Halit Güllüoğlu
21 Mayıs 2009
Değerli meslektaşımız Av.Halil Akyüz dün Hakkın Rahmetine kavuştu. Artık aramızda yok. Baronun o “babacan saygın ve sevgili ağabeyi” ni kaybettik. Yılların deneyimlerini hep insanların barışına adamıştır. Gerek Mahkemede ve gerekse Aşiretler arasındaki kavgalarda hep Halil Bey vardı.
Meleğiyle ilgili olarak Avukatlık ücreti konusunda birileriyle tartıştığına rastlamadık. Çünkü ömrünü, menfaat beklemeden insanların barış içinde yaşamalarına hasretti. Soğuk kanlı hoş görülü birisiydi. Girdiği her davada tarafların anlaşmalarını sağlamaya çalışırdı. Çoğunlukla başarılı olduğuna söylemeliyiz…
Duruşmalara genelde geç gelmesi alışkanlığıydı. Ancak ne Avukat arkadaşları ve ne de Mahkemeler asla yadırgamazlardı bu durumu. Onun için bir eksiğidir demezdik. Bunu Hakimler de bildiğinden esprilerle geçiştirilirdi.
Çeşitli hastalıklardan şikayetçi olmasına rağmen asla alenen yakınmazdı.İman ve inanç sahibi birisiydi. Nur içinde yatsın. Son zamanlarda dahi biz yakın arkadaşları olarak moral bozukluğunu sorduğumuzda sıkıntılarını ölçülü yansıtırdı. Bazı ailevi miras meselelerindeki olumsuzluklar son şikayetleriydi. Biz tabiidir ki işin iç yüzünü öğrenmek ya da ilgilenmek durumunda değildik. Sadece Akyüz ailesi için barış temennisinde bulunurduk.
Bakın insanoğluna pişmanlık fayda sağlamaz. Gençler hiç olmazsa iyi örneklerle yaşasınlar. Ölümün her zaman yanı başımızda yakınlarımızı götürdüğünü görmek buna yetmez mi?.Sadece keşke bütün bunlar olmasaydı da Halil Akyüz huzur içinde ölmüş olsaydı demek geliyor içimizden..Hastalanıp komada geçirdiği on günden sonra aramızdan ayrılışının acısı unutulmaz acı hatıra olarak yaşayacaktır.
Hiç kimsenin halkın veya meslektaşı Avukatların Halil Akyüzden şikayetçiyim dediğine rastlamadık. Soğuk kanlı güler yüzlü hoş görülü tavrıyla Baro Salonumuzdaki sevimli şakalarıyla yeri doldurulmaz bir değerdi.
Başta Halil Akyüz kardeşimize Allahtan rahmet dileriz. Aile efradının ve Şanlıurfa Baromuzun başımız sağolsun