa ve Antep mukayesesinde bir veri de elde etmiş olabiliriz!
Geçen sezon yaşadığımız gol kısırlığını bu sezon aştık ve grubumuzun en fazla gol sevinci yaşayan taraftarlarıyız. Ancak, yediğimiz goller geçen sezonumuzu mumla aratıyor. İki kalecimiz Vedat ve Oğuz’a ödenen yaklaşık 500 bin YTL’ye rağmen, ki bu yaklaşık olarak Ş.Urfa Belediyespor’un tüm bütçesine tekabül ediyor, defansımızdaki zaaflardan olsa gerek hemen hiçbir maçı gol yemeden geçemiyoruz.
Artık bunları konuşmanın sırası değil. Bu tablodan hepimiz tek tek sorumluyuz. Bu saatten sonra yapılacak bir şey olmadığına göre, önümüzdeki ‘belki de’ sezonun en önemli mücadelesi olacak olan İskenderun Demir Çelik Spor mücadelesine odaklanmalıyız. Taraftarlar olarak 11 Nisan’ı tıklım tıklım doldurmakla mükellefiz, zira alacağımız bir galibiyet bizi puan cetvelinde İskenderun Demir Çelik Spor’un üstüne çıkartacak ve kalan 9 maç öncesi fikstür avantajını da düşünürsek grubun en iddialı talkımı haline getirecek.
Peki yönetimin üstüne düşen bir şey var mı? Bence kesinlikle var, kale arkaları hiçbir maçta zaten dolmuyor. Bu maçın gelirinden ziyade, taraftar desteği çok daha önemli, dolayısıyla da en azından kale arkaları ücretsiz yapılırsa ve taraftar gruplarımız sadece kendileri bağırarak değil tüm taraftarları organize ederlerse, bu motivasyonla biz bu maçtan üç puanla ayrılabiliriz. Uzun lafın kısası, bu hafta sonu hepimize kesinlikle çok iş düşecek.