Nejat Karagöz
7 Mart 2019
Çok değil, 25 gün sonra belediye seçimleri var.
Başkan adayları bölmekten, ayrıştırmaktan, ötekileştirmekten fırsat bulup da şu meselelere kafa yormayı düşünseler;
1- Meyve ve Sebze halinde oynanan oyunlardan, mesela domates fiyatlarının sabahın dördünden, yedi-sekizine kadar yüzde elli arttırıldığından ve böylece fiyatları istedikleri gibi ayarlayıp, istedikleri kadar kazanç sağlayabildiklerinden haberi var mıdır?
2- Urfa’da kaç tane ekmek fırını vardır, bunların kaç tanesinin resmi kayıtları (Meslek odaları, vergi daireleri, SGK gibi) vardır?
3- Bu fırınların ürettikleri ekmeklerin sağlık, hijyen, gramaj, kalite yönünden kontrolleri yapılmakta mıdır?
4- Keza kaç tane kasap vardır, bunlar ne keser, hangi şartlarda ve ortamlarda kesim yapar, özellikle kıyma etlere neler karıştırır, biliyorlar mı?
5- Marketler, bakkallar, bayiler neyi kaça alır kaça satar, belediyenin yetki alanına giren işlerde durum nedir?
6- İnşaatlarda durum nedir? Ruhsatlar nasıl verilir, Emsal değerleri yasalara göre mi adamına göre mi belirlenir?
Bu sorular çoğaltılabilir.
Cevapları da alınamaz.
Çünkü bu zatların böyle bir dertleri de yoktur.
Çünkü bu zatlar, belediye seçimlerini ülkenin beka sorunu haline sokmakla meşguldürler.
Çamur atarak, kirleterek, ötekileştirerek, kamplaştırarak, düşmanlaştırarak kazanmayı umuyorlar ve umdukları gibi giderse, memleketin dertleriyle dertlenmeleri için ortada bir sebep de kalmayacak…
Bu soruları, sizden oy istemeye gelenlere sorun. Verecekleri cevapları not alın. Karşılaştırın. İnandırıcı bulduğunuza oyunuzu verin. Bu bir yerel seçimdir A partilisi de kazansa, B partilisi de kazansa ülke bölünmez; emin olun…
Bu tip söylemler, malzemeyi tüketmiş, ülkeyi duvara toslamak noktasına getirmiş, topluma vereceği bir şey kalmamış, kendi heyecanını da tüketmiş politikacıların yalanlarından başka bir şey değildir.
Başlığa dönecek olursak:
Bu sorulara verecek doğru cevabın yoksa, gelme, istemem!