Sabri Dişli
26 Haziran 2007
Seni avlamazlar, avlayamazlar artık…
Artık seni; anandan babandan yardan ayrı koymazlar, Ceylan…
Beyaz keklik uç artık, tavuk gibi yerlerde gezinme…
Mezopatamya çakalı… Kertenkelelerin kralı; Varanus griseus …göster artık yüzün, saklanma.
Dağlarından kopup parça parça gelen… Sütun sütun yükselen kilise, havra, camii, mezar taşları, Urfa evlerinin ham madde Nehit* fabrikaları olan; Bazda mağaraları… Bin yıllarca çobanlara sığınaklık yapmış… Mağaralar… şuayp şehri… Hanal bahrur…
Maryu”, “Ben Keşiş şim’un”, “Ben Demet(ri)ono” yazıtlarını bırakan, keşişler… Kasr-ül Benat sana da da muştular olsun…
Ay, güneş ve dünyanın, uydu çocukları; soğmatardaki pagan anıtları…
Ey! Hazreti Musa… Yedi yıl çobanlık yaptığın dağlar da kalan izlerin artık silinmeyecek…
Eşsiz benzersiz kentin çiçeği, özgürce polenlerini dağına sal artık… Sal ki; dağların da dalların özgürce büyüsün, 139 yıl sonra görünen yüzün hep açsın “peygamber çiçeği.”
Hepinize ama hepinize muştular olsun…
Yaşam anılarının ören yerleri, yaban hayatın canlıları, yaşanmışlar, yaşananlar ve yaşanacaklar
Tektek dağları “milli park” olarak ilan edildi.
Bakanlar Kurulu Kararını Cumhurbaşkanı onaylamasıyla 30.04.2007 tarihli Resmi gazetede yayınlandı…
Muştum; Tektek dağlarında yaşayan canlı ve tarihi mekânlaradır.
Hamasetliğimi, sevincime verin.
Elbette Milli park olma yolunda meşalesini sürekli yandıran şanlıurfa Vakfına ve Genel başkan Mehmet Karakuş’a… Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. ıbrahim Dağdeviren’e…
Hizmet gazetesi Genel yayın müdürü “Tektek dağları yerleşime açılıyor” haberi ile yerleşimi durduran ve park yapım aşamasındaki gelişmeleri yeniden alevlendiren, Ebru Akalın’a (Okutan’a)…
ıktidar temsilcisi olarak gelişmelere duyarsız kalmayan, Mahmut Kaplan’a…
Tektek dağlarının Milli park olması ve yerleşime açılmaması konusunu defalarca meclise taşıyan Vedat Melik’e…
Emeği geçen herkese, ama herkese bir Urfa’lı olarak minnet borcumu bildirmek isterim…