Sabri Dişli
6 Şubat 2008
Devlet engelli vatandaşına araç alırken vergi istisnası getirmiş…
Engelli vatandaşın hakkını suiistimal edenler bir yolunu bulup, engelli veya engelli velisi olmadıkları halde, yakınlarının, tanıdıklarının adına engelli araç alıp, Plakadaki “Özürlü Amblemi”nin üzerini kamufle ederek; şehir içinde cirit atıyorlar…
Dur diyen Yok!
Efendim bu konu nereden dikkatimi celp etti…
Bendeniz engelliyim… Geçenlerde satılık bir araca baktım; Pazarlamacı arkadaş beni uyardı… ““Neden “H”ehliyet almıyorsun? Gelir vergisi yok bondrol””
Ehliyetim (B) normal araç kullanıyorum.
Muhtemelen (H) ehliyet alarak vergiden muaf araç alabilirim…
Ama bir türlü içime sindiremiyorum…
Sanki başka özürlünün hakkını gasp etmiş gibi geliyor.
Ama eli -kolu sağlam, gözü sağlam olan… Beyni de(!) Tabi…
Hatta devlet dairelerinde büyük koltuklarda görev ifa eden turp gibi… Sağlam turplar… ki, bu “turp”ların bazıları makamlarına güveniyor sanırım.
Özürlü plakalı araca binmekte bir beis görmüyorlar…
Hadi onlar bu durumu içine sindirmişler…
Trafik denetiminden nasıl geçiyorlar anlamış değilim.
Hani diyorum… Amerikan filmlerinde izlediğimiz suçlulara verilen ceza türleri vardır… Suçluya; “Git bir kamu kurumunda temizlik yap!” veya “5 kitap oku” “psikiyatr tedavisi gör” cezası gibi…
Urfa da özürlü araç hak etmediği halde cürüm halinde yakalananları en az iki ay tekerlekli sandalyeye mahkûm edeceksin ki; engellinin halinden anlasın.
Yada araçtan indirip birinin kıçını kıracaksın ki gerçekten engelli olmanın ne demek olduğunu bilsin…
Lakin bütün bunların uygulaması ütopya…
Önce turpların yakalanması lazım ki, yürürlükte olan yasal ceza uygulansın.
*
Ne zaman havai fişek, çatapat görsem!
Ne zaman; gökyüzünü aydınlatan rengârenk havai fişekleri görsem?
Ne zaman; Bayramlar da çocukların elinde patlayan mantar, çatapat, maytap, görsem…
Ne zaman; futbol maçlarında atılan renkli duman saçan fişekleri görsem…
Davutpaşa’da ölen 23 kişiyi hatırlayacağım… Bir de serin konuşan Belediye Başkanı ile mitralyöz gibi konuşan Vali’yi…
Eğlence ve tören dünyasının vazgeçilmezi gökkuşağı rengindeki ışık saçakları artık gözümde hep kırmızı yanacak
Kan kırmızısı…
*
Urfa para basıyor
Bir de derler ki Urfa da sanayi gelişmemiş…
Gelişmiş kardeşim para basıyoruz para…
Kalpazanımız bile enteresan…. Sahte 1lira basıp 50 kuruşa satıyorlarmış..
Bu sanayi değil de nedir?
Değer mi kalpazan efendi(!)