Ömer Elçi
18 Nisan 2013
Televizyon, gazete ”Bu gün yine kadın öldürüldü” haberleri birkaç cümle ve satırla…
Erkeklerin, kadınların normal karşıladığı öldürmeler, yaralamalar, tecavüzler, tacizler; kadınlara uygulanan daha nice olumsuzluklar gelecekli yıllarda çok daha büyük oranlara ulaşacak gibi.
Şubat, Mart aylarında özlü sözler, karanfiller, güller sonrasında ise dövmeler ve öldürmeler…
Teknolojik gelişim, eğitim lafta kalıyor kadınların köleliliğinde…
Aile bakanlığı, sığınma evleri lafta…
Varsa yoksa siyaset…
Başbakan dedi ki, falanca parti lideri de dedi ki, filanca parti lideri dedi ki ile günler geçmesine geçiyorken kadınlarda birer, ikişer omuzlarda mezarlıklara…
Öldürülen kimi kadınları ise erkekler taşımazken, kadınlar kadınların omuzlarında mezarlıklara…
Hükümet, Aile Bakanlığı, siyasiler, medya kadınlara sığınma evleri açmakla işi geçiştirirken; ülke genelinde kadınlara yönelik olumsuzlukların önlenmesi yönünde daha kapsamlı çalışmaları başlatma yürekliliğini gösteremiyorlar…
Reytingi yok kadına yönelik olumsuzlukların…
Kadın çok, biri gider biri gelir…
Kadının kadına desteksizliği, erkek haklılığı savunumu kadayıfken; siyasetin reytingi, sporun reytingi, dizilerin reytingi kadayıftan da kadayıf…
Yazarız ama siyaseti yazmamış diye, Belediye başkanını, Valiyi vb. övmemiş veya yermemiş diye okuyucu başlığa şöyle bir bakar okuma gereği bile duymaz.
Bizler kendi kendimizle konuşuruz, bizler dinleriz ama gerekenleri yapması gerekenler kadınların öldürülme haberlerini öylesine izler…
Vurdumduymazlıkların, neme lazımcılığın, gün geçiştirici demeçlerin getirisidir her gün her hangi bir yerde bir veya birkaç kadının öldürülmesi…
Mart ayında bir günlüğüne özür dilemekle, hoş lakin içi boş cümleler kurmakla; birkaç gül ve karanfille kadınlara yönelik olumsuzluklar çözümlenemez…
Siyasetin her şey olduğu savunulan yaşamda artık yazmak istemiyor olsam da, yaşamı eşitçe paylaşmamız gerektiğine inandığım kadınların sessiz çığlıkları kentlerde, köylerde, her yerde…
Çığlıklara, sessiz çığlıklara duyarsızlıklarınız süreçte sizlerin çığlıkları veya sessiz çığlıklarınız olmaması için ”Bu gün falanca şehirde bir kadın öldürüldü” haberlerini öylesine bir haber diye izlemeyin…
Anne-baba olarak çocuklarınızla konuşma, olumsuzlukları yerme, tepki yürekliliğini gösterin.
Karar sizin, gelecek sizin ve çocuklarınızınken medyanın kullanılmasıyla oluşturulan siyasetin sosyal yaşamı yok etmesine canınız cehenneme deme yürekliliğini gösterin…
Kadının adının olduğu yaşamda her gün bir veya birkaç kadın öldürmek olağan olmasın…
Dövülmeler binler, sürülmeler binler, baskılar binlerceyken yanlışlıklara tepkisiz kalmayın…
Gözlerinizi kaçırsanız da, kulaklarınızı tıkasanız da her gün veya iki günde bir; bir kadın öldürülürken bir anlığına ahret sorgusunu da düşünün…
Baskıya, şiddete, tacize, bıçaklanmaya, kurşunlanmaya, ölmeye maruz kalanlar sizin ailenizden olduğunda mı haykıracaksınız analar, babalar, kardeşler?