Sevgili okuyucularım, bildiğiniz gibi, yüce Allah (cc) hiçbir canlı ve cansızı boşuna yaratmamıştır.

İşte karasinek ve köpek balıkları da, adına dünya dediğimiz bu gezegeni pis kokmaktan kurtaran bazı canlılardan sadece ikisidir. Gerçi bu iki canlının başka görevleri de vardır ama bir asli görevleri olan pis kokuşmayı nasıl önlediklerine önce bir bakalım.

Karasinekler; yeryüzündeki karalarda meydana gelen organik atıkların ve leşlerin bakteriler tarafından fermente edilmesi sonucunda kokmaya başlayan nesnelerin üzerine konarak, pis kokuyu (absorbe) yani emerek yok etmeye çalışırlar. Bu arada da yaradılışının mucizevi gereği olarak da pis kokan nesneden beslenirler.

Köpek balıkları ise, denizlerin ve akarsuların her derinlik mesafelerine göre tür olarak çeşitlilik arz ederek yaşarlar ve sürekli hareket etmek zorundadırlar. Çünkü bu balıkların solungaç sistemleri sudaki oksijeni elimine edebilmeleri, yani alabilmeleri için mutlaka hareket halinde olmaları gerekiyor. İşte bu hareket esnasında okyanus ve denizlerde ölmüş ve dolayısı ile kokuşmuş tüm canlıları beslenmek amacı ile yiyerek yok ederler.

Kıymetli okuyucularım, bakınız yüce mevlamız bir mahlûkuna zarar ve zehir olan bir besini bir başka mahlûkuna gıda olarak nasip etmiş.

Örneğin; bizim için kokmuş bir et veya leş; akbabalar, sırtlanlar ve leş yiyicilere en leziz gıdadır.

Bu durum yüce yaratıcının noksan sıfatlardan münezzeh kemal sıfatlarla da muttasıl olduğunun en büyük delili ve mucizevî işaretidir.

Bir düşünürün dediği gibi; 

“Okuduk kainat kitabını.Tanıdık, evrenin ulu mimarını” 

Yazımın konu başlığına dönersek, demem o ki, üzerinde yaşadığımız gezegenimiz kendini her zaman ve her koşulda korur ve yeniler. Yeter ki biz insanoğlu bu hassas dengeleri bozmayalım.

Eğer çok boyutlu olarak tabiat anaya müdahale edersek, onun da bizi cezalandıracağını aklımızdan hiç çıkarmayalım.

İlimiz Urfa’ya gelince, gerçekten cadde ve sokaklarımız tertemiz. Bu nedenle karasineğe pek fazla ihtiyaç duyulmuyor.

Yalnız az da olsa bazı binaların bahçelerine çöp atıldığını görüyor ve çok üzülüyorum. Bu bir sorumsuzluktur.

Zira; temizlik ve kurallara uyma kentte yaşamanın, uygar ve medeni bireyler olmanın gerçek bir ölçüsüdür.

Özetle; eğer karasinek istemiyorsak, yaşamın her boyutunda ve her zaman temiz olmak zorundayız.

Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileğiyle kalın sağlıcakla.