Konuk Yazar
14 Ocak 2016
Beyaz’a
telefon açan kadının öğretmen olup olmamasının ne önemi var.
Kadın,
çocuklar ölüyor derken yalan söylüyor.
Çünkü
yalnız çocuklar değil, ölen her polisten askerden sonra geriye kalan öksüzler
bir ömür ölüyor.
Dağdan
bağdan gelen öldükten sonra yakınlarına haber gidince onların çocukları
yakınları ölüyor.
Öğrenimi
aksayan çocuklar eğitimsizlik adına ölüyor,
Yoksullar,
ekonomik sıkıntılar yüzünden kaçıp göçemeyenler, yaşlılar, çaresizler
çözümsüzlükten çatışmaların arasında kalarak ölüyor.
D
ağdaki bağdaki şehirdeki kışladaki her genç insan bu memleketin çiftçisi,
doktoru, mühendisi arkeoloğu olacakken ölüyor.
İşlenememiş
milyonlarca hektar toprak Mardin’den Şanlıurfa’ya kadar ekilememekten mayınlı
oluşundan ve ağlamaktan ölüyor.
Batısıyla
doğusuyla kısır döngü ölümleri duydukça üzüntüden duyarlı olan insanlar her gün
ölüyor.
Beyaz,
zavallı ne anlasın böyle şeylerden, hem onun görevi televizyonda eğlenmek
eğlendirmek, asıl şaşırması gereken onu otorite kabul edip nasıl müsaade etti
diye suçlayanlarda.
*
“Din
vicdandır ve özneldir.
Kim
neye inanırsa inansın bir insan, diğer bir insana suçlu ya da öyle zannedilse
bile ölüm hükmü veremez.
İnsanın
insanı kesmesinin biçmesinin asmasının izahı yoktur bunun aması da yoktur.
Bu
durum bilime ihanettir.
Dine
ya da inançsızlığa dayalı ölüm hükümleri vermek, kafatasındaki organa da
ihanettir.
Öldürmek
bir insanın cinnet halidir, asla normal bir eylem ya da cezalandırma şekli
olarak düşünülmemelidir.
Şayet
inançlara göre bir cehennem varsa bu durumda cennetin boş kalacağından kimsenin
şüphesi olmasın.
İnsanın
insanı öldürmediği bir dünyada karar kılınırsa cenneti öldükten sonra değil
yaşarken bulacak insanoğlu…”
*
Şu
mezhep, şu ırk, şu etnik grup gibi saçmalıklar bırakılsa Amerika’nın işi zora
girerdi.
Peki
bunların dışında geriye ne kalıyor?
Sadece
biraz insan olmak her şeyi kökünden çözecek…