Mehmet Göncü
31 Aralık 2008
Geçen Cumartesi günü yani 27 Aralık 2008 tarihinde ilimizdeki görevinin sona ermesi nedeni ile Emniyet Müdürümüz Sayın Kutlay Çelik beyefendiyi yolcu etmek için Polisevi’ne gitmiştim.
Gördüğüm manzara karşısında gerçekten çok şaşırdım. Kutlay beyin çok sevildiğini biliyordum. Biliyordum bilmesine ama bu kadar çok sevildiğini gerçekten bilmiyordum. O gün Polis evi bahçesi ve civar yollar, Kutlay beyi yolcu etmeye gelenlerle doluydu. Her konumda ve her sosyal statüde insanlar; yaşlı, kadın, çocuk, genç, esnaf, bürokrat, akademisyenler, ilimizde görev yapan tüm kurum ve kuruluşların hemen hemen tüm mensupları, tinercilikten kurtararak rehabilite ettiği çocuklar, Polis eş ve çocukları, Emniyet mensubu ve emeklileri, basın mensupları, sporcular, muhtarlar, dernek mensupları, sivil toplum kuruluşu yöneticileri ve daha sayamadığım kadar tüm dostları, binlerle ifade edilebilecek sayıda ve çoklukta idiler.
Bir an düşündüm. Bir tatil gününün erken saatlerinde bu kadar insanı gönül rızası ile kim bir araya getirebilirdi ve nasıl bu kadar adam bir araya gelmişti? Bu olsa olsa sevgiydi ve sevilmeye layık olmaktı, gerçek dostların vefasıydı.
Gerçekten Kutlay bey ilimizde görev yaptığı sekiz yıl süresince devlet hizmetinin, millet için var olduğunu her hareketiyle ispat etmiş bir yöneticiydi. Bunun için halk kendisini yürekten sevmişti. Engin gönüllü ve tevazu sahibi bir kimseydi ama aynı zamanda bir kamu görevlisinin vakur ve samimi bir duruşunu da her zaman muhafaza ederdi.
Bir başka anlatımla, göreve yansıyan her halinde demir bir bilek ancak kadife bir eldiven nazikliği vardı.
Kutlay beyin döneminde; ilimiz bir huzur kenti olma ünvanını kazandı. Polis görevlilerini azami ölçüde hep halkın arasında tuttu. Gerçekten üniformalı polisin halkın arasında gezmesi, halkın moralini çok yükseltirken, huzuru bozmaya çalışan kimseleri de ürkütür. Böylece de önleyici polis hizmetleri meydana gelmiş olur.
Öte yandan; Gece-gündüz kesintisiz olarak ciddi boyutta sürdürülen yaya, mobilize ve motorize hizmet veren devriye görevlileri de kentin asayişinin düzelmesinde ve huzurun sürekliliğinin de sağlanmasında en büyük etkendir.
Kutlay Müdür, özetle; mesleğinin ifası itibarı ile çok iyi bir şekilde yetişmiş ve kendini yetiştirmiş bir Emniyet mensubu idi.
Bana göre; Kutlay bey, özetle hayatın şu bilinen ancak bazılarının farkında olmadığı bir gerçeği “Sevilmek için ilkin sevmek gerektiğini” yaşamına rehber etmiş bir kimseydi.
Ozanı azam Yunus Emre’nin dediği gibi;
“Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım
Sevelim, sevilelim; Bu dünya kimseye kalmaz.”
Gönlümüzde taht kurdun değerli müdürüm.
Yolunuz açık, geleceğiniz daha çok parlak olsun..
Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileği ile kalın sağlıcakla…