İbrahim Halil Okuyan
25 Ekim 2015
“Önünüze bir dünya haritası alıp bakın.
Şu an
çatışmaların olduğu bölge; Müslümanların yaşadığı coğrafyadır.
Libya’dan
Pakistan’a kadar her yerde; Yoksulluk var, Gerilik var, Cehalet var, Kan var,
Acılar var, Yıkım var, Krallar var. Şeyhler var, diktatörler var…
Ayaklarının
altında petrol denizi var.
Bir de bakın Batı dünyasına. Zenginlik var, en iyi
eğitim var, barış var, huzur var.
Savaşların yerini işbirliği almış. Çünkü
“EĞİTİLMİŞ HALK” var.
Eğitilmiş halkın seçtiği “SİVİL YÖNETİCİLER” var…
Ayaklarının altında ise “KURU TOPRAK” var.
***
Peki, zengin ve mutlu olması
gereken İslam dünyası neden böyle?
Sebep Din mi?
Olamaz…
Çünkü ayni dini kabul
etmiş eski devletler; o zamanlar dünya medeniyetine önderlik edebiliyorlardı.
Öyleyse
sakatlık başka yerde.
Sakat nokta bulunmadan; bu derde çare de bulunamaz.
Elimizde Osmanlı Devleti örneği var.
15.Yüzyıl’da yeni bir çağ açarak dünya
tarihine yön veriyor.
Avrupa’da çok ileri de.
Sonrasında işler değişiyor,
Avrupa ileri giderken Osmanlılar çöküşe geçiyor.
Yıl 1548 Başta Muhteşem
Süleyman (Kanuni Sultan Süleyman) var. Avrupa’yı korkutmuş ama kendi devleti
için için kaynıyor. İstanbul’da bile insanlar huzursuz.
Muhteşem Süleyman
topluyor âlimlerini soruyor:
-“Efendiler, bu kargaşanın sebebi nedir?”
Huzurdaki Mollalar, Kadılar, Vezirler ve Vezir-i-Azam bir cevap buluyorlar.
–
“Hünkârımız, Bu sıkıntının sebebi, Medreselerde (o zaman ki üniversiteler)
okutulan tıp, matematik, coğrafya gibi akılcı ilimlerdir. Bunları kaldırıp
yerine din dersleri korsak; Millet yaramazlıktan vazgeçer.”
Bu kararla
okullarımızdan akıl kovuluyor. Bilimsel araştırmalar sona erdiriliyor. Bunun
yerine fıkıh, hadis, kelam gibi Kuran dersleri konuluyor.
Ayni sıralar da;
Avrupa’da ki Kiliseler de konuşulan şu idi: “Bu Türkler bize Allah’ın yolladığı
ceza kırbacıdır. Peki, bunları nasıl alt edebiliriz?”
Papazlar oturup
düşündüler. Tarihlerini incelediler. Gördüler ki, Müslümanları kendilerine
üstün kılan güç Din değil, Akıldır.
– “Türklere karşı aklımızı kullanalım” dediler.
Ve böylece akıl ürünü olan bilimi devreye soktular. Türklerin attığı tıbbı,
fenni, coğrafyayı kaptılar.
Böylece bizler kuyuya doğru, Avrupa uzaya doğru yol
aldı.
***
Geldik bu güne, Bu günde Batı dünyası Aklını kullanıyor.
İslam
dünyası da çareyi Dine sarılarak kurtulacağını sanıyor.
Bölgede ki Krallar,
Şeyhler, Diktatörler de ‘DİN ELDEN GİDİYOR!..’ diyerek halk kitlelerini bu
yoldan uyutuyor.
Eğitilmemiş dinle uyutulmuş kitleleri yönetmek de kolay ya.
Cahil toplumlar üretemezler.
Bu yüzden yoksulluk kol geziyor. Yoksulluk
kavganın sebebidir.
Batı dünyası yoksulluğu ve cehaleti kullanarak İslam
dünyasını kırıp geçiriyor.
Bu işte ne İsa Mesih’in suçu var ne Muhammed’in
eksikliği.
Peki, kurtuluş nerede?
Akıl ve Bilimde…”
Saygılarımla…
İbrahim Halil Okuyan
(İnşaat Yüksek Mühendisi)
24.Ekim.2015 Şanlıurfa